merkantilizm

entry32 galeri0
    31.
  1. 16. yüzyılda batı avrupa'da ortaya çıkmış bir ekonomik düşünce sistemidir.
    1 ...
  2. 30.
  3. Merkantilizm, Avrupa iktisadi düşüncesinde, Ortaçağ ile Fizyokrasi arasındaki dönemde, aşağı yukarı 1450-1750 yılları arasında 300 yıl boyunca geliştirilen ve de uygulama alanı bulan düşünce akımıdır. Merkantilizmin ortaya çıkmasını hazırlayan olayların başlıcaları olarak 16. ve 17. yüzyılda Ortaçağ'ın sonuyla sanayi devriminin arasındaki dönemde, feodalizmin yıkılışı ve merkezi devletlerin kuruluşu başta olmak üzere, bir dizi değişiklikler (yeni buluşlar, dinde reform ve Rönesans hareketi, ekonomik ve sosyal yapıda değişim ile matbaanın bulunması ve yaygınlaşması vb. gibi) sıralanabilir. ilk defa Adam Smith tarafından kullanılan merkantilizme “ticari sistem” de denilmektedir. Devletin gerçek zenginliğini değerli madenlerin oluşturduğunu savunan, bir başka deyişle parayı seven bir düşünce sistemidir. Ülkeye değerli maden girişini ve ülkeve giren madenlerin de yeniden çıkmaması için ihracatı teşvik edici, ithalatı ise sınırlayıcı, daha öz bir deyişle korumacı politikalar öngörmektedir. Merkantilizm uygulaması açısından ülkeler arasında farklılık vardı. Bu nedenle ispanyol, Fransız, ingiliz ve Alman merkantilizm arasında farklılıklar söz konusudur.
    2 ...
  4. 29.
  5. avrupa iktisadi düşüncesinde, ortaçağ ve fizyokrasi arasındaki dönemde, aşağı yukarı 1450-1750 yılları arasında 300 yıl boyunca geliştirilen ve de uygulama alanı bulan düşünce akımıdır. Merkantilizmin ortaya çıkmasını hazırlayan olayların başlıcaları olarak 16. ve 17. yüzyılda ortaçağın sonuyla sanayi devriminin arasındaki dönemde, feodalizmin yıkılışı ve merkezi devletlerin kuruluşu başta olmak üzere, bir dizi değişiklikler (yeni buluşlar, dinde reform ve rönesans hareketi, ekonomik ve sosyal yapıda değişim ile matbaanın bulunması ve yaygınlaşması vb. gibi) sıralanabilir. ilk defa Adam Smith tarafından kullanılan merkantilizme "ticari sistem"de denilmektedir. Merkantilizm, devletin gerçek zenginliğini değerli madenlerin oluşturduğunu savunan, bir başka deyişle parayı seven bir düşünce sistemidir. Bu düşünce akımı, ülkeye değerli maden girişini ve ülkeye giren madenlerin de yeniden çıkmaması için ihracatı teşvik edici, ithalatı ise sınırlayıcı, daha öz bir deyişle korumacı politikalar öngörmektedir.
    0 ...
  6. 28.
  7. Merkantilistlere göre devletin zenginleşmesini sağlamak ekonomi politikalarının hedefidir. Bu sebeple ülkeye kıymetli maden (altın ve gümüş) girişini arttırmak ve stok yapmak bu düşünce akımının önerileri arasındadır.
    1 ...
  8. 27.
  9. merkantilist politikalar, ülkelerin uygulamalarında büyük farklılıklar gösterse de, ülkenin ekonomik zenginliği sahip olduğu kıymetli madenlerle ölçülür. askeri güç önemlidir, amaç dış ticaret fazlası vermektir. sömürgeler hammadde deposu olarak görünür.
    0 ...
  10. 26.
  11. Coğrafi keşiflerle başlamıştır. Batı Avrupa' da ortaya çıkmıştır. Dünyada ticaret yapan ülkelerce benimsenen, hazinenin altın ve gümüş mevcudunu artırmak amacı olan ihracata ağırlık veren ekonomik sistemdir.
    0 ...
  12. 26.
  13. "birey devlet için çalışır" ve "ihracat her zaman önde olmalıdır" düşüncesini barındıran sistem. dünya üzerinde kurulamayacak bir sistemdir. çünkü dünya üzerinde baskın olursa, herkes ihracat yapmaya çalışasacak ve kim kimden ürün alacak? liberalizmin tam tersidir. liberalizmde, devlet bireye imkan sağlar; birey olabildiğince zengin olmaya çalışır.
    2 ...
  14. 25.
  15. devletçilik düşüncesine ön ayaklık etmiştir. belli başlı problemler olarak; ulusal hazinenin sirkülasyonu ve korumasını tartışır. altın ve gümüş stoklarının erimemesi için dışarıya çıkarım sektesi koymuşlardır. içerideki sona erdiğinde de, aynı ayarda kıymetli taş ve madenler bulmak için hayat sahası kavramını kullanarak, yurt dışına açılınması ögütlenmiştir. yurtiçindeki maden ve takası koruduklarından, ellerini değdirmediklerinden gözleri hep dışarıda, rus karısında olmuştur.
    gerçekleştirilemediğinde, deniz yılan ilişkisine binaen, otarşi düşüncesi de buradan gelir.
    0 ...
  16. 24.
  17. 17. yüzyıl bu zamanlar, kadim değer altına olan gündelik sevda/heves sayesinde doğmuş bir ulus-devlet süreci akımı. ondan sonra da çocuklarımıza pocahontas gibi çizgi filmler çıkıyor izlemelik. "bul toprağı al altını. al altını ver kadına." yani neymiş: herşeyin başı kadın!
    0 ...
  18. 23.
  19. 1929 yılındaki evrensel ekonomik kriz; ''büyük buhran''a kadar kabul görmüş olan ekonomik anlayış felsefesi.

