kapkara olup sinirlenerek
eğme yüzünü herkeze
meraklanma sen hiç bir zaman
anlıyorum derdini senin şakalarımla
latife ediyorum sana kızma bana..
şiirini yazdığım kardeşimdir.
merak ediyor insan damarında akanın gerçekte ne olduğunu
elleriyle dokunduğuna inanmak istiyor insan
verilenle değil çatışarak savaşarak elde ettiklerini görmek istiyor yanında
olduğu yere ne kadar ait olduğu, ayaklarıyla bastığı yerde nasıl iz bıraktığını
yer çekimi olmadan kafasında, yaşamak istiyor bazen tanrılara bağışlanan özellikleri.
bu yazar kimdir nedir bilmem. sadece bir entarisine rast geldim. ama şimdi anlatacaklarım ne arkadaşımın yazış tarzıyla ne de entryleriyle ilgili..
olabilir, bir insan çook güzel yazamayabilir, belki çok güzel konuşuyordur bilemeyiz. belki de çook güzel yazıyordur gerçi mevoy, bilmiyorum. henüz okumadım. birazdan okuyaağım entrylerini..
ama bir pazar günü, kahvaltıyı müteakip sözlükte takılırken, yani şu kısacık insan ömründe 'insan olmaya dair' sevdiğim birkaç şeyden birini yaparken, kısacası keyif alırken hayattan, bir mesaj geldi. baktım mevoy yollamış.. ve mesajda: 'dostum başlığı sileceğim o başlıktaki entryni konuyla alakalı diğer bir başlığa kopyalarsın' yazıyordu.. o kadar hoşuma gitti ki insan olarak.. resmen insan olmanın, birey olmanın, ve türk olmanın o mükhemmel naifliğini hissettirdi bana..
sırf bu yüzden yazarın hiç bir görüşünden haberdar olmadan, yazdıklarından haberdar olmadan, sadece insanlığı ve yaşattığıı güzel duygular için bu entry'yi yazıyorum, ve kendisine çook teşekkür ediyorum..
daha fazla ve daha da fazla insan olabilmek dileğiyle..
edit: üstelik çok da kıymetsiz bir entry idi benimkisi. yani öylesine yazmıştım, can sıkıntımı alsın diye, öyle kıymetli bir entry olduğu ve o yüzden yaptığı düşünülmesin sakın. sadece yazara değer verildiği için yapıldı..
3-5 muhabbetimiz oldu, sevdim ben bu adamı. futbol konusunda zıt renklere gönül versek de, geriye kalan her şey için master card.. öhöm, yani geriye kalan her şeyde anlaşıyoruz sanırım.