bugün halk tv'de yayınlanan ruhat mengi'nin moderatörlüğündeki her açıdan programını sinirlenerek terk etmiş kişi. programda reklama girilmesi gerektiğini söyleyen ruhat mengi ye, heyecanlı yerinde konuşmasını kestiğini düşünen feyzioğlu "halk şu an reklam değil benim konuşmamı istiyor", "girin hadi şu kıl tüy reklamınızı" gibi kızgın ifadelerle tepki göstermiştir. ardından da mehmet baransu'nun tutuklanması ile ilgili sorulan soruya yorum yaparken ruhat mengi'nin birkaç kez araya girmesine "10 kere anlattım ama anlatmayı beceremedim sanırım" deyince, ruhat mengi "siz bana da anlamıyor demiş gibi olmuyor musunuz" demiştir. buna karşılık olarak "evet aynen öyle oluyor" gibi buz gibi bir cevap vermiştir. reklam arasına girilip programa dönüldüğünde ise ruhat mengi metin feyzioğlu nun bir randevusu nedeniyle acele ayrılması gerektiğini söylemiştir. programın sonunda da feyzioğlu'nun attığı "ben terkettim" twitter mesajı nedeniyle programı terk ettiğini doğrulamıştır ruhat mengi.
programda ruhat mengi'nin sadece istediği soruların cevaplarını almak istemesi nedeniyle konu dışına biraz çıkıldığı anda feyzioğlu'nun sözlerine sürekli müdahale etmesi kanımca bu duruma sebep olmuştur. ruhat mengi pek moderatörlüğü beceremiyor aslında. yalnız feyzioğlu'nu bu kadar sinirli ve ters görmek beni de şaşırtmıştır. ersin kalaycıoğlu'nun halk ile ilgili sözlerine de içerlemiş feyzioğlu ama maalesef ersin hoca'nın sözlerinde de doğruluk payı var ki o kadar olan pisliklere, yolsuzluklara, yağmaya, terör örgütleriyle kol kola girmelerine ve işsizliğe rağmen bu kadar oy almaları ancak böyle birşey ile açıklanabilir(halkın belli kesiminin sadece kendi çıkarları için, cebini düşünerek oy vermeleri tezi). belki de o yüzden bir ekonomik kriz çıksın istiyorum.
söyle de bir açıklama yapmış facebook sayfasından feyzioğlu.
cem garipoğlu'nu değil, babasını savunan avukat. bunu da geçen açıklamıştı ve mantıklıydı. oldu amk o zaman tecavüz eden adamı yakalayıp öldürmeyen polis, onu tedavi edip hapise öyle gönderen doktor ve hemşire, onu yargılayan hakim herkes kişiliksiz. yarak yarak konuşmayın, her şey normal işliyor. ama bu adamın yakında pimini çekerler. baroları çok ayaklandırıyor. bu ülkede böyle şeyler sevilmez o daha iyi bilir.
--spoiler--
CHP, Metin Feyzioğlu'nun istifasını istedi Cumhuriyet Halk Partisi'ne kurultay çağrısı yapan Metin Feyzioğlu'nun istifası istendi. 11 Haziran 2015 Perşembe 08:00 Ankara Barosuz CHP'ye kurultay çağrısı yapan Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu'nu tarafsızlığını yitirdiği gerekçesiyle istifaya davet etti. ANKARA BAROSU'NUN AÇIKLAMASI Ankara Barosu'nda yapılan açıklamada şunlar belirtildi; Türkiye Barolar Birliği Başkanı Sayın Av. Prof. Dr. Metin Feyzioğlu, sosyal medya üzerinden milletvekili genel seçimleri hakkındaki değerlendirmelerini paylaşmıştır. Ancak Sayın Başkan, açıklamasında görevi gereği üzerinde durması gereken demokrasi, hukuk, seçim güvenliği ile seçim hukukuna dair konular dışında üyesi ve eski parti meclisi üyesi olduğu partiye ilişkin seçim sonuçlarını değerlendirmiş ve bu partiye seçimli kurultay çağrısında bulunmuştur. ''87 BiN AVUKATI TEMSiL EDEMEZ'' Sayın Birlik Başkanı'nın söz konusu çağrısının muhatabı, kuşkusuz meslektaşları ve meslek örgütü olan barolar değildir. Ancak anılan açıklamalar ve yapmış olduğu kurultay çağrısı, Birlik Başkanı'nın bu saatten sonra bağımsız ve tarafsız olarak 87 bin avukatı temsil edemeyeceğini ne yazık ki göstermektedir. ''GEREĞiNi YAPMASINI BEKLiYORUZ'' Kendisinin siyasi ve meslek ahlakının, mesleğimizin ve Türkiye Barolar Birliği'nin kurumsal kimliği üzerine bu gölgenin düşmesine izin vermeyeceğine inanıyor ve ilk iş olarak gereğini yapmasını bekliyoruz. Sayın Feyzioğlu'na, aklında ve gönlünde olduğunu ilan ettiği siyasi mücadelesinde meslektaşları olarak başarılar diliyoruz.
--spoiler--
bunun gibi akp 'nin spor bilmem ne bakanı vardı, neydi o, böyle trt spikeri gibi konuşan, hani şu tayyip 'in tokat manyağı yaptığı...
unuttum adını demek ki, neyse o da böyle incir çekirdeğini doldurmayacak bir konuyu alır sanki ilk astronotu türkler gönderiyormuşçasına gururlu, bürokratik ve kurumsal bi ses tonuyla pazarlardı mevzuyu.
bu sefer akl-ı selim kısmından konuşmuş, takdir ettim;
''devlet yıkılırsa ne adaletten, ne gelecekten, ne refahtan, ne insan haklarından ne de aydınlık bir gelecekten söz edebiliriz"
"bu noktada kanlı terör örgütü pkk'ya bir cümlecik dahi aleyhte konuşmadan sürekli türkiye cumhuriyetine söz söyleyenleri, mütareke döneminin işgal altındaki istanbul'unun sözde aydınlarının kalıntıları olarak nitelendiriyorum''
siyasi duruş, hukuki tavır olarak kendime yakın hissetmememe rağmen kesinlikle hitabetinin kuvvetli ve lider karizmasına sahip olduğunu kabul ettiğim tbb başkanıdır.
sağlık hukukuyla ilgili bir kongrede lobide beklerken hukukçu kartım bile olmamasına yani meslektaşı olduğumu bilmemesine rağmen gelip elimi sıkarak - ki çok kuvvetli şekilde kavrayarak güven veren bir el sıkışma - gözlerimin içine bakarak çok samimi bir şekilde hal hatır sormuş, hoşgeldiniz demiş, o an gerçekten gayet etkileyici bir üslubu olduğunu hissettirmiştir.
yalnız bir detay; o dönem cumhurbaşkanlığına aday olması gündemdeydi ve bu kongre tam da cumhurbaşkanlığı seçimlerinin birkaç ay öncesiydi, çizdiği bu karizmatik samimi lider profilinde bunun etkisi var mıydı bilmiyorum.
Vay efendim dönekmiş, bak bak nasıl da erdoğanın kuklası diyenler lafım size. Ortada vatan kalmayacaktı az kalsın adam doğrunun yanında işte. Zamanında tüm siyasetçiler birbirini yedi evet bugünde yanındalar ve bu asla döneklik değildir birliktir beraberliktir. Bu adamlar bir olacak ki millet de bir olacak. Bizi ayırmalarına izin verdiğimiz yetmedi mi artık.