Bir Gün en fresh halimle ne güzel be hava da iyi benim hava da iyi diyerek metroya bindim. Hazır yer de bulmuşum açıp kitabı okuyorum.* Sonra karşıma bi adam oturmuş ben kitap okurken bana baktığını hissediyorum birinin. Neyse kaldırdım başımı kim lan bu denyo diye * ağzı beş karış kafa cama yaslanmis boş ama insana batan gözlerle bakan * bi çift göz bana bakiyor. Adama sinirli sinirli bakış atıyorum yok islemiyor... Neyse dikkati dağılır bu denyonun birazdan diyorum yok öyle de olacak gibi değil. Günün tüm güzelliği bu tipler bitti zaten benim için. * Neyse bunun allah cezasını versin deyip indim metrodan.Indim yine bindim bir sonraki metroya adamın o uyuz bakışları aklımda hala... Açıp okuyorum yok gitti o hava yani.
Velhasıl bir okuzun bakışı ise giderken hissedilen en fresh halinin in içine edilebiliyor bazen bu ulaşım aracında.
Yanınızda oturan çocuklu orta yaşlı bayanın yaşına girmemiş aylık diyebileceğimiz bebeğinin rahat uyuması için kafasını sizin kucağınıza koyması. Küçüğün mideyi bozması sonucu sarı keten pantolona kusması.
(bkz: ben bunu yaşadım)
Elinde o kadar yuk varken, ve bir yere gozunu tam kestirmisken lönk diye baska birisinin oturmasi ve elindeki onca yukle sana bön bön bakmasidir, kalksana amk diye suratina bagrasin gelir ama yutarsin iste..
geçen bir dayadı birisi sanki anamdan emdiğim süt burnumdan aktı ya! resmen sokacak kadar yaklaştı resmen ya! ay ne yalan söyleyeyim ara sıra zevklendim ama olmaz ki yani bu kadar hayvanlık! boşaldı galiba sallandı arkamda sonrada indi. iyi birine benziyordu yakışıklıydı.
