mezhepler

entry61 galeri4
    61.
  1. hanefilik ve şafiilikte hanefiler daha çok şehirli ve türkiye'nin batısında, şafiiler de köylük yerlerde türkiye'nin doğusunda yaşıyor ve buna göre bazı hükümler de değişebiliyor.

    mesela biz hanefiler batıdayız ve denizimiz var. midye ve karides gibi her deniz hayvanını yiyemiyoruz.

    türkiye'nin doğusunda da deniz yok ve onlara da midye karides helal.

    iki mezhep te hak, gerçek.

    ------

    "Bir su, beş muhtelif mizaçlı hastalara göre beş hüküm alır. Önemli miktarda su kaybeden bir hastaya su içmesi vaciptir, şarttır. Yeni ameliyattan çıkmış bir hastaya zehir gibi zararlıdır. Tıbben ona haramdır. Diğer bir hastaya kısmen zararlıdır; su içmek ona tıbben mekruhtur. Diğer birisine zararsız menfaat verir, tıbben ona sünnettir. Diğer birisine de ne zarardır ne de menfaattır. Tıbben ona mübahtır afiyetle içsin... işte burada hak taadüt etti, birden fazla oldu. Beşi de haktır. 'Su yalnız ilaçtır, yalnız vaciptir, başka hükmü yoktur.' denilebilir mi?"

    ''işte bunun gibi ilahi hükümler mezheplere uyanlara göre değişir. Hem hak olarak değişir ve her biri de hak olur, maslahat olur... Mesela, bugün bile Şafii mezhebine mensup olanların genel karakteri köylülüğe ve bedeviliğe daha yakındır. Cemaatı bir vücut haline getiren hayat-ı içtimaiyyede (sosyal hayatta) eksik olduğundan her biri namazda imam arkasında fatihayı ayrı ayrı okuyarak, Cenab-ı Allah'a kendi dertlerini bizzat söylerler ve O'ndan ne istediklerini ifade ederler. imam-ı Azam'a tabi olanlar ise genellikle medeniyete ve şehirliliğe daha yakın ve içtimai yaşayış da müsait olduğundan bir cemaat bir şahıs hükmüne girip bir tek adam herkes namına söyler, ona uyanlar kalben onu tasdik ettiklerinden ve onun sözü herkesin sözü hükmüne geçtiğinden Hanefi mezhebi mensupları imam arkasında fatiha okumazlar... "

    "Birbirinden farklı gibi görünen mezheplerdeki teferruat meselelerinin hangisini ele alsak, imamların dayandıkları noktaların hak ve hakikat olduğunu görebiliriz. Bu hususta imam Şarani Hazretleri "Mizan" isimli bir eser yazarak, mezhep imamları arasında bir mukayese yaparak hangi hükmü nasıl anladıklarını ortaya koymuştur."

    Sözler, Bediüzzaman Said Nursi, s. 513
    0 ...
  2. 60.
  3. "Bir su, beş muhtelif mizaçlı hastalara göre beş hüküm alır. Önemli miktarda su kaybeden bir hastaya su içmesi vaciptir, şarttır. Yeni ameliyattan çıkmış bir hastaya zehir gibi zararlıdır. Tıbben ona haramdır. Diğer bir hastaya kısmen zararlıdır; su içmek ona tıbben mekruhtur. Diğer birisine zararsız menfaat verir, tıbben ona sünnettir. Diğer birisine de ne zarardır ne de menfaattır. Tıbben ona mübahtır afiyetle içsin... işte burada hak taadüt etti, birden fazla oldu. Beşi de haktır. 'Su yalnız ilaçtır, yalnız vaciptir, başka hükmü yoktur.' denilebilir mi?"

    ''işte bunun gibi ilahi hükümler mezheplere uyanlara göre değişir. Hem hak olarak değişir ve her biri de hak olur, maslahat olur... Mesela, bugün bile Şafii mezhebine mensup olanların genel karakteri köylülüğe ve bedeviliğe daha yakındır. Cemaatı bir vücut haline getiren hayat-ı içtimaiyyede (sosyal hayatta) eksik olduğundan her biri namazda imam arkasında fatihayı ayrı ayrı okuyarak, Cenab-ı Allah'a kendi dertlerini bizzat söylerler ve O'ndan ne istediklerini ifade ederler. imam-ı Azam'a tabi olanlar ise genellikle medeniyete ve şehirliliğe daha yakın ve içtimai yaşayış da müsait olduğundan bir cemaat bir şahıs hükmüne girip bir tek adam herkes namına söyler, ona uyanlar kalben onu tasdik ettiklerinden ve onun sözü herkesin sözü hükmüne geçtiğinden Hanefi mezhebi mensupları imam arkasında fatiha okumazlar... "

    "Birbirinden farklı gibi görünen mezheplerdeki teferruat meselelerinin hangisini ele alsak, imamların dayandıkları noktaların hak ve hakikat olduğunu görebiliriz. Bu hususta imam Şarani Hazretleri "Mizan" isimli bir eser yazarak, mezhep imamları arasında bir mukayese yaparak hangi hükmü nasıl anladıklarını ortaya koymuştur."

