"gelişmiş toplumlar herkesin araba ile seyahat ettiği değil toplu taşımanın kullanım oranın yüksek olduğu toplumlardır." mottosuyla yıllardır biniyoruz ama artık skicem ölü kağıdını birilerinin az kaldı... lan nası bir insanlıktan çıkma, ayı gibi hareket etme bilincidir arkadaş bu... koku ve hijyeni hiç söylemiyorum bile...
hayatı bir süreliğine heyecanlı şekilde yaşamaktır. millet macera yaşamaya dağa falan tırmanmaya gider bungee jumping falan yapar bizde metrobüse biniyorsun adrenalini doruklarda yaşıyorsun.
bekleme aşaması : tam bir sinir ve heyecan harbi. arka arkaya balık istifi metrobüsler geliyor. palamut gibi bakıyorsun ter içerisinde
binme aşaması : nihayet sığabileceğin kadar bir boşluk olan araç geliyor. yanındakileri slalomlar yaparak ekarte edip kendini can havli ile içeri atıyorsun. bu aşamada birkaç sporu bir arada icra ediyorsun
yolculuk aşaması : kan ter gözyaşı. her an mabadın avuçlanabilir veya fordlanabilirsin. bunlardan yırtsan cüzdanı veya telefonu çekebilirler cebinden. ekstra dikkatli olman gereken anları bir arada yaşıyorsun
inme aşaması : inerken de bir üsttekine benzer şeyleri yaşaman olası. kapıdan çıkana kadar aikido judo ve hatta tekwando sporlarını icra ediyorsun
üst geçide tırmanış aşaması : parkta gezer gibi yürüyen onlarca insanı aşman gerekiyor. gene stres ve adrenalin had safhada
görülebildiği gibi öyle dağlara bayırlara ormanlara gidip heyecan aramaya gerek yok. 8-10 duraklık bir metrobüs yolculuğu size her türlü heyecanı yaşatıyor..