acıdığım yazar. ne din düşmanıyım ne de yobaz. yazdıklarına objektif bakıyorum ama yine zerre kadar ne bir gülünçlük ne de bir zeka kırıntısı yok. beynini aldırmış bir yazar.
(araf suresi: 175-176) Onlara, kendisine âyetlerimiz hakkında ilim nasib ettiğimiz kimsenin de kıssasını anlat: Evet, o adam bu ilme rağmen o âyetlerin çerçevesinden sıyrıldı, şeytan da onu peşine taktı, derken azgınlardan biri olup çıktı. Eğer dileseydik, onu o âyetler sayesinde yüksek bir mevkiye çıkarırdık, lâkin o, dünyaya saplandı ve hevasının esiri oldu. Onun hali tıpkı köpeğin durumuna benzer: Üzerine varsan da dilini sarkıtıp solur; kendi haline bıraksan da yine dilini salar solur! işte bu, tıpkı âyetlerimizi yalan sayan kimselerin misalidir. Sen olayı onlara anlat, olur ki düşünüp kendilerine çekidüzen verirler.
helal lan bozuk saat misali doğru şeylerde çıkıyor bak. neyse lan şaka şaka hiç sevmediğim yazardır lakin adam haklı beyler maalesef, kıyamete az kaldı.
Bu gece itibariyle sozlukten emekliye ayrilan yazar.
4 yildir araliklarla yazdigim uludag sozlugu, islerimin cok yogun olmasi ve muhtelif ozel sebeplerimin olmasi sebebiyle bu gece itibariyle birakiyorum.
Bu sure icinde bana tahammul eden yazarlarin saygi duyulacak bir taraflari varsa o taraflarina saygilarimla.