(bkz: madonna)
edit: madonna olma durumu benim uydurduğum bir şey değildir. kucağında isa'yla çizilen meryem ana figürleri madonna olarak bilnir. yapabileceğim bir şey yok, kutsal değerinize hakaret olduysa.
peygamber musa'nın ablası. ibrani önderlerinden. mısır yolculuğu sırasında Tanrı onun onuruna ibranileri çöl sıcağından korumak adına halkın üstüne sürekli bir bulut kaplardı.
tarihte 2 meşhur meryem vardır. birincisi musa ve harun peygamberlerin kızkardeşi olan meryem.
musa peygamberin annesine, despot firavun'un zulmünden korunması için bebeğini suya bırakması ilham edilmişti. sonra firavun ailesi tarafından bulunuyor ve bu güzel, sağlıklı bebek evlatlık edinilmeye karar veriliyor. yalnız kimi denedilerse süt emzirmiyor. sarayda çalışan musa bebeğin ablası olan meryem, kendi annesine süt anne olması için referans oluyor. böylece firavun rejimini yıkacak olan musa, firavun un sarayında yetiştirilmiş oluyor. işte meryem böyle iş bitirici bir hanım.
2. meryem ise allah'ın emri ve mucizesiyle kocasız hamile kalan, isa peygamberin annesi olan meryem. ruh(cebrail) meryeme geliyor ve hamile kalıyor. meryem'e meryem isminin verilmesinin nedeni, ilk meryem gibi iyi ve inanların tarihinde dönüm noktası olacak önemli işler yapması isteği. bunu şundan anlıyoruz ki; meryem kucağında bebeğiyle halkının arasına geldiğinde "ey harun'un kızkardeşi meryem, ne yaptın böyle" gibisinden ayıplamalara muhatap kalıyor. yani diyorlar ki; "sana harun un kızkardeşi gibi olasın diye meryem ismini verdik, onun kadar önemi ve iyi olasın istedik. hem baban zekeriya da annen de kötü insanlar değildiler. hal böyle iken nasıl yapabildin bunu? hiç yakışıyor mu, yazıklar olsun?"
27. (Meryem) onu taşıyarak kavmine getirdi: "Ey Meryem, dediler, sen tuhaf bir iş yaptın."
28. Ey Harun'un kızkardeşi, baban kötü bir adam değildi, annen de fahişe değildi (sen ne yaptın böyle)?
29. (Meryem), çocuğu gösterdi. Dediler ki: "Beşikteki çocukla nasıl konuşuruz?"
30. (Çocuk): "Ben Allah'ın kuluyum, dedi,(O) bana Kitabı verdi, beni peygamber yaptı."
31. Beni bulunduğum her yerde yararlı kıldı. Sağ olduğum sürece bana namaz kılmayı, zekat vermeyi emretti!
32. (Beni) anneme iyilik eder (kıldı), beni baş kaldıran bir zorba yapmadı.
33. "Doğduğum gün de, öleceğim gün de ve diri olarak kaldırılacağım gün de bana esenlik verilmiştir..
34. işte Meryem oğlu Îsa. Şüphe edip ayrılığa düştükleri şey, "gerçek söz"e göre budur.
ve gerçekten de meryem ilk meryem gibi tarihte bir kırılma gerçekleştiriyor. musa bebeğin varlığını sağlayan ve yahudiliğin varlığına sebep olan meryem gibi, isa bebeğin varlığını sağlıyor ve dejenere olmuş yahudiliğin içinden iseviliğin çıkmasına vesile oluyor.
hristiyan ve müslüman anne babadan doğan çocuklara verildiği sıklıkla görülmüş isim. özellikle yabancı ile evlenen gurbetçiler bu ismi kızlarına verirler ne şiş yansın ne kebap düşüncesi ile.
her gittiğim okulda, sınıfta ilk onu araştırırım.. ya sınıf listesinde ya arkadaşlara sorarak, etrafa bakınarak hep onu ararım..
meryem..
aslında ben hep o'nu ararım, o'ndan bi parça bulmak isterim..
acaba onlar nasıl, o meryem'ler nasıl derim, o'na benzeyen var mı derim, bu ismi hakeden biri mükhemmel olmalı diye düşünür, mükhemmelliğini keşfe çıkarım..
aslında hep meryem'imden parça ararım diğerlerinde..
bunu anlattım birine,, yakınım olan birine,, bana: '' sen birine meryem demeyi, diyebilmeyi özlemişsin dostum'' dedi..
haklıydı galiba. ben onu özlüyorum, her gittiğim okulda, sınıfta, kısacası eski-yeni herşeyimde..
şerefsizdir şerefsiz. ne hakkın vardı bu kadar özletmeye. ne hakkın vardı ki ağlatmaya. gitmeyeydin be, beni unut, nolur hayatımdan çık demeyeydin. severdim uzaktan bi merhaba kadar yaklaşırdım belki. eah belki o zaman da bitmez tükenmez umutlara kapılır her seferinde düşerdim hayallerimden gerçek dünyaya.
ama, ama tamamen karanlıkta ümitsiz olmak da zor be meryem. hani demiştin ya, öyle ümitsiz olma, hep ümit vardır belki de seviyorumdur seni'' diye. yine desen olmaz mı? aslında ümidim hep var, kıvılcım da olsa hep var. ama sen yoksun sevgilim. bak yine sabah oluyor, bense karanlık. hala karanlık.
gel be, gel be. gel be meryem. gel. gel. gittin ya, gel şimdi de. özledim. kaza yaptığımı da mı haber almadın? korkmadın mı hiç? bu kadar mı uzaksın, bu kad........
bitmiycek ne bu yazı ne bu hasret, bitmiycek.. en iyisi; susmak, susmak ve beklemek.. bekliyorum sevdiğim..