efsane bir oyunmuş. evet ben oynamadım. windows işletim sistemine sahip olmayan arkadaşı sırf bu oyun için yeni bir bilgisayar almaya sevkedebilecek derecede efsane oyundur.
Her "enter the east" melodisini duydugum da, aşırı anormal biçimde oynamak istediğim eski oyun.
Şimdi gene bir arkadaşım nedensizce bu şarkıyı grupta paylaştı ve gene
Uzun yıllardan sonra lise zamanlarım gibi indirmeye başladım oyunu.
halbu ki bu günkü planım adam gibi vizelerle çalışmaktı ehe. *
görüntü olarak beni hiç bir zaman cezbetmemiş olan türk erkek isimli oyundur. metin ne lan. bizim zamanımız da dune 2000 vardı onu oynardık. şimdi wow oynuyorum. online oyunları ağa babasıdır.
Anlamiyorum bir insan bu kadar basit ve banal bir oyunu neden oynar. Eskiden indirmistim 10dk sonra sildim gorsellik yok bisey yok. Oyundan anlayan insan gercektende oynamaz. Bunu begenen tip bir wow oynasa ne dusunur acaba.
sokaktaki kızışmış köpekler gibi, 1 kadın figürü 10 tane erkek figürün takip edip laf attığı oyun... o abazaları izleyip gülmekten oyunu oynayamıyorsun.
zenginin parasıyla her şeye sahip olup, kral gibi ortalarda dolaşıp zevkini çıkardığı, fakirin ise bir ruh taşı için dağı taşı aştığı, pazarda ucuz bir şey çekilince bile sevindiği oyun. gerçek hayatta böyle değil mi zaten? alt yapın iyiyse basarsın parayı geriye pek bir şey kalmaz formaliteden iş yapıyormuş gibi görünürsün.. fakirsen gece gündüz çalışsan zenginin bir saatte kazandığına zor ulaşırsın..
2009 da edilee denen bir adam vardı, millet onu iyi bir oyuncu falan sanıyordu, toplasanız oyuna günde 3-4 saat ya giriyor ya girmiyordu. ama hep sıralamada birinciydi.. gerçek hayatla kıyaslama yaparsanız önce bir paranız olacak ki bir şeylerde en iyi imajı verebilesiniz. fakirseniz de zeka, strateji ve doğru yerde doğru şans lazım.
1 aylık periyodda dolunay kılıcıma +9 bastığım her saniye adrenalin ve tansiyon düşmesini birarada yaşatan oyun olmuştu.
ama sonunda basabilmiştim. ışıl ışıldı huaamuğaaa.
kuralım mı gençler bi ulusöz klanı başlayalım yeniden? *
mavi bayrağız. 20 30 kişi toplandı ilk köyün orda. sarıları basalım dediler. herkes atına bindi, çöle doğru yol aldı. sıcak çölde at koştururken, kendini grup lideri sanıp ''duuruunn bir şey dicem'' yazıp öne geçmeye çalışanlar falan çıktı ortaya. kimse dinlemiyordu onları. herkes hedefe odaklanmıştı. dombra klibindeki atlılar gibiydik. 20 30 kişi olarak tek hedefimiz vardı, sarıları mahvetmek.
ışınlanma yerinden geçtik ve sarıların topraklarına ayak bastık. 20 30 kişiden bir anda 10 15 kişi kalmıştık. çoğu fake atmıştı. zaten oraya ayak basar basmaz yüksek level çarlarla savaşlar başlamıştı. ölenler yerden kalkamıyordu. 3 dakika geçmedi 4 5 kişiydik. o gaza gelip atların üzerinde tozu dumana katan ekipten eser yoktu. çölde ''alllaaah allahalahlalhl, hücuuum'' nidalarıyla koşan 20 30 kişilik ekipten 4 5 kişi kalmıştı son 3 dakika içerisinde.
en çok da kendini grubun lideri sanıp ''duruun bir şey dicem'' diyen ve siklenmeyen adamı merak ettim. galiba gelmedi şerefsiz. çölde geri vites yapıp kaçtı.
aradan 28 sene geçti. bu ve bunun dışında bir çok anı daha hala aklımda. güzel günlerdi.
6 senemi verdigim efsanevi oyun kanka ayagına 9 yarı insan 9 siyah çelik gibi güzel itemler çalmışlıgım bile vardı hey gidi günler ne çabuk geçti seneler.