yabancı' nın ana karakteridir. toplumu çoktan aşmış aşarken bitmiş fazla dürüst karakterdir. varoluşun önemini kitabın sonun da herkesin ve herşeyin yüzüne çarpar.
tek harfli roman kahramanları başlığında irdelediğim bir durumun kahramanlarından, durumlarından biridir. Evet, her roman kahramanı aynı zamanda bir durumdur. Gregor Samsa - bir yanıyla- insanlık durumunun içinde kaybolmanın durumudur; Dava romanının K'sı belirsizliğin ortaya çıktığı bir durumdur. Yani her roman kahramanı aslında isimlendirilmeye çalışılan bir durumdur. Meursault karakterinin ismi bilinmez. Albert Camus buna gerek de duymaz çünkü aynı tek harfli karakterler gibi bir isimlendirme, anlamlandırma kaygısı yoktur. Şu sözlere dikkat:
"herkes bilir ki, hayat yaşamak zahmetine değmeyen bir şeydir, aslında 30 ya da 70 yaşında ölmenin önemli olmadığını bilmez değildim, çünkü her iki halde de gayet tabii olarak başka erkekler ve kadınlar yine yaşayacaklar ve bu binlerce yıl devam edecektir"
Veya;
"insan madem ki ölecektir, bunun nasıl ve nezaman olacağının önemi yoktur"
Meursault de bu isimsiz, isimlendiremediği hayatın içinde bir suçlu olarak değil bir suç olarak dolaşır. Annesinin ölümünde "ben yapmadım" diye kendini savunmaya geçmesi bir yanıyla da "ben gerçekleştirmedim" demenin bir başka biçimidir. Annesinin ölümünden bahsederken de şu "donuk" cümleyi kurar:
"maman est morte...."
Yani "anne öldü" Cümlede anneye bir sahiplenme eklenip "annem öldü" demez. Orada ölen Meursault için genel bir kanı, durumdur. Dahası bir kavramdır. Bu haliyle "yabancı" olma hali kendini ortaya serer.
gözüne güneş geçtiği için arap öldüren varoluşçu abimiz.
yabancı'nın baş karakteri.
şeylere şey anlamlar yüklemek pek de şey değil.
aynı abimiz mutlu ölüm kitabında da vardır bir harf eksik olarak.
camus dev bir adamdır ,kendinden bile büyüktür.
Albert camus'nün, yabancı kitabının baş karakteri. Nam-ı diğer isimsiz karakter. Meursault, karakterin soy adıdır. Meursault, absürdizm felsefesini benimsemiştir. Dolayısıyla toplum kuralları vb gibi konuları hiç umursamamaktadır. Bu da toplumun canını sıkmaktadır.
onun için her şey aynıydı, sahildeki bunaltıcı sıcak ile idam günü olan sıcak hava da aynıydı. kız arkadaşıyla sevişmesiyle idam sehpasında hissettiği de büyük ihtimalle...
'' bana hepsi bir '' tabirini sık sık kullanan, çevresindeki akışa itirazsızca katılan ve bu kararının bedelini ödeyen albert camus karakteri.
annesinin ölümünden bahseder. cenaze sahnesinde ihtiyarların seslerini duyar ama ateş eşliğinde sürekli bir hareketin devam ettiğini anlar.