    bırakınız yapsınlar, bırakınız etsinler.
    0 ...
  20. 22.
  21. iktisat dersinin belalı kısımlarından biridir.
    0 ...
  22. 21.
  23. kapitalizm'i tavan yaptıran, insanları yozlaştıran ve köleleştiren sömürgeci sistem.
    1 ...
  24. 20.
  25. David Hume 'e göre kendi kendini yok eden bir mekanizmaya sahip iktisadi sistemdir. şöyle ki; merkantilist düşünce altın ve değerli madenlerin birikimini ve böylece ulus devlet modeli sayesinde devletlerin daha büyük zenginliklere ulaşacağını savunur, bu birikim ekonomide altın'ın miktarını arttırdığından mal ve hizmet piyasasındaki fiyatların artmasına sebeb olur. Yükselen fiyatlar uluslararası ticaret alanında o ülkenin mallarının rekabet gücünü zayıflattığından o ülkenin ihracat rakamları düşerken ithalat rakamlarının artması beklenmektedir. bu durum merkantilist düşüncenin temeli olan ihracatı arttırıp ithalatı azaltma durumuna tam olarak ters düşmektedir.
    David Hume ün söylediklerini bir kenara bırakırsak avrupada 16 ve 18yy. arası var olan bu ekonomik sistem, Avrupa'nın sömürgeciliği de bu sistemin içinde kullandığını düşünürsek şimdiki zenginliğine ulaşmasındaki en önemli etkendir.
    0 ...
  26. 19.
  27. yerel, tek taraflı ekonomik sistem.
    0 ...
  28. 18.
  29. hatalıklı bir düşüncedir. neresinden bakarsanız sorunludur. geçmişte ekonomik krizlerin oluşmasına halkın iyiden iyiye fakirleşirken azınlığın bir hayli zenginleşmesine yol açmıştır. ayrıca amerika kıtasının keşfinden sonra önemini arttırmış ve kıtanın sömürülmesinde başlıca dayanak olmuştur.
    1 ...
  30. 17.
  31. merkantalist devletler ellerindeki reel maden stokları kadar para basmaktaydılar. eldeki maden stokları genişlediği müddetçe de madenlerin reel değeri düşmekteydi. düşen maden değerleri de bu bağıntı sebebi ile kaçınılmaz olarak enflasyonist baskıya sebep olmaktaydı.