    Sözler, Bediüzzaman Said Nursi, s. 513
    0 ...
  4. 59.
  5. bu mezhepler de ehli sünnet mezhepleri.
    0 ...
  6. 58.
  7. 1) Hanefi mezhebi; imam-ı Azam Ebu Hanefi tarafından kurulmuştur.
    2) Şafii mezhebi; imam-ı Şafii tarafından kurulmuştur.
    3) Hanbeli mezhebi; imam-ı Hanbeli tarafından kurulmuştur.
    4) Maliki mezhebi; imam-ı Malik tarafından kurulmuştur.
    0 ...
  8. 57.
  9. aralarındaki çatışmayı çözmek için çok barışçıl bir önerim var.

    bir tane mezhep olsa mezhep çatışması sonlanır.
    0 ...
  10. 56.
  11. bir nevi ekoldür. bu kadar büyük medeniyetin içinde farklı görüşler ve uygulamalar barındırması kadar doğal ne olabilir ki. bugün psikoloji sosyoloji gibi bilim dallarında hukuk ekonomi gibi sosyal bilimlerde bile farklı ekoller var ve olacaktır da.
    0 ...
  12. 40.
  13. islam'da Mezhepler Niçin Vardır? Bediüzzaman Said Nursi Risale-i Nur'da açıklıyor.

    "Bir su, beş muhtelif mizaçlı hastalara göre beş hüküm alır. Önemli miktarda su kaybeden bir hastaya su içmesi vaciptir, şarttır. Yeni ameliyattan çıkmış bir hastaya zehir gibi zararlıdır. Tıbben ona haramdır. Diğer bir hastaya kısmen zararlıdır; su içmek ona tıbben mekruhtur. Diğer birisine zararsız menfaat verir, tıbben ona sünnettir. Diğer birisine de ne zarardır ne de menfaattır. Tıbben ona mübahtır afiyetle içsin... işte burada hak taadüt etti, birden fazla oldu. Beşi de haktır. 'Su yalnız ilaçtır, yalnız vaciptir, başka hükmü yoktur.' denilebilir mi?"

    ''işte bunun gibi ilahi hükümler mezheplere uyanlara göre değişir. Hem hak olarak değişir ve her biri de hak olur, maslahat olur... Mesela, bugün bile Şafii mezhebine mensup olanların genel karakteri köylülüğe ve bedeviliğe daha yakındır. Cemaatı bir vücut haline getiren hayat-ı içtimaiyyede (sosyal hayatta) eksik olduğundan her biri namazda imam arkasında fatihayı ayrı ayrı okuyarak, Cenab-ı Allah'a kendi dertlerini bizzat söylerler ve O'ndan ne istediklerini ifade ederler. imam-ı Azam'a tabi olanlar ise genellikle medeniyete ve şehirliliğe daha yakın ve içtimai yaşayış da müsait olduğundan bir cemaat bir şahıs hükmüne girip bir tek adam herkes namına söyler, ona uyanlar kalben onu tasdik ettiklerinden ve onun sözü herkesin sözü hükmüne geçtiğinden Hanefi mezhebi mensupları imam arkasında fatiha okumazlar... "

    "Birbirinden farklı gibi görünen mezheplerdeki teferruat meselelerinin hangisini ele alsak, imamların dayandıkları noktaların hak ve hakikat olduğunu görebiliriz. Bu hususta imam Şarani Hazretleri "Mizan" isimli bir eser yazarak, mezhep imamları arasında bir mukayese yaparak hangi hükmü nasıl anladıklarını ortaya koymuştur."

    Sözler, Bediüzzaman Said Nursi, s. 513
    1 ...
  14. 39.
  15. 38.
  16. Toplumlar uzerindeki en buyuk afyondur.

    Ozellikle ortadogu da...
    0 ...
  17. 37.
  18. 36.
  19. Kuran anayasa ise mezheplerde yönetmelik gibi bişey.

    Hiçbir mezhep kuranın ruhuna aykırı olmaz. Aynı şey yönetmelikler için de geçerli hiçbir yönetmelik kanuna aykırı olamaz.

