metro içerisinde vuku bulmuş komik, şaşırtıcı olaylar.
kapının önünde iki çift, yani dört kişi, yani iki erkek iki dişi yiyişmektedir. kapı açılır bunlar hiç bozmaz yumulmaya devam ederler. bu esnada metrodan inmeye çalışan bi abla isyan eder:
- yeter be yeter iki saatir gözümüzün önünde resmen sevişiyorsunuz. bari bırakın da inelim. bu ne saygısızlık!
abla iner gider ama ayarı alan genç sevgilisinin yanında sus pus kalmak istemez.
- şırpıntıya bak ya. amına korum böyle işin. bana böyle bağırmaya hakkı yok.
hemen ileriden bir ses gelir:
+ senin de o kadına öyle demeye hakkın yok. ben de böyle işin amına korum. ortalıkta sikişiyorsunuz be ayıp.
biraz ileriden gençleri sahiplenen bir ses yükselir:
- e amına koyum ona bakarsan senin de onlara karışmaya hakkın yok. isteyen istediğini yapar.
+ ne oldu amına koyum. milletin sevişmesini izleyip zevk mi alıyon.
- ne zevk alacam amına koyum. siken ben miyim sanki.
new york metrosu..
iki turk kizi anlasilmamanin rahatligiyla derin derin konusuyor. tabi yanlarinda turk e pek benzemeyen kisi de var.
bi ara kizlardan biri der ki;
- dun gece zencinin biri beni bi zikti bi zikti valla g*tumun ustunde oturamiyorum..
metro cikisi turk kisisi karsilastigi arkadaslariyla turkce konusunca kizlar yerin dibine giriyor.
dikimevi-aşti metrosunda yaşanmıştır. en ön vagondaki şahsın makinistin bulunduğu bölüm duvarına sırtını yaslaması ve elindeki anahtar olduğunu tahmin ettiğim metal bir cisimle tık tık vurarak tempo tutması, buna sinirlenen makinistin ise ilk durakta içeriden çıkarak vagona yönelmesi, yolcuların şaşkın bakışları arasında; sırtını makinistin bulunduğu bölüm duvarına yaslamış vatandaşa hitaben "ya kardeşim vurma şunu ya" demesi.
yt: evladım ilerlesene, binemiyoruz.
gç: teyze ilerleyecek yer mi var nereye gideyim.
yt: evladım işe geç kalacağım yoksa.
gç: iyi de teyze ilerleyecek yer yok daha ne ilerle diyorsun.
yt: evladım yer olsa da olmasa ilerleyin diyecem, yoksa işe geç kalacam.
gç: tamam teyze tamam.
yt: evladım işe geç kalcağım.
gç: teyze senin...
yer: izmir metrosu
amaç: anne-kız metroya beraber binmek
olay: anne-kız beraber metroya binemez. Kız dışarda kalır anne içerde. Bir feryat koparır anne: " yavriiim gitttiii yavrimmm." bunu duyan diğer vagondakiler acil fren koluna asılırlar.
sonuç: diğer istasyonda bekleyen güvenlikçilerin telaşı ve metroyu yeniden çalıtırma çabası.
iki güzelce lakin mal kızın yanyana oturur vaziyette birbirleriyle şaka yollu fakat ciddi ciddi tokatlaşmaları, uzun süre birbirlerine bir yandan okkalı bir tokat atıp bir yandan gülmeleri. benim de dahil olduğum etraFTAN çk çk çk dışında tepki gelmemesi.
metro çıkışındayız, 5 erkek yürüyoruz, her zamanki gibi yabancının birisi yaklaşıp adres sordu "how can i go to M.E.D. structure?"(med binasına nasıl gidebilirim?) diye. Yanımdaki elemandan verilen cevap ise şok edici bir seviyedeydi:
- how can i go to M.E.D. structure?
+ ak aşağaa doğru (el yukarı aşağı sallanır, bayır gösterilerek)
- thaank yoouu
ayakta uyuyan ve horlayan adam görmek. şaşkınlığım hala sürüyor. sen nasıl bir insansın? hakikaten ayakta uyuyan insanlar var ülkede. daha neyi tartışıyoruz.