bütün albümler gibi daha müzik marketlerdeki yerini aldığı andan itibaren korsana yenik düşen albüm.
vay anam vay iyi ya da kötü bi şarkı olabilir* ancak kesinlikle çıkış şarkısı olarak seçilmemeliydi. aslında tarkan'ın bir özelliği de şarkılarını güzel klipleriyle ve klipteki kıvrak danslarıyla süslemesi. bu şekilde şarkının albenisi artabiliyor. vay anam vay ın klibini beklemek gerekir, kaptan gemiyi nası kurtarıcak görücez bu şekilde. tarkan şarkılarındaki alaturka anlayışa ve darbukalara alışmış olan dinleyicisi, daha ilk şarkıdan işte bu yüzden hüsrana uğruyor. alışılagelmiş o anlayış bu şarkıda sadece bir kaç bölümde kıyıdan köşeden geçiyor. aslında tarkan değişik bir şey yapacağının sinyallerini albüm ismiyle vermişti bize, hazırlamıştı bizleri.
dilli düdük şarkısında kelime oyunları ve deyimlerle başlayan şarkı tarkan'ın kulağa her zaman hoş gelen o ses tonuyla çok güzel başlıyor, ancak bir sorun var ki bu da dinledikçe anlaşılıyor; sanki bütün şarkılar birbirine benziyor. işte birbirine benziyor denilen şarkılardan bi tanesi de bu şarkı. bütün şarkıların ozan çolakoğlu'nun elinden geçmesi belki de bunun sebebi.
arada bir şarkısı da tarkan yorumu olduğu için yine kulağa hoş geliyor ancak sadece hoş. heyecanlandırmıyor insanı çok fazla.
istanbul ağlıyor şarkısı her tarkan albümünde en az bir tane olan çok özel slow şarkı kontejanını dolduruyor. eskileri hatırlarsak; inci tanem, kış güneşi, ikimizin yerine, gitti gideli.. bu şarkının, saydığım bu şarkılardan hiç bir eskiği yok. sadece yeni olduğu için hafızamıza kazınması biraz zaman alacak. bu da dinledikçe olacak. güzel şarkı.
hop hop şarkısı ise ismi yine ikilemelerden oluşan bir şarkı. politik bir şarkı yapmış tarkan. kötü düzeni eleştirmiş. başımızdakilere çemkirmeye çalışmış. değişik bir tarz denemiş, nakaratı çok güzel. ancak geri kalan kısımları keşke nakaratına yakışır olsaydı. nakarat kısmındaki müzik güzel.yeni bir hüp olabilirdi.
dedikodu ise muhtemelen tarkan'ın kendisini çekemeyenlere gönderdiği bir mesaj niteliğinde, kendine özgü yorumuyla yine beğeniyor insan ancak sanki biraz arabesk gibi bu.
bam teli uzun yolculukta açılıp dinlecek kafa dinlendiren, nakaratı yumuşak, güzel bir parça.
gün gibi yine dinleyiciği çok fazla heyecanlandırmayan, tarkan söylemiş ben dinlerim bu şarkıyı mantığıyla dinlenirse sevdiren bir şarkı.
çat kapı tarkan'ın müzik tarzını değiştirdiğini bizlere anlatan şarkılardan bir tanesi.
pare pare yine ismi ikilemelerden oluşan, istanbul ağlıyor'dan sonraki diğer slow şarkısı. dinledikçe daha fazla beğenilecektir, dinlenildikçe daha fazla şey hissetirecektir.
uzun lafın kısası, tarkan o kadar emek vermiş, bize de dinlemek düşüyor. ancak eğer tarkan kendi şarkılarından oluşan bir albüm yapacaksa biraz aşk hayatında hareketlenmeler olsa daha iyi şarkılar yakalayabilir gibi geliyor bana. tabi insan aşk hayatına kendi kendine müdahale edemiyor. yine de dinlenildikçe beğenileceği kanaatindeyim ya da çok iyimserim bu konuda. yeni albüm hayırlı olsun.
01 - vay anam vay
02 - dilli duduk
03 - arada bir
04 - istanbul agliyor
05 - hop hop
06 - dedikodu
07 - bam teli
08 - gun gibi
09 - cat kapi
10 - pare pare
simpsons'ın bir bölümünde homer'ın* bir kurtu kazara uyurken yutup hemen nefes veriş sırasında kelebek şeklinde çıkartarak çok hızlı biçimde gerçekleştirdiği olay.
Kelebekler, metamorfoz adı verilen ve dört safhadan oluşan başkalaşım süreci içinde gelişir ve çoğalırlar: Yumurta, Larva, Pupa ve Ergin kelebek evreleri.
hexapoda (6bacaklı böcekler,kanatlı böceklerde) metamorfoz geçirir.
içini bilmiyorum ama kapağıyla fena halde yarmıştır. önde takım elbisesiyle gayet resmi duran tarkan'ın arkasında sarı bir başak tarlası gözükmektedir. tarkan'ın elinde bi orak falan eksik yani. umarım çok aramamışlardır o arka planı.
