metrobüs, iETT'nin istanbul'un ana arterlerindeki trafik yoğunluğunu azaltmak, hızlı ve konforlu ulaşım sağlamak amacıyla işletmeye aldığı sistemidir. lakin dolu gelen araçlara binmek ve inmek ustalık ve maharet gerektirmekte.
- duraklarda kapıların nerelere denk geldiğini hesaplamak ve ona göre beklemek.
Kapılar 1- 2 metrelik hata payı ile hesapladığınız yere denk gelmeli ki araca binebilesiniz.
Araç ile kaldırım arasındaki boşluktan sızmaya çalışan uyanıkları da hesaba katmalı.
Araç geldi, kapılar açıldı. O anda hızlı karar verme yeteneği ile omuzlarınızın kuvveti devreye girecek.
Gözleriniz ile beyniniz arasındaki sıkı koordisyon yer seçmenizi sağlarken, sağlam bir omuz ise hedefinizdeki koltuğa oturmayı planlayanları safdışı bırakacak.
Metrobüste seyahat ekip çalışması için uygun değildir. Bireysel hareket şart. Bu aracın en önemli özelliği de budur zaten. Hiç kimse ayrıcalıklı değildir, tamamen eşitlik vardır. Herkes kendinden sorumludur. Ama yine de arkadaşınızla beraberseniz binmeden hangi durakta ineceğinizi söyleyin, içeride bağınız kopabilir. Egoist olmayı unutmayın.
anormal olmayan zamanlar dışında acele edilmemesi gereken bir durumdur. bekleyin , 3-5 geçsin muhakkak ki arkadan boş bir metrobüs gelecektir , sadece sabır.
araçtan inerken kapıya ne kadar yakınsanız inme şanısnız o kadar yüksektir.
kapı önündeyseniz ilk 5 saniyede inilmeli, yoksa binmek isteyenler sizi tekrar başa götürebilir.
Japonya miydi kore de miydi tamhatirlamiyorum ama gercekten yolcuları metrobuse ,otobuslere itmek icin ozel olarak tutulan insanlar var. Hem memlekette issizlik aldi basini gidiyor da ustelik, bunu denemekte fayda var sanki.
1.kendinizi akıntıya bırakın.
2.arkadaşlarınıza ulaşmaya çalışmayın.
3.ilkokulda oynadığımız sandalye kapmanın gelişmiş bir versiyonudur metrobüs (bir sabır projesi)
4.beylikdüzünden söğütlüçeşmeye çıldırmadan gidebilen kulların allah tüm günahlarını affediyormuş.
5.metrobüsten korunma yolları olarak "göt kapama" kendinizi bir yere yaslayın.
6.oturabilen şanslı azınlıklarda mevcuttur.
Istanbul'u terk edin.
terk edemiyorsanız evinizle, okul veya işi yakınlaştırın.
yakınlaştıramıyorsanız metrobüsün ilk hatlarında oturun, çalışın.
bunları yapamıyorsanız sabahın erken ve gecenin geç saatlerini tercih edin.
tüm bunları yapamıyorsanız alışıp, akışına bırakın.
yaşlı maskesi alin , belinizi eğin , bir genç delikanli gözünüze kestirip yanına gidin olayıp puflayin , arada oyyy belimmm beliiiim diyin , dizlerim tutmuyi diyin. her şey bir sihir gibi gerçekleşecek mucizeyi göreceksiniz.
