malatya da yaşayan ünlü bir "deli" dir. Bunu daha teknik bir isimle yazmaya çalışsak anlamı bozulur. Bu kişinin uzunca bir sopası vardır. sopayı bir araba gibi süslemiştir. ayna direksiyon gibi aksesuar ile donatmış ve iki bacağının arasına alır tüm malatyayı dolaşır. ama tıpkı bir araba gibi kullanır . malatya insanı bu kişiyi gördümü klakson çalarak yol ister sonra sollama yaparlar ki bu kendisine büyük bir mutluluk verir. hemen sağ eli ile işaret verip sağa yanaşır ve arkadaki arabaya yol verir.
malatya'nın yaşayan en meşhur delisi. uzun bir sopasının ucuna taktığı ayna ile akşama kadar malatya sokaklarında dolaşmaktadır. sopasına gerçekten araba gidi bakmaktadır. şöyle ki: bir gün sopasını koymuştu bir cadde kenarına, sopasının önündeki araba çıkacakken, arabayı geri alayım mı biraz, çıkabilir misin diye sormuştu adama . kendisiyle aramızda geçen yaran bir başka diyalog ise şöyledir:
mercedes kadir: bu sanaiyecilerin hepsi piç, şerefsiz orospu çocukları vs vs.. of anam nalan: ne oldu kadir abi niye bu kadar kızdın sanayicilere?
mercedes kadir: arabamı tamire verdim (araba dediği uzun sopa), bir haftadır tamir edemediler, onların yüzünden bir haftadır yürüyerek gidip geliyim çarşıya.
aşağıdaki linklerde kendisinin ve arabasının yani sopasının fotoğraflarına ulaşabilirsiniz. en alttaki linkte ise ehliyeti görülmektedir.
Hatırladığım kadarı ile kulağının arkasında daima bir sigara taşıyan ve ağzında da yanmayan bir sigara ile dolaşan Malatya' nın en sevilen şahsiyetlerinden biridir. Uzun sopasını araba yaparak gelen geçen arabalara sinyal verip sollayan kaldırım kenarlarına park etmeye çalışan sürekli korna olarak sesini kullanan facebook' da fun club grubu bulunan benimde üyesi olduğum sevimli kişilik.
ledli sırığı vardır bunun, trafikçiler çevirip üfletirler arada sırada tecdelidir, delidir, divanedir. garibandır, şu kış günü anası sırığını yakıp ısıtmaya çalışmaktadır evlerini.
Fotodaki abinin ismi Kadir , Mersedes Kadir. Akli dengesi yerinde değil ve bütün gün üstünde dolaştığı önünde Mercedes arması olan sopayı Mersedes'i zannederek yaşıyor. Buraya kadar tamam. Anlatmaya bayıldığım kısmı bundan sonra başlıyor.. Koskoca bir şehir , Kadir'in Mersedes hayalini her şeyiyle sahiplenmiş durumda.. Kadir trafik ışıklarında duruyor, arabasını park ediyor, diğer arabalar trafikte ona yol veriyor, ona göre parkediyor. Bütün şehir o "Mersedes"in farkında! Kadir sopasını Mercedes servisine götürüyor, ustalar bütün ciddiyetleriyle arızaları anlatıyor, bi usta sopaya teyp takıyor, diğeri aynasını, armasını yeniliyor.. Sıkı durun; trafik polisleri yanlış yere parkettiğinde ya da 'çok hızlı gittiğinde' Kadir'e ceza yazıyorlar, zamanı geldiğinde muayeneye gönderiyorlar! Bir koca şehir, Malatya, Kadir'in hikayesini onunla birlikte yaşıyor. Burada dile getirmek istediğim kadir değil, malatya halkının bir hayali yıkmamak adına divane olmayı göze alması.
Bizlere önemli olanın maddesel olan değil manevi olan olduğunu göstermiştir. Okurken duygulandığım sayılı şeylerdendir. Keşke hepimiz onun gibi hayallerini yaşayan ve ona yardım eden insanlar gibi hoşgörülü yardımsever olabilsek.
Led ışıklı, mp3 çalarlı, dikiz aynalı ve havaların ısınmasıyla vantilarörlü sırığıyla malatyanın en merkezi yerinde dönel kavşak içinde yanyana geldiğimiz zat-ı muhterem.
Bundan yıllar evvel bir bahar günü işten dönüyorum. Bir yağmur bastırdı. Sırılsıklam oldum ama şikayetçi değilim halinden. Hava çok güzel çünkü. Kadir geçti yanımdan hızla. Sonra durdu. Bana baktı. "Abla yağmur yağıyor bin birakayim" dedi. Esnaf falan duydu gülüyor. Sağol abim sen arabayı park et gel beraber yuruyelim dedim. Yok abla islanirim bu yağmurda yurunmez dedi.
Elimden gelse milletvekili adayı yaparım. Allah sizi inandirsin bağımsızdan aday olsa kazanır.