    Basit bir örnekle; namaz asla hiçbir mezhepte inkar edilemez lakin kılınış biçimi şaafilerde biraz farklıdır.abdest asla inkar edilemez ancak abdesti bozan haller mezhepe göre değişir.

    En yalın haliyle budur mezhep dediğiniz şeyler.
    2 ...
  20. 35.
  21. Elimde sihirli bir kibrit olsa köküne çakacağım tefrikalar/ayrışmalar. insanlığa zarar ziyandan başka zerre katkıları olmamıştır. Monoteizmin korkunç ve kibirli ağrısı olan mezhepler, semavi dinlerin baş belasıdır. Hıristiyan dünyası bu belayı başından def edip sanayi devriminde irileşirken, islam dünyası bir iğne üretememiş, iğne çuvaldız biribirini tekfir etmiş ve etmektedir.

    Benim memlekette büyük dayım var; sinirlendiğinde "mezhebini zikerim" derdi ve her işittiğimde ağzına sağlık derdim. içimden derdim tabii, yoksa recm ederler amk.
    4 ...
  22. 34.
  23. Asla hak olmayandır.
    Ortadoğu kan gölü sebebi ise hak mezhep dediğiniz islamı yaşam biçimleri. Mezhep yüzünden araplar birbirini öldürürken elin ecnebisi de petrolünü götürür.
    2 ...
  24. 33.
  25. islam da olmayan; tamamen insan icadı bölücülükler.

    "bölücülükler" diyorum çünkü doğru ve eksiksiz-yeterli olanı yani kuran'ı kendi anlayışına göre bölüp insanların isteyerek veya istemeyerek(gelenek-görenek-adet) ona tabi olmasına neden olan şahısların yaptığı bölücülüklerdir.
    he bu illa şu demek değildir. bir mezhepten başındaki sorumludur veya sadece başındaki sorumludur. hayır. genellikle bu durumlar yaşarken yıllar içerisinde çevresinde toplanan insanların; ilminden ve yaşam tecrübelerinden feyz aldıkları kişiyi öldükten sonra yüceltmeleri sonucu oluşmuştur. adam bu zamanları görse belkide kemikleri sızlayacak. yani diğer insanlardan daha bilgili daha ilimli daha tecrübeli bir adamı öldükten sonra adeta bir peygamber gibi yücelterek gereksiz övgü ve uygulayıcı olarak bellemişlerdir. buda mezhepleri ortaya çıkarmıştır. ahmedi seven ahmedçi mehmedi seven mehmetçi olmuştur. isim çok önemli değil kafa yanlış.

    islamın kuralları, islami yaşayış tarzı yalnızca dönemin allah tarafından gönderilen ve peygamberi aracılığı ile insanlara sözlü-yazılı-uygulamalı olarak gösterilen kitapları tarafından aktarılmıştır. bu kitapların sonuncusu ve dünya hayatının sonuna kadar geçerli olanı kerim olan kuran'dır. kuran'da mezhep diye bir öğreti yoktur, peygamberin hayatında mezhep yoktur. çok net. bakın her müslüman değil her insan bu kitaptan sorumludur. hayat bir imtihandır. nefes aldığımız sürece bu imtihanın içindeyiz ve bu kitaptan sorumluyuz. muhatap olduğumuz canlı-cansız ikinci mahlukata karşı;
    düşüncelerimizden sorumluyuz,
    kalbimizden geçenlerden sorumluyuz,
    niyetlerimizden sorumluyuz,
    hal ve hareketlerimizden sorumluyuz.

