bülent ecevit'in zamanın da ayar verdiği abd'nin piyonu bir kadıncağız. bugünlerde kaybettiği itibarını iade alıcakmış; canım recebim'in laik cumhuriyet ve atatürk düşmanı; kim varsa hepsine kucak açması; neticesinde yaşanan olaylar dizisidir.
itibarı olmayan kişiye verilen sözde itibar neyi değiştirir.
meclisi kamu kuruluşu zanneden ve meclisin kendi özerk bir iç tüzüğü olduğundan ve bu tüzükte türban takmanın yasak olmadığından habersiz olup da bülent ecevit gibi kürsü işgal ettiren birini savunanların çamur atmaya kalkıştığı müslüman türk kadını.
yaşadığı tbmm' den kovulma süreci öncesinde hiç bir yerde anı sanı duyulmayan gereksiz. bugünlerin temelini atmakta olan maşa. sanki milletvekili seçilmeden önce onlarca kulis yapmış, meclise yararı olduğu düşünülen millet vekili adayıydı da seçildikten sonra olan bu olaylar bu görevini engelledi.
aslında merve kavakçı için tanımlanan görev harfi harfine buydu. seçildikten sonra meclise gelecek, provoke edicek ve meclisten kovulacaktı. onun için merve kavakçı' ya haksızlık edildiğini düşünenler çok da üzülmesin. merve kavakçı üstüne düşen görevi yapmış ve bu günler için de kahraman olmuştur.
zaten bu ülke de vatan haini olarak adlandırılanların hepsi bir gün kahraman olarak geri dönmüştür. bundan sonra da geri dönecektir. abdullah öcalan' ın da bir gün özgürlük savaşçısı kahraman olarak döneceği günlere az kalmıştır. o da dönsün o zaman görecem ben sizin götünüzü.
abd vatandaşı olmanın vatan haini olduğunu zanneden gerzekleri çileden çıkaran kadın. eğer abd vatandaşı olmak vatan hainliği ve ajanlıksa nazım hikmet ran püsküllü vatan hainidir ve komonost ajanıdır desek doğru mudur? chp'li deniz baykal'ın abd vatandaşı olan kızı prof dr. aslı baykal'a da vatan haini ve abd ajanıdır diyebilir miyiz?
bugün kendisine abd vatandaşıydı diye salya sümük saldıranlara abd vatandaşlığı verilse ve abd'de oturma ve mülk edinme hakkı tanınsa hangisi bunu reddedebilir diye merak da ederim. reddeden çıkarsa o da ahmaktır ayrı bir konu.
meclis iç tüzüğüne aykırı hiç bir hareketi olmadığı halde bu kadına abd vatandaşıydı, ajandı diyen kişi, sırf islam'a ve müslümana tahammülü olmayan, ama kimliğini saklamak için kendini müslüman gibi gösterip "ee laiklik ilkeleri böyle" diye kafasından götünden ilke uyduran kişi zorba kişidir. hiç bir müslüman, inancı sebebiyle halk tarafından meclise türbanıyla gönderilen bu kadına yapılan zulme taraf olamaz.
gerçek kimliğini saklamak için atatürkçülük ve laiklik ilkesinin arkasına sığınanların gerçek yüzlerini artık çok iyi görebiliyoruz.
provakasyon ve iktidar yalakalığının utancından dem vuracaksak, 28 şubat sürecinde meydanlara çıkıp, darbe ile iktidarı ele geçiren ve devletin hazinesinden 24 milyar dolar yürütenlere alkış tutanların eline kimse su dökemez.
halk tarafından seçilmişti ve milletvekilliği yapmasının önünde hiç bir yasal engel yoktu ancak başörtülüleri düşman bölücü olarak gören zihniyet yüzünden yemin ettirilmedi ve hakkında ki yaptırımlar vatandaşlıktan atılmaya kadar götürüldü. bugün meclise başörtülü milletvekili sokacak cesareti gösteremeyen ak parti iade i itibar için çalışmaları başlatmış. ne diyelim hayırlı olsun.
kendisini tanımıyormuşuz da, türbanla girmek ne haddineymiş de, "öyle bir iç tüzük yok yeeeaa"mış da şeklinde pohpohlanan, iktidar yalakası yavşaklarca yüceltilen misyoner kişilik. tabi şimdi gün iktidarı yalama günü...