    taze iktisatçı arkadaşlara not: denk bütçe kavramı ile karıştırılmamalıdır.
    1 ...
  32. 16.
  33. bildiğin amerika işte. beşiği amerika. hep amerikanın oyunları bunlar.
    1 ...
  34. 15.
  35. ülke zenginliğinin ülkenin sahip olduğu maden stokları ile ölçüldüğünü savunan görüş. para arzını arttırmanın yolunun ülkedeki maden stoklarını arttırmadan geçeceği düşüncesi hakimdir. bunun için yapılması gereken ise ithalatın kısılması ve ihracatın arttırılmasıdır. sanayi de teşvikler vermişlerdir. tarımsal faaliyetlerin üretken olmadığını düşünmektedirler.

    ancak maden stoklarının artması beraberinde enflasyonist baskıyı da getirmektedir. bunun sonucunda ülkedeki üretim azalmakta, ihracat gerilemektedir. fizyokrasi görüşünün doğmasına dolaylı yoldan neden olmuşlardır.
    3 ...
  36. 14.
  37. Bu akım, diğer entrylerde de belirtildiği gibi, altın ve gümüş stoğunu artırarak maksimum güce ulaşmaktır. Bu sistemde ham madde dışında mal ithal etme durumu nadir gözlemlenir. Altın ve gümüş stoğu artırılarak, devletin donanma ve askeri gücü, paralı askerler kullanılarak artırılırken, verimli işçiler üretime teşvik edilmektedir. Öyle bir sistemdir ki, bazı ülkelerin fıstığı ham satarsanız idama ama fıstık ezmesi yaparak satarsanız hiç bir yaptırıma tabi tutulmayacağınız kanunlara sahiptir.
    1 ...
  38. 13.
  39. bu felsefeye göre dış ticaretin amacı her zaman altın stoğunu arttırmakdır. dış ödeme fazlası oluşturup altın stoğunu arttırabilmek için iç ve dış fiyatlar üzerine yoğun devlet müdahaleciliği gerektiğini savunurlar. ülkenin dışarıdan hammadde ithalinin özendirilmesi ve bunların ülkede işlenerek mamül mal biçiminde ihraç edilmesi gerektiğini savunurlar. merkantilistlere göre dünya serveti* sabittir. bu nedenle birbiriyle ticaret yapan ülkelerin çıkarları arasında daima bir çelişki vardır.
    0 ...
  40. 12.
  41. 16.y.y. dan 18.y.y.'a uzanan avrupa merkezlı sermaye bırıkımı ve buna uygun ıktısadı polıtıkalar manzumudur.
    0 ...
  42. 11.
  43. kapitalist sistemin ve emperyal düzenin temel taşı olan iktisadi sistemdir. bu sistemde karşılıklı kazanç asla söz konusu olamaz. bir devlet kazanıyorsa, öteki devlet kaybetmeye mahkumdur.

    merkantil sistem devletin zenginleşmesini sağladığı kadar, halkın da yoksullaşmasına neden olmuştur. çünkü bu sistem zenginliği elde tutmaktan, dolaşıma açmamaktan yanadır.
    1 ...
  44. 10.
  45. 16.-18. yüzyıllar arasında öncellikle ingiltere ve fransa'da ortaya çıkmış, kapitalizmi kavramaya ve açıklamaya yönelik oluşmuş ekonomik politik akımdır. merkantalizme göre üretimin değil ülkeye giren paranın önemi vardır. yani emek gücü değil altın ve gümüş öncelikli ekonomik kalkınma aracıdır. bu noktadan açılımla ülkeden para çıkmasını önleyecek önlemler alınmıştır. dışarıdan gelecek para ithalatçılığın etkinleşmesine ön ayak olmuştur. yabancı ülkelerle rakabet ortaya çıkmış ve ithal ürünler için gümrükler oluşmuştur.
    (bkz: proteksiyonizm)
    0 ...
  46. 9.
  47. 8.
  48. sözlük anlamı tüccarlıktır. 18yy sanayi devriminde ortaya çıkan bir akımdır. batının ekomiye hakim olduğu bir ekonomi fikri ortaya çıktı. bu fikir korumacı bir ekonomik anlayışa sahipti. merkantilizm'in temel ilkeleri;
    -çıkarlar arası çelişki.
    -devlet gücü.
    -ekonomik müdahele.
    -ödemeler fazlası.
    -ihracatın önemi.
    -değerli madenler.
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük