taraftarlıktan öte artık sadece taraftarı galeyana getirmek gibi bir amacı olduğunda savcılığa hakkında suç duyurusu bulunulması gereken kisi. ayrıca lefter bartu de souza ile arasındaki 7 farkı bulana antu.com'da moderatörlük verilecekmis.
bünyesinde eziklik duygusunu nasıl barındırabildiğini merak etmekten ziyade, söz konusu eziklik duygusunun yerleşip gelişmesinde patronununda*katkısı bulunuyormudur diye düşündüğüm, köşesinde bulunan resmini altında yazan "bilmem kim yazıyor" ifadesini artık "bilmem kim zırvalıyor" olarak algılamaya başladığım, bu performansıyla en az damat kadar söz konusu gazetede spor koordinatörlüğünü hakkettiğini ispat eden şahsiyet*
sabahın bu saatinde yanlışlıkla bir yazısını okuduğum kişi. aga biz bile burda yazmak için on entry giriyoruz daha sonra kabul görürsek yazar oluyoruz. seni kim yazar yaptı? hadi bir hata yapmışlar.. hala neden yazdırıyorlar sana ki? aga kanımca senin patronların bile seni okumuyor.
bugünkü köşesinde "anelka gibi birini getirebildiniz mi de bik bik ötüyorsunuz" ana fikirli bir yazı yazmıştır. anlaşılan mesajı gereken yerlere gitmiş.
yazılarını okuyunca 5 seneki önceki halimi görür gibi oluyorum ama aramızda büyük bir fark var, o buram buram fanatizm kokan yazıları için tomarla para alıyorken, ben para almıyordum. masumane nefret duygularıydı benimki sadece, ama hepsi geçti gitti. bu süre zarfında sözlükten uzak kalmamın da bu değişimde etkisi büyük sanırım.
ercan saatçi adındaki elemanın hürriyet spor müdürü olmasından sonra hürriyet'e geçen, spor muhabiri bile olamayacak düzeydeyken yazar sıfatıyla para kazandırılan bir garip cühela.
sözlüklerin birinde yazar olsa 3 günde siktir çekilir ancak, adam hürriyet'te yazıyor işte.
yazılarını yazmadan önce aşırı derece alkol tüketmemesini rica ettiğim insan. şarhoş olma demiyorum ama ne biliyim eski sevgiline mesaj at falan ama yazı yazma nolur sonuçta hürriyet bu okumadan direk yayınlarlar mazallah sen rezil olursun.
fenerbahçenin gazetesi (ercan saatçi) haline gelen hürriyette yazan, hayal dünyasında yaşayan, bir kasa soda tüketmesini tavsiye ettiğim yazarımsıdır. hatta bir kasa da ercan saatçiye alsın, beraber içsinler. sonra alkol tüketip böyle yazılar yazınca hem kendilerini hem de kulüplerini küçük düşürmemiş olurlar.
galatasaray'ın, son zamanlardaki transfer başarılarını hazmedemeyip, baya bir sıçıp sıvayan gazete yazarı. sanırım hangi gazetede yazdığından bahsetmeme gerek yok. bu ülkede, galatasaray gibi köklü, asil, değerli bir camiaya laf edebilecek, küfür edebilecek kapasitedeki insanlarla birlikte çalışıyor, dememiz; yeterli sanırım nerede yazdığını tahmin etmek için.
meriç bey,
ne yazarsanız yazın veya ne düşünürseniz düşünün, "köpekler* istedi diye, atlar ölmez!"
hayranım bu adamın kendi dünyasına, bakın ne güzel dünya yaratmış kendine birlikte görelim; şükrü saraçoğlunda en ufak küfür yokmuş, emre belözoğlu ne küfür edermiş ne de rakibine kasti tekme-yumruk atarmış, mehmet topuz diyarbakırlı futbolcunun boğazını sıkmamış meğer kardeşçe okşuyormuş, bilica rakibine arkadan kasti tekme atmamış, lugano ise süt dökmüş kedi gibiymiş!
pes! ey meriç, herşeye tamam bak tüm bu yazdıklarına tamam diyorum, amaaa, ş.saraçoğlun da değil küfür, sidik torbaları, sahaya yağan taşlar, bozuk paralar ve hatta şemsiyeler gördük biz, nasıl bir rüyanın içindesin, ya da sana neler içiriyorlar yazmadan önce!
koro halinde küfürler edilmedimi ş.saraçoğlunda, e.gerets in kafası yarılmadı mı, şemsiye atılmadımı kaleci şenol un kafasına, mondragona atılan ses bombasına ne demeli, bunlar olurken uyuyormuydun?!!
emre belözoğlu kasti tekme atmadımı rakibine, seni öldürürüm diye bağırmadımı sahada biz tv başında net gördük bunları, sen neler yapıyordun o aralar!
luganonun rakibini sakatlarcasına müdahalelerini herkes biliyor, anlatmama gerek dahi yok hele çaktırmadan vurduğu dirsekler dillere destan.
mehmet topuz yapışmadımı diyarbakırlı futbolcunun boğazına, nabzını mı ölçüyordu yoksa!
ya artık buna fanatiklikte diyemiyorum, düpedüz yalancılık, yalakalık başka bir şey değil, belki aziz yıldırım da istemiyordur böyle kuyruklu yalanları bilemiyorum ama, yalakalığını diz boyu, yalancılığınız da ona keza!!
hürriyet gibi bir gazetede yazılar yazabilmeniz ne kadar utanç verici, ercan saatçi de arkanda da tabi artık diimi!
mal bir adam olduğu bellidir, hiç tanımamıştım kendisini keşke öyle kalsaydım...
şimdi arkadaşlar;
bu kodumun tribünlerine gitmeyen fikir yürütmesin bu konuda, alkollüsü geliyor, sapığı geliyor, hastası geliyor binbir illet adam geliyor tribüne, olayda da görülüyor ki 2 kişinin kavgası sen bunu nasıl yıkarsın tüm kulübün üstüne, fb'li arkadaşlar alınmasın ama bunun sizinle alakası yok sizde de oluyordur kavgalar, kafa yarmalar olağan bir durum, amk yani o kadar erkeği kapatacaksın bir yere olay olmasın diye bekleyeceksin, yurtdışında da aynı ing. maç izedik herifler ortalama 15 lt bira tüketiyorlar her maçta kavga da ediyorlar ama bu bize yansıtılmıyor, holiganizmi bitirmişler afedersin ama - yarrak bitirmişler- metroda bile kavga ediyor herifler...
şimdi bu olaydan ötürü alınan 185 bin tl 'yi o iki taraftara ödettirse nasıl olur bunu tartışın biraz da...
şunu söylemeyin sakın ama işte önlem alınsaydı; ne yapacaktı adamlar amk elektrikli tel mi çekecekler...
kendisinin üslubu biraz saçma olsada bahsettiği konu bana göre doğrudur. beşiktaş maçında iki adam kavga edip biri diğerini kurşunlarsa, kadıköyde kavga sırasında herifin biri diğerini yaralarsa münferit değil ama tribünden adam atmak münferit bir olay olmuştur. bundan sonra tribünde yaşanacak hiçbir ölümlü veya yaralamalı olaya federasyon ceza veremeyecek demektir bu karar.
