metal fırtına suriye

entry2 galeri0
    ?.
  1. Suriye’de Türkiye’nin büyük ihtimal mecbur kalacağı, bence mecbur kalmadan yapması gerektiği durumu, anlatmaya çalıştığım bir ‘Suriye savaşı’ denilebilirse hikayeciğimdir.

    Buyrunuz:

    Metal Fırtına Suriye

    Bir Suriye Hikayesi

    Türk devleti yetkilileri Batı’nın yavaş yavaş ölüme terk ettği Suriye’yi, artık sonunda, kurtarmaya karar vermişlerdi. Ancak uzun vadeli çalışma gerektiren ve çok ince hesaplara dayanan bir stratejik plan olması gerektiğinin farkındalardı. Çünkü artık kensine diktatör sıfatı bile yakışmayan Esed ve katil şebbihalarının El- Muhaberat üzerine kurulu çete rejimi Çin, Rusya, Almanya özelinde Avrupa, ayrıca; bölgesel iran, kendisine kafa tutamayan bir rejimin devamını isteyen haydut devlet haydut devlet israil, hatta Prens Bandar bin Sultan aracılığıyla CiA’in daha da kulu kölesine dönüşmüş Suudi Arabistan bile vardı. Arap halklarının içindeki birikmiş duyguları kanalize edip kendi çıkarı için kullanan ABD ise bitmesi zor gözüken çatışmalar sayesinde içi boş, söz dinler, kolay hükmedilir bir Suriye istemekteydi. Ancak Osmanlı torunları vicdani sorumluluk hissederek bu rezalete son vermenin kararını vermişlerdi bir kere. Suriye parçalatılmayacaktı…
    Bu katil rejimin vatansever olduğu tam bir palavraydı. Bu yüzden ilticalara çok önem verilecek, bu işleri çok kolaylaştıracaktı.

    Bu bir savaş olmayacaktı; daha ‘dün’ bizim insanlarımızın yaşadığı topraklar üzerinde yaşanan zulümlere karşı ‘yıldırım savaşı’ şeklinde hızlı bir operasyon yapılacak, sistem teslim olacak kadar tasfiye edilecek, daha sonra yapılacak seçimlerle gelen dünyadaki hiçbir emperyalist güce bağlı olmayan demokratik bir rejim kurulacak ve serbest ticaret anlaşmalarıyla Suriye yeniden ayağa kaldırılıarak hem Suriye hem Türkiye hem de tüm bölge halkları kazanacaktı. Bu operasyon örtülü operasyonlar silsilesi şeklinde cereyan edecek, on bini aşan Türk özel kuvvetleri bu görevleri üstlenecekti. Zira iki bin tanesi Lazkiye üzerinden çıkarma yapsa 3 hafta gibi bir sürede bu işin biteceiği tahmin ediliyordu. Gayri nizami savaşların çağında, ‘gayri nizami‘ bir ‘yıldırım savaşı-operasyonları’ planlanıyordu.

    TUBiTAK görevlileri harıl harıl çalışmaya başlamışlardı. Stinger silahları taklit edilerek, bolca üretilerek, her bu operasyonda görevli her nefere sağlanacak, böylece katil Esad’ın uçaklarına ve helikopterlerine karşı, şehit olmak isteyen ama görevi hizmet etmek olan aslanlarımıza koruma sağlayacak, bu hava araçları belli bir süre sonra havalanmaktan korkar hale geleceklerdi.

    Özel kuvvetlerimiz sniper, stinger, anti tank ve diğer silah ve teçhizatlarla tepeden tırnağa silahlandırılacak, aynı zamanda muhaliflere de tüfeklerinin yanında tabanca ve çelik yelek ve bolca da diğer, sayılan silahlardan temin edilmesi için çalışmalar başlamıştı. Hatta hangi özel tim grubu, Suriye’nin neresinde görevliyse oradaki Esed askeri kadar onlara mermi vermenin ve kalanının muhaliflre dağıtılmasının espirileri bile yapılıyordu.
    Özel kuvvetlerimizin görevleri Anadolunun birçok şehrinden daha çok Türk kimlikli olan Halep şehrinden Türkmen kardeşlerimizin ve biri tercüme cihazlarının yardımıyla muhalifler arasında iletişim, koordinasyon sağlamak ve onlara komutanlık görevi üstlenmek, aynı zamanda onlara çatışmalarda yardımcı olmaktı. 500 askerin bu işi rahatlıkla halledeceği düşünülüyor, sayının ,her türlü ihtimal için 5000’e çıkarılmasının planı yapılıyordu. Özel birliklerimiz barış ve kendilerine yardım için geldiklerini hissettirerek, buranın gerçek sahibi olduklarını onlara idrak ettireceklerdi. En kötü ihtimallerde stratejik noktalara (hava savunma sistemleri, hava alanları, ) operasyonun ilk aşamalarında ulaşmış timler ilk önce baskınlarla sistemleri imha edecek işi hava kuvvetlerimize bırakacaktır.

    iran’ın savaşmayacak kadar akıllı olduğunu biliyorlar ama aynı zamanda gerektiğinde savaşacak kadar ciddi bir devlet olduğunun ve ciddi bir devlet aklına sahip olduklarının farkındaydılar. iran konusunda temkinli olmaya karar verdiler ve bunun üzerine özel bir ‘iran ordusu’ kurulmuştu. En kötü ihtimal olan iran’ın bu operasyona direnme seçeneği karşısında bu ordu diğer ordularımız gibi bu operasyon için özel olarak hava ve kara ordusu komutası tek bir çatı altında toplanmıştı. Koorsinasyonu bu şekilde zirveye çıkacak olan ‘iran ordusu’ savunmada kalacak Suriye’deki operasyon bittiğinde ateşkes yapılacaktı. Zaten iran’ın Türkiye’ye herhangi bir müdahale çabası onun intahar ettiğinin bir ilanı olacaktı.
    Bu operasyon için Suriye’nin rejiminin kabiliyeti analiz edildi. Herhangi bir hava müdahalesi için hava savunma sistemleri olan S-300 füzelerinin nasıl icabına bakılacağı düşündürüyordu; özel tim grupları muhalif grupların destekleriyle bu bataryaları etsisiz hale getirecek, diğer ağır silahlar, toplar, füze, kimyasal silah cephanelikleri ve hava alanları bu yöntemle elegeçirilecekti. Zira muhalif destekli, her türlü savaş aracına karşı tepeden tırnağa silahlı özel kuvvetlerimiz için bu çocuk oyuncağı olacaktı. Suriye’de görevli düşman devletlerin uzmanları, özel kuvvetlerini imha etmek ise onlar için ayrı bir zevk olacaktı…

    Operasyon başlamıştır:

    ilk etapta 500 özel harekat görevlimiz sınırı geçer ve iki hafta da muhaliflerle birlikte komuta ve koordinasyon kurulur. Zaten önceden belli olan stratejik noktalara, yıldırım operasyonlar için, çarpışa çarpışa yaklaşmış olan timlerimiz yıldırım baskınlar yapar. Hava kuvvetlerimizin olası desteği hazırdır ama zaten gerek kalmamaktadır. Esed kimyasal silah kullanmaya başlamıştır ama önceden hazırlıklı olan Türk operasyon birliklerinde ve muhaliflerde gaz maskeleri mevcuttur. Esed’in savaş vasıtaları görevlilerimize tavşan ve kuş avı gibi gelmektedir.

    En başından tahmin edilen olay gerçekleşmektedir, yüzde altmış beşi Alman sermayeli medyamız ’mütareke basını’ gibi davranmaktadır: ‘’Türkiye savaşa mı girdi?’’, ‘’Birinci kilometre de 10 şehit!’’ gibisinden manşetler atıp, haberler yaparak psikolojik harbin her türlü unsrunu kullanmaktadır. Sosyal medya’da ise satılık kalemler ve bilmeden ülkesine zarar veren vatandaşlarımız harekete geçirilmiştir. Ancak karşılarında duyarlı ve sorumluluk sahibi yazar ve insanlarımız ve aydınlarımız sağduyulu ve yapıcı yaklaşımlarıyla bu psikolojik savaşla mücade etmektedirler. Uluslar arası medya gene görevini yapmakta v Türkiye’yi karalamaktadır. Ama bu sefer aşamadıkları bir durumla karşı karşıya gelmektedirler. Türk yetkililer Rusya ile anlaşmış ve Rus yetkililerin destekleyici açıklamaları ellerini kolaylaştırmıştır. Aynı zamanda Amerika’nın neocon kanadından kurtulmak isteyen diğer ‘ulus devletçi’ kanadının üstü kapalı desteği olayı bitirmiştir. iran akıllı olduğunu ispat edercesine, Suriye’deki cumhuriyet muhafızlarının acısıyla sert demeçler vermekten başka bir şey yapamamıştır. Türk yetkililer bunun bir savaş değil operasyon olduğunu belirterek Türk halkına ve muhaliflere güven veren demeçlerle işleri kolaylaştırmıştır. Kuzey Irak belli bir süreli siyaseten bize tabi olduğundan iran ve Maliki’ye karşı da bir nevi tampon olmuştur.

    Lazkiye’ye 2000 kişilik kuvvetimiz çıkmıştır. Almanya’nın ikinci dünya savaşında Fransaya yaptığının bir benzeri gerçekleşmektedir. Çıkarma sırasında israille ciddi çarpışmalar yaşanmış ama israil’in tutar bir yanı olmadığı için bu olaylar dünyab basınına yansımamıştır.

    Esed’in ordusundan, bürokratlarından, muhaberattan iltica eden edenedir…
    Muhalifler bizim desteğimizle gümbür, gümbür Şam’a ilerlemektedir. Esed Batı’ya kaçmak istese de artık çok geçtir ve batı devletlri onu istememektedir. Şam’da Cumhuriyet muhafızları, Mahir Esed’e bağlı 4. Tümenden savaş artıkları, diğer Esed birlikleri, Alman askeri uzman ve ajanları bulunmaktadır. Yılmış düşmanın umutsuz çabalarıyla Şam düşmüş ve Esed yakalanmıştır. Türk kuvvetleri Esed’i yakalayıp mahkemeye çıkmasını sağlamışlardır. Şehitlerimiz ise dünyanın gidişatı, Türk milletinin geleceği açısından çok faydalı bir gazada bulundukları için makamları sürekli bir devinimle artmaktadır.

    Ortadoğu barışı için önemli bir adım atılmış, Türkiye ve Suiye bu savaştan alnının akıyla çıkmıştır.

    http://neayakbunlar.blogs...07/metal-frtna-suiye.html
    0 ...
  2. ?.
© 2025 uludağ sözlük