tayyip amca kendisini beğenmediği için yandaş medyanın anında münevver karabulut cinayetinde cem garipoğlu'ndan 1 milyon dolar aldığı yönünde flaş haberler çıkarttığı bahtsız bedevi.
tamam o şerefsiz katili kimsenin savunmaması lazım, nitekim 2 sn bile konuşulacak bir mevzu yok ortada ama cübbesini giyerek o kürsüye çıkmış olan adama böyle şeyler yapıp bir de edepsiz demek ironiktir.
bizim milletin bir olayı olay ekseninde düşünmek yerine, failler ekseninde düşünme hastalığına kurban gitmekte olan bir hukukçu, cüppeli. biriniz de bu adam konuşması sırasında başbakana ne gibi bir hakaret etmiş onu söylesin de anlayalım. ama yok. cem garipoğlunun avukatlığını yapmışmış. bana ne? bana ne oğlum bundan? konuyla ilgisi var mı bunun? başbakan bu adamın konuşmasını kesip bağıra çağıra eleştiriyor, buna yasal bir hakkın yok diyor ne alakaysa, siyasete girme diye emir veriyor... sen burada adamın şeceresini çıkarıyorsun. feyzioğlunu tanımam etmem, sevdiğim birisi de değil. yani sevdiğim biri değil derken sevmediğim birisi de demiyorum, tanımıyorum pek. sadece izlediğim bir programa katılmıştı (galiba fatih altaylıyla) ve oradaki konuşma şekli, üslubu beni pek de kendisine ısındıramadı. onun haricinde de tanımam etmem. ama buraya bu entriyi girmemin asıl sebebi olan konuşmasında ben bir hakaret göremedim. gören varsa beri gelsin. siyasi bir konuşmaydı, evet. böyle bir konuşma yapmaya hakkı da var. bu kadar basit. çekemiyorsan, kalkar gidersin. ama kalkıp gidersen, eleştiriye tahammülü yok diyenler de olacaktır haklı olarak. kendisinin yaptığı konuşma başbakanın eleştiriye tahammülünün olmadığını bir kez daha ortaya koydu, bu kadar. yok efendim cem garipoğlunun avukatıymış, mason locasına üyeymiş, firavunun 834768. kuşaktan torunuymuş... bana ne amk? ben bu adamın kefili değilim bir şey değilim. bana ne?
öte yandan sırf cem garipoğlunun avukatlığını yapmasında da hiç bir ahlaksızlık göremiyorum ben. o davada delilleri yok etmişse, hukuka ya da iş ahlakına aykırı bir şeyler yapmışsa bunu ortaya çıkarması gerekenler de belli. ben değilim bu. suçlu olanı savunan birisi olmayacaksa, hukukun ne işlevi var hacı? her davada birisini direk kafamıza göre suçlu ilan edelim, sonra da ne istiyorsak o cezayı verelim o zaman? hukuk hakkında hiç mi bir şey bilmiyorsunuz amk? vatandaşlık dersi de mi almadınız orta okulda?
ayrıca başbakanın avukatlığını yapan bazı arkadaşlar da şimdi münevver karabulutçu olmuşlar ya lan. ya bunlar ilkokullu, ya da milleti saf sanıyorlar. al bak bakalım senin başbakanın karabulut cinayetinde ne demiş:
güya van depremzedelerinden başbakana selam getirmiş avukat. hani olmaz da, o depremzedeler başbakana dava açsa, sırf para için yine başbakanın avukatı olacak tiynettedir. boşa konuşmasın adalet-hukuk-insan hakları-kadın hakları-çocuk katilleri vs. diye. ulan münevver karabulut'u kadın da saysak, çocuk da saysak, danıştaytaki sözlerinle çelişmiyor musun aleksandr davarof. sadece, evet sadece para için münevver karabulut'un katillerinin avukatı olmadın mı ?
şimdi bu adamın 'hukuk profesörlüğü'nden önce bir katilin avukatlığını yaptığını tartışırsak yazık olur. o katil in avukatlığını zaten biri yapacaktı, adamların işi bu. nasıl bir yaralı suçlu yu bir doktor iyileştiriyor bu da öyle. şimdi o doktor kötü mü? vicdansız mı?. işini yapıyor.
adam yıllarca okumuş sökmüş işini fazlasıyla iyi yapmış ki baro başkanı olmuş, profesör olmuş, ama sen liseli aklınla, örümcek kafanla hala 'katilin avukatı' diyorsan yazık.
Hakli - haksiz, dogru - yanlis adam cikti milyon dolarlik şirket sahiplerinin, medya patronlarinin, okan bayülgenlerin, herkesin allah gibi korktugu basbakanin karsisina çatir çatir konustu, dili bile sürçmedi, siz de burada haybeden üfürün osuruklar sizi.
o gece kendisinden " sayın başbakan benden yaşlısın, sesin çok yüksek çıkıyor. biliyorum ki sesinin böyle yüksek çıkması bir suçluluk psikolojisinin gereğidir." demesini beklerdim.
babası deniz gezmişin idamı için evet oyu kullanan, kendisi zonguldak'ta meydana gelen kömür faciasında ölen işçilere karşı şirketin avukatlığını yapan ve münevver karabulut cinayetinde garipoğullarının avukatlığını yapan birisidir. mesleğini kendine fahişe edinmiştir.dolayısıyla dikkate alınmaması gerekir.show yapmaya çalışınca erdoğan tarafından rezil edilmiştir.tam bir provokatör.
şovmen. dünya üzerinde baro başkanının adının herkes tarafından bilindiği başka bir ülke var mı emin değilim. Bu arkadaşı herkes tanıyor, reklamını güzel yapıyor.
cumhurbaşkanı ve başbakan karşısında nasıl konuşulacağını bilmeyen biridir. Bu işin bir adabı yok mu denir kendisine. siyaset yerimiydi orası olmadı yanlış yaptın adamım.
cumhurbaşkanlığı hayalleri varsa rafa kaldırması gereken kişidir. ha, gönül ister ki aday olsun. olsun da recep tayyip erdoğan'dan ağzının payını daha bir güzel alsın, zevkle izleyelim biz de.
--spoiler--
Konferansı izleyenlerden biri, konuşmasının ardından Feyzioğlu'na, "Üç fidanı asmak için toplanan imzalar ve CHP tarafından verilen 28 imzadan biri de Turhan Feyzioğlu'dur. Bunun için özür dileyecek misiniz?" diye sordu.
Bu kişiye tepki gösteren Feyzioğlu, "Saçmalamak için mi çıktın buraya. Haydi oradan sen de. Hiç kimseyle özür dileyecek bir şeyim yok benim. Buraya kendi ismimle geldim. Hiç kimsenin adıyla gelmedim buraya. Ayıptır şu yaptığınız. Bir insanı ailesiyle yargılamak faşistliktir. Sen faşistsin" ifadesini kullandı.
--spoiler--
siyasete hoş geldin feyziogli. söz hakkı bulunmayan insanlara sataşmaya benzemiyor tabi.