Metrobüslerde bulunan bir kişi için çok geniş, iki kişi için çok dar olan koltuktur. Biri oturuyorsa adamı tedirgin eder "otursam mı, oturmasam mı?" diye.
her zaman kullandığım koltuktur. sanılanın aksine o kadar da korkunç değildir. cam kenarını kaparsanız sıkıntı olmaz. karlı bile çıkabilirsiniz. hiçbir balık etli yahut kilolu yanınıza oturmaya cesaret edemez. yanınıza oturan fit bir insanın da g*tünün yarısı dışarıda kalır, tam oturamaz. size kalan bölümün tadını fazlasıyla çıkarırsınız.
metrobüs açılalı 6 sene olmuşken halen daha gizemi çözülemeyen ulvi koltuk. yetkililerden açıklama gelmeyince halkımız adeta kendince yöntemler geliştirmeye mecbur bırakıldı. (bkz: metrobüste yer kapma sanatı) ne zaman o koltuğa zayıf bir öğrenci otursa teyzeler hemen "azıcık kaykıl evladım" deyip yanına oturur. tam tersi o koltuğa bir yaşlı oturursa da yolculuk boyunca kimse yanına oturmaya cesaret edemez. kimi zaman bünyeye zararlı etkileri de vardır. insan o kısa yolculuk boyunca kendiyle hesaplaşır adeta o kısa yol eziyete dönüşür. "yeterince zayıf mıyım? ideal kilomun ne kadar üstündeyim? o son baklavayı yemeyecektim. neyse ben ineyim"