-Mesnevi
-Büyük Divan
-Fihi Ma-Fih
-Mecalis-i Seb’a
-Mektubat eserlerine gözatmanı tavsiye ederim. herkes uzman olduğu konuda hizmet etmeli. Galileo değil ya da Johannes Gutenberg değil o Mevlanadır.
alkol yokken kendi etrafında dönerek kafayı bulmaktır. dönemin değer skolastikleri gibi dinden beslenmiş, evreni anlamak konusunda hiçbir şey yapamamıştır rumi.
gözle görünmeyen şeylerden bahsederek karın doyurulabileceği fikridir. mevlana hayatında bir gün bir şey için emek harcamış mı? ekip biçmiş mi, ağaç yontmuş mu, bir icatta bulunmuş mu? hayır. sadece yan gelip yatmış, din şiirleri yazıp saray parasıyla semirmiş.
Mevlana severler derneği açsan binlercesi üye olur. Ama bunların hepside mesneviyi okumadan sevenler. Hayatta okumazlar. Ama mevlana efendim aşk ı okudum yok facete sözünü okudum. Açta bi oku daha kitabın başında kafir oluyor zaten. Gerisi de küfür kıyamet o da ayrı.
Mevlana'nın tasavvufa girişmeden evvel islam ilimleri okuduğundan habersizsiniz.
kendisi bir fakihtir(bir yönüyle hakim) ve dersler vermektedir. geçimini de muhtemelen bu yolla sağlıyordu.
yani Mevlana bir ilim adamıydı, tasavvuftan önce de. hadis, fıkıh, kelam, akaid, tefsir gibi branşlarda öğrenciler yetiştirmekte idi. sonra şems geldi onu bildiğimiz Mevlana yaptı. ve bu yönü daha yaygın olduğu için böyle tanındı.
ayrıca ulemanın insaflı olan çoğunluğu Mevlana'yı tekfir etmezken, şimdinin 2 kitap okuyup kendisini müctehid, müceddid sanan gafil ve cahilleri onu tekfir ediyor. bunlar kale alınacak insanlar değillerdir. Mevlana'ya değil laf söylemek, ona öğrencilik yapacak zekaları mevcut değildir. ilminin zekatını verse Mevlana bunların boyunu aşar. muasır cahiller, zahiren hüküm verirler. analitik zekadan yoksunlardır. mukayeseden, muhakemeden, muhasebeden uzaklardır.