kendisini gayet iyi tanıyanlar ise şu yemini ettiğini unutmuyor neyse ki:
"burada, önünüzde, şimdiye kadar uyrukluğunda bulunduğum her türlü devlet uyrukluğunu ve egemenliğini reddettiğime, bundan böyle abd anayasasını ve yasalarını iç ve dış tüm düşmanlara karşı savunacağıma, abd'ye bağlılık ve sadakat göstereceğime, kanunun gerektirdiği hallerde abd ordusuna hizmet vereceğime, kanunun gerektirdiği hallerde sivil yönetim altında ulusal önemi olan işlerde çalışacağıma ve bu yükümlülükleri özgür bir şekilde, akıl sağlığım yerinde ve samimi olarak üstleneceğime yemin ederim. tanrı yardımcım olsun"
ha bir de ölmüş bir insanın arkasından atıp tutmak, dalga geçmek ise tam da günümüz müslümanının üslup ve görgüsüne yakışır bir tavırdır. bülent ecevit'in hastalığı ve ölümü ile dalga geçenler kendi başbakanları rte'nin mevcut hastalığı ve bedenen her gün daha da zayıf duruma düşmesini nasıl yorumluyor merak içindeyiz...
meclis iç tüzüğünde "türbanla genel kurula girilemez" diye bir kaide olmamasına rağmen bülent ecevit ve zorba vekilleri tarafından yemin edimesi engellenmiş, halkın seçtiği müslüman bayan vekil.
meclis iç tüzüğünde yasak olmamasına rağmen birileri çıkıp da "vay efendim bu kadın türbanı provakasyon için takıp kurula geldi" diye keyfi olarak hareket edemez. bülent ecevit ve avanesi tarihi bir hata ve suç işlemiştir.
yasaya aykırı bir harekette bulunmadığı halde bu kadına yemin ettirmeyenler, kürsüyü işgal edenler, haksız ve hukuksuz yere vatandaşlıktan çıkaranlara en güzel cevabı 2002 yılı seçimlerinde bu halkın kendisi vermiştir.
kendisine karşı zorbaca ve yasaya aykırı davranan bülen ecevit'in de sonu nasıl oldu herkes gördü. aylarca hastanelerde nasıl süründü ve nasıl öldüğünü herkes iyi tahlil etsin.
"...Kavakçıya milletvekili kimlik kartı verilmesi, Meclis Albümüne alınması ve milletvekili kimliğinin ayrıcalıklarından (VIP salonunu, TBMM misafirhanelerini kullanmak vs) yararlandırılması neredeyse kesinleşti."
15 sene önceki şovmen hatuna bugün sahip olmadığı haklar siyaset eliyle ayrıcalık olarak veriliyor, ancak şu anda milletin iradesiyle o haklara sahip olup cezaevinde yatırılan, o hakları kullanamayan vekiller de var.
sözde başörtüsü sorunu yaratıp halkı bölmeye çalışanların maşasıdır. ilgili iktidar tarafından iadei itabar yapılması manidardır.
olmayan başörtüsü sorununu var edenleri allaha havale ediyorum, tüm takiyyecileri...
kendisine milletvekili maaşı bağlanacakmış ve devletin tüm imkanlarından faydalanacakmış, büyük ihtimal bir süre sonrada halk kahramanı olarak lanse edilecektir.
türkiye bu değil ve böyle olmamalı çok kötü yönde ilerliyoruz.
bülent ecevit gibi bir siyasetçiye şerefi eksik diyen şerefsizlerin koruması altına alınmış maşa.
edit: üstteki bülent ecevit ile ilgili son derece saygısızca ve ahlak dışı girilmiş olan entry moderatörlere ettiğim şikayet sonucu silinmiştir. teşekkür ediyorum buradan kendilerine. keşke şikayet etmeden önce silinseydi ama buna da şükür.
tipik bir örnek; hitler de millet iradesiyle gelmişti. ne diyorsunuz yani, hitler seçimle geldi diye öldürülmemeli miydi?
82 anayasası da %92'lik oyla kabul edildi. ne diyorsunuz önümüzdeki anayasa bu oranı tutturamazsa değiştirmeyelim mi anayasayı?
yahu allah aşkına laikliğin olmadığı yerde millet iradesi nasıl arasınız?
avam takımı olarak her zaman devletin dayanak aldığı ilkelerin sınırını karıştırıyorsunuz. burası LAiK bir devlettir! bitti. eğer devletin insanlara özgür bir hayat sunmasını istiyorsanız dini argümanlarla, sembollerle, giysilerle meclise girilmesine müsaade etmeyeceksiniz. yok eğer özgürlüğünüzü bir başkasına devretmeye bu kadar meraklıysanız, kusura bakmayın ama bir iç savaşı da göze alacaksınız.
edit: laik bir devletti. iktidar kendi cebini doldurma ve amerika'nın götünü yalama adına rejimin mına koymasaydı öyle de kalacaktı...
türkiye cumhuriyeti vatandaşlığı'ndan çıkarılmıştı, danıştay tarafından. sebebi ise, haber vermeksizin başka devletin vatandaşı olmasıdır. son durum nedir bilemiyorum. *
