dünyada insan sayısı kadar inanç vardır. Çünkü din ya da inanç insanın en mahremidir ve o mahremde yaşadığından ibarettir. bunun ne şekilde dışa vuracagi da bu nedenle spesifiktir. ortada bir kitap var diye ya da kliselesmis ibadetler var diye sadece onları yerine getirenler her zaman inançlı kimseler olmaz. malesef günümüzdeki 'inançlı insan' kalıplaşmıştır. oysa tanrı kalıplara sıgacak bir sey olmadığı gibi, inanc da kaliplarla ölçülemez.
mevlana madde ve mana ayrimina varabilmis sansli kisilerdendir. mananın ağırlığına ulasabilmistir. yani kaliplari kirabilmis ve tanrinin parçası olabilmistir. ne mutludur. bu dizeler sadece bu mananın yansimalarıdir ve ne yazikki bir cümle cekilip alındığında bu mana da bozulur. o zaman istediginiz yere çekebilirsiniz işte. Çünkü inanç bütünseldir.
sonuc olarak bu dizeler de yalnizca siz kaliplara sıkışmış insanlar icin şirktir.
sirk olmayan dizelersir. derin manevi anlam icerir. put insanlarin kendi eliyle yaptigi ve mana yukledigi seydir. burada iki beyit birlikte degerlendirildiginde dogadaki varliklarin hepsinin bir anlaminin oldugunu, onlarin varliginin yaraticinin varligina isaret ettigini anlatmaya calismaktadir. bunu anlayanlarin allaha inanmalari gerektigi aksi takdirde ise hak katinda kafir olarak nitelendirilecegini soylemektedir. Ay ve gunes kiyasinda ise ayin isigini gunesten aldigi ve bu sebepten oturu gunese bagimli oldugu adeta gunes tarafindan anlam bahsedilmis bir varlik oldugu ima etmekte dolaysiyla allahi gunes ile imgelemekte onun disindaki ona muhtac varliklari ise ay ile sembolize etmektedir. sakin bize aya tapmakdan bahsetmeyin ona mana katana tapariz biz diyerek allahi isaret etmektedir.
Mevlana'yı ve dediklerini iyi anlamak için prof.Mikail Bayram'ın dediklerine kulak vermek gerekir. o Mevlana'yı 'hululiye' görüşüne sahip biri olarak anlatmaktadır.
Mevlanayı sevmeyen birisi olarak, tek taraflı düşünülen beyitleri seçilmiştir. Musanın sarhoşluğu tanrı aşkını temsil eder. Allahın varlığı veya yokluğu umrumda değil fakat hırkanın içinde allah olması ise şöyle açıklanabilir; islam dinine göre her yerdedir hırkada gövdeyi dolayısıyla kalbinde allah olduğunu söylemiştir mevlana.
mevlana'nın anlattıklarını anlamamış kişilerce yorumlandığında şirk koşuyor şeklinde algılanılan, aslında allah aşkının ne boyuta vardığını anlatan dizeler.
mevlana uçmuş kardeş, bedeninden ayrılmış ruhu, maddeden mana alemine geçmiş. biz öyle tak diye anlayamayız onu.