- ankara'dan havalanan 11.59, 12.00 ve 12.01 uçaklarından ikincisi sırasıyla uşak ve afyon ve kula havaalanlarında indi/bindi yapar, seferihisar'da yolculuğu tamamlardı.
- havalimanının alt katında hostes kızlar sabunlu suyla uçağı yıkardı (vuhuuuu)...
- bindiğiniz uçak kaptan pilotun şahıs uçağı olurdu, host da kaptanın oğlu.. bağımsız olup, sadece şirket adına uçuyor olurlardı..
- yolcu uçağı, ses hızını aşarak seyahat eder; planör kanat, eğitim uçağı, kendisinden küçük ne bulursa sıkıştırırdı...
- bayramlarda eski model kargo uçağı, zirai ilaçlama uçağı ne bulurlarsa kiralarlardı.. normal zamanda sövseniz de, bayram vakti bi biçimde eve yetişildiği için minnet duyulurdu (bagaja tabure koyduklarını, eve öyle gittiğimi bilirim).
- yoğun zamanlarda ikinci pilot koltuğuna bilet kesilir, bu koltuğa check in yaptığınızda koltuk numaranızın "0" veya "vites" olarak yazıldığını görürdünüz.. host arka beşli koltukta uyur, bagajdan çıkan ikinci kaptan uykulu gözlerle koridordan geçip, sonraki havaalanına kadar ayılmaya çalışırdı..
- bilet parası çıkışmıyor, az bi eksik kalıyorsa internet yerine yazıhaneden bilet alınır; yazıhane havalimanı ile konuşur, sorun bi biçimde halledilirdi..
- uçak kuyruk numaraları birbirini takip ediyor olurdu ki, büyük firmalAR iÇiN BU DA BiR GÜÇ gösterisi olurdu..
- en önemlisi, resmi havalimanında değil, "kendi tesislerinde" yolcu transfer ederlerdi.
cenaze namazını peşinen kılmak lazım. Malum uçak düşecek, belki bulamazlar falan. Önceden mezar ayarlanmalı, hoca namazı kılmalı, gusül abdesti falan eksik olmamalı.
bir şekilde şarampole yuvarlanmayı veya karşı yönden gelen uçak ile çarpışmayı başaracak olmalarıdır. bu firma kadar kazalar ile anılan başka toplu taşıma firması yoktur sanırım.