Mevlana'nın günümüzdeki gibi kimseye yaranma çabası yoktu. Kendince gördüğü zaafları ele almıştır. Ayrıca tek evlilik yapmış ve oğluna da gelinin gönlünü hoş tutması için şu nasihati vermiştir:
"Allah için yüzümüzü ak etmek istersen onun hatrını aziz ancak pek aziz tut; onunla her günü ilk gün, her geceyi gerdek gecesi say. Hani bir gün Hz. Peygamber kızı Fatma'yı hoş tutması için Hz. Ali:ye “Fatma benim bedenimin bir parçasıdır” buyurmuştu ya Eşin için sen de böyle düşün."
Hatta kadını, doğurduğu için üst mertebelere yerleştirmiş kadın için "yaratılan değil de sanki bir yaratıcı gibi" demiştir.