sabah sınava girdim 11'de. sonra dışarı çıktım. tütün aldım. tütün içtim. sonra eve geldim. yemek filan yedim geç kahvaltı niyetine. sonra tekrar dışarı çıktım. ama aradığım kişi yerinde olmayınca eve döndüm. sonra o kişi beni aradı. dışarı çıktım. hastane kantininde tost, ice tea, çay, kahve filan derken bir de sigara tabi. sonra çay ocağına gittim 2 soda içtim. eve geldim. spora gittim. yine eve geldim bir de bakmışım yazar olmuşum tekrar. o andan beri yazıyorum.
Gün boyu elimden gelen her şeyi yaptım; çalıştım, uğraştım, çabaladım. Her şeydi hallettim ve Günün sonunda beklemediğim bir kulvardan ‘nah’ çekti bana hayat. Döndüm yine başa.
Öncelikle, bize bu güzel soruyu sorduğun için teşekkürler.
Çok hızlı akıp giden hayatlarimizda böyle incelikli tavırları es geçiyoruz. Es geçtiğimiz gibi bizim gibi olmayanları da dışlıyoruz. Daha da garibi doğadaki tespih böcüklerini anlatan prof. Amcayi da adam yerine koymuyoruz. Sonra niye gencler cozuttu, niye şiddet arttı, cinayetler aldı başını gidiyor.
Hayır, başı da başa benzese. Kesin saçma sapan fikirlerle doludur. iste bu zihinler yüzünd..
Sabah oldu, kalktım, hazırlandım, işe gittim, modern kölelik görevlerimi yerine getirdim, kölelik bitti, metro ulaşım aracı ile evime geldim, yemek yedim, birazdan da uyumayı planlıyorum. Monoton bir gündü (herkes gibi).
sinirden geberiyorum... aylar sonra belki yıllar da olabilir bilemiyorum, ilk defa bir sözlüğe girdim.
inci ile burası arasında kararsız kaldım tabii. neden bilmiyorum burayı tercