Sonbahar veya kasım deyince kırık bir hale gelip, hassaslaşıp ibneleşen bünyeler yüzünden sonbahar, sarı veya kahverengi tonlardan, içinde kasım, sonbahar geçen sevdiğim veya sevmediğim film, müzik ve her türlü zımbırtıdan nefret edip, hayatımın 3-4 ayını sonbaharın başka bir mevsime denk geldiği bir yere göç ederek orada geçirmek istiyorum, sıcak havalardan üstüne işenmiş gibi sıcak veya ılık ve ıslak bir his ve boğuk, boğan, boğucu, nefes kesici bir koku almış hissi yaşayarak tiksinen biri olmama rağmen
Mevsimsel olayları içselleştirmeyip, duygusallaştırmayıp, kendine mal etmeyip, sloglanlaştırmayıp, sadece bir hava olayı olarak nesnel bir şekilde kabul edebilseniz ne süper olur ha! Sinirden ruh halime uygun şarkı dinleyemiyorum isimleri sonbahar diye mevsim sonbahar olsa da olmasa da!!
Yağmur yağınca duygusala bağlayanlar, kasımda aşkın başka olduğuna kanaat getirmişler, kar yağınca üzerine battaniye örtüp sıcak bir şey içip film izlemek isteyen, sonbaharda yapraklar sararınca ayrı bir bohem moduna, ilkbaharda çiçeklerin ve kaşıntı yumağı polenlerin belirmesiyle depresif bir mutluluğun peşinde ayakları yerden kesilip koşmaya uçmaya meyleden pötürcükler, yazınsa, selülitlerine rağmen vücudunu sergilemeye meyilli ve havada aşk kokusu alan duyuları hassas menopoz fisunların duygu patlamalarından ve koca kıçlar tarafından her mevsimde giyilmeye başlanan taytlardan gına geldi! Bi boku da sevmeyin Allah aşkına yaa iğrençsiniz!
soğuk bir kıştan sonra yavaş yavaş hissettiren canlandıran bahar sıcaklıkları. yada yazın sonlarında gelen hafif bir serinlik, biraz yağmur, sararmaya ufaktan başlamış yapraklar... sadece bir mevsimden bir mevsime geçişte hissedilen o tuhaf şey: zaman duygusu. döngüye az kaldı yine.
hava sıcak ama rüzgar var bu aynı şuna benziyor, sen varsın ama yoksun. varlığını hissediyorum ama rüzgarın beni yokluyor ara sıra. şöyle camdan bakıyorum da bildiğin sonbahar diyorum.. sonbahar bile ay'ını karıştırırken bizdeki rüzgara şaşmamalı. Neyse o değilde bugün birşey fark ettim. Bazı insanlar acıyla doyuyor, bazıları aşk, bazıları sevgi, bazıları korku, bazıları heyecan, başkalarıysa yalnızlıkla.. Ben ise düzenli besleniyorum. Yani hepsinden dozunda.
Mevsimler bile yalancıyken bizdeki bu gerçekçi, dürüst tavır da neyin nesi... Peki ya mevsimler bile ay'ını şaşırırken doğru kişiyi bulma hevesimiz? Evet dediğim gibi heves.. Kırılan birşey bu heves bende şu an kırdım ama mevsimler bile yalancıyken benden iyi olma taklidi beklemeyin... Taklitler asıllarını yaşatırmış(!) iyi olmanın asılı mı vardı da yaşatalım? Mevsimler bile yalancıyken hadi bırakın canım.
istanbul devlet opera ve balesi'nin yeni sezonunu 10 ekim cumartesi günü aya irini'de açtığı konserin ismi.
müzikal; bestecinin ilkbahar, yaz, sonbahar ve kışın anlatıldığı, tanrı'ya şükranlarını ilahi bir ifadeyle sunduğu aryalar, recitatifler, koro ve ansambllardan oluşuyor.
yıl 2000'di. fakültenin yollarına karlar yağardı. ve biz aşkı göktan şarkılarına vurup dinlerdik. yıl 2008 fakültenin yolları çoğuna uzak bir düş oldu. yollar ayrıldı tek tek.
özlem koydum adını
biraz da sen benimle yaşa
benim yıllardır seninle yaşadığım gibi.
sensiz olmaz
deniz kokusu gönderiyorum sana
kaç saat var şunun şurasında
yollarına bahar çiçekleri düşsün
kendine iyi baklı cümleler susuyorum bu ara
allah'a emanet ol diyorum içimden
akdenizden bir kuş havalandı sana geliyor kanadına aç bak
kristal göz yaşları sakladım içine sen dokununca gülümseme olacak yayılacak etrafa
bekliyorum ne kadar bekleyebilirsem
özlüyorum ne kadar özleyebilirsem
seviyorum ne kadar sevebilirsem
yolarına güneşler açsın
bir bahar günü geleceksin bahar senin yüreğinde
bir bahar günü geleceksin bin özlem sona erecek
dünyadaki herkes için herhangi birisin
ama herhangi biri için dünyalara değersin diyecek şarkı
ben seni sonsuzdan önce affedeceğim
allah da seni affetsin.
"dünyadaki herkes için herhangi birisin
ama herhangi biri için dünyalara değersin
ne yazık yüreğimde mahkumsun
cezan ömür boyu sevilmek
hemde sevildiğini hiçbir zaman bilmeden..."
kısa film tadında bir klibi olan göktan şarkısıdır. 2000 yılının en güzel şarkısı.
gözbebeklerinde içtim denizi
dudaklarının kumsalında güneşlendim
dertli başımın limanı oldu omzun
fırtınalarda sığınabildiğim
kirpiklerinin gölgesinde serinledim
bir tek beyninden kalbine giden yolda tökezledim.
erhan güleryüz yorumu harika olan parça. şarkı'nın sonunda okunan şiir'de bir o kadar vurucudur.
mevsimlerden sonbahardayim
resimde sapsari yapraklar
kurumuş dallar
yilgin bir ruzgar
ve ne yapacagini bilmeyen bir cocuk var..
aslinda sana söylemek istediğim çok şey vardi
mesela keske bu kadar buyuk sevdirmeseydin kendini
neyin bedelini ödedigimi bilmiyorum
herseye ragmen sana da kizmiyorum, kizamiyorum..
acim duruldugunda bir sarki soylerim belki
belki o zaman anlarsin
bunca huzun bizde iyi durmadi ve bu ayrilik bu aska hic yakismadi..