    bu kadar basit arkadaşlar. her şey yazılı ve tatbikli. söz çok, bahane çok. bu tarz oyalanmalar bu kısa ömürde ancak zaman kaybıdır. anlamamak çok kolay ve rahat, anlamak ise zor ve zahmetli. işimize nasıl geliyorsa. seçim bizim yalnız unutmamalı sonuçta bizim.
    1 ...
  26. 32.
  27. 31.
  28. Temel sebebi dinin sembolik dilidir. Bu dil kelimeleri bükmenize onlardan istediğin sonucu çıkarmayı yarar. Ayrıca buna kültürel farklılıklar eklendikçe Tabii siyasi otoritelerin de değişmesiyle birçok farklı yorum dinin içine eklenir. Bu yorumlar zamanla siyasi kaygılar ekonomik çıkarlar nedeniyle öylesine farklılaşır ki artık birbirine yabancı bir sürü farklılık ortaya çıkarır. Bu ideolojik farklılıkların dışında gerçekleşmiş olan bazı olayların yarattığı duygusal hüzünde kalıcı bir birleşmemeye önayak olur.mezhepler böyle böyle ortaya çıkar ve hemen hemen bütün dinlerde vardır hatta din dışı düşüncelerde de bu vardır. Bunun temel nedeni diyalektiğin mantığıdır. Bir fikir ortaya atıldığında Bu fikir Binlerce yıl hiç bozulmadan tüm yeni Çağın şartlarına tatmin edici bir Cevap veremez hal böyle olunca o dini reforme etmek ya da o düşünceyi revize etmek gerekmektedir.
    0 ...
  29. 30.
  30. Kuranda insanların kendilerini kandırdıkları bir sürü yerde geçmektedir bu mezheplerde insanların kendilerini kan dır malların dan ibarettir. %99 ayetlerle çatışır çünkü insanlar kendini kandırmaya bayılır.
    0 ...
  31. 29.
  32. Kurana göre yasaktır.“Dinlerini bölük bölük edip her biri bir kişinin taraftarı olmuş olanlar var ya, sen hiçbir konuda onlardan olamazsın. Onların işi Allah’a kalmıştır. Daha sonra Allah, onların yaptıklarını kendilerine bildirecektir.” (En’âm, 6/159)
    0 ...
  33. 28.
  34. Dini kendi siyasi çıkarları ve dünyevi keyifleri ile yorumlayan tiplerin ortaya çıkarttıkları saçmalıklar.
    Adamın adı imam bilmem ne. Kafasına göre dini yorumlamış. Milyonlarca insan da onun peşinden gitmiş. Yok bilmem ne mezhebinin, bilmem ne kolundayız. Sorsan o mezhebin kurucusu hakkında hiçbir şey bilmez amk.
    Kuran'ı açıp uygulamak varken, adını sanını bilmedikleri adamların uydurdukları mezheplerin peşinden gidiyorlar. 'Muhammed de sünniydi' diyen mi dersin, Hanefi mezhebi hak mezheptir diyeni mi dersin... allah mı karar verdi hak mezhep olduğuna? Kendininkine gerçek, diğerlerine sahte mezhep diyor.
    Ulan hepsi insan uydurması işte.
    Tek mezhep hangisine inanıyorsanız şayet; kuran'dır, incil'dir, Tevrat'tır. Gerisi insan palavrasıdır.
    2 ...
  35. 27.
  36. okyanusun derinliklerine gönderilmesi gereken yasa dışı örgütlenmeler.
    1 ...
  37. 26.
  38. https://galeri.uludagsozluk.com/r/1770849/+ Allah'ın bölünmeyen denilen dinin Kur'an'a uymama sonucu oluşmuş ayrı kuralları olan islamdan ayrı inlerin gruplarıdır.
    1 ...
  39. 25.
  40. karın ağrısıdır.

    bütün mezhepler birbirlerini dinsizlikle suçlar, mezheplerin içerisindeki binlerce tarikat da diğer tarikatları.

    yani bir din düşünün ki binlerce parçaya bölünmüş, her parça bir diğerinin canına kast etmiş olsun.

    gerçekten acı bir durum.
    1 ...
  41. 24.
  42. mezhep baslarini bizzat tanimadigimiz icin, neye güvenerek takip ettigmizi anlamadigim kategorilesme.

    referans olarak mümkünse sadece kurani degerlendirmek bana daha mantikli geliyor.
    0 ...
  43. 23.
  44. Kutsal kitabımız KURAN-ı kerimde NAMAZIN NASIL KILINACAĞI YAZMIYOR. MEZHEPSiZLER NEYE GÖRE NAMAZ KILIYOR MERAK EDiYORUM. AYRICA RESULULLAH S.A.V DEMiŞ; ÜMMETiMiN iHTiLAFI RAHMETTiR.

    Misalen doğudakilerin çoğu şafii mezhebinden olmakla beraber ordakilerin çoğu köy işleriyle uğraşır. şafii mezhebine göre dikenin eli kanatması abdesti bozmaz. fakat hanefiye göre bozar. türkiyenin çoğu hanefi mezhebidir. bizdede karşı cinse el değmesiyle bozulmuyor. şafiide bozuluyor. benim aklıma gelen bu. rahmeti anladınız mı?
    2 ...
  45. 22.
  46. Birkaç şizofrenin toplanıp kendince kurallar koyup millete yedirdiği müessese.

    kuran-ı kerim var bunlar yeterli değil mi? Neden görüş ayrılıkları var, neden herkesin kendine göre doğrusu var?
    Kuran’da her şey açık ve net değil mi?

    Herkes yolunu bulmuş valla. Kimin işine nasıl gelirse öyle yaşıyor dinini.
    3 ...
© 2025 uludağ sözlük