karşısına geçip "eyyyyyy mal arkadaş! oku da sırf sırf karıya kıza, sağa sola artistik yapayım, entele yatayım ayağına oku. yeter ki okuuuuuuu" diyeceğim evrimleşmemiş amip.
muhtemelen ne okuduğunu çözmeye çalışıyordur. kafasını eğip kapağı görmek ister. arada bir okuyana bakar napıyo lan bu diye. kendisi hiç kitap okumadığı için, bu durum, birisinin metroda oksijen kaynağı yapmasından farksızdır. ikisini de aynı ilgiyle izler.
kitap okuyan insan entele yatan insan değildir. entele yatmak isteyen adam kitap okumaz, sadece bir kitabı göstere göstere taşır. işte bu taşıyıcı, okuyana bakan adamdan daha maldır. ayrıca metroda kitap okuyarak karı kız düşürmüş bir insan evladı henüz mevcut değildir. sadece böyle olduğunu sanan mallar vardır. işte bu mal, aynı zamanda başlıkta sözü edilen o maldır. şahsen ben de metroda gözlerim ağrımıyorsa açar kitabı okurum. 15 dk'lık yolculuğu benim gibileri izlediği bahsedilen mal gibi geçirmek istemem. 15dakika 15 dakikadır. değerlendirmek lazım.
muhtemelen bu insan kitap okuyan diğer insanın dakikalarca neden aynı sayfaya boş boş baktığına bir anlam veremediği için bakar durur merakla, o kitap okuma numarası yapan mal da inadına aynı sayfada yarım saat takılır kalır. hayır birader eğer okumayı yeni söktüysen ve trendeki kızlara hava atıyorsan "bakın ben okumayı söktüm" diye, bilelim de ona göre bakmayalım öyle. (bkz: swh)
yaşadığı çevrede kitap okumak alay konusudur ve eline kitap almayı kendine yakıştıramamaktadır. kitap okuyanların boşuna zaman harcadığını ve etrafı mal mal seyretmek varken kafayı kitaba gömmenin salaklık olduğunu düşünür. metro denilen aracı kimlerin ürettiğini bilemeyecek kadar sığıdır.
kötü bir niyeti olmayabilir. belki içten içe o da aynı şeyi yapmak istiyordur da yapamıyordur. çünkü hareket ederken okurken başı dönüyordur. hem "mal" etiketini yapıştırmayalım bence.
(bkz: ben böyleyim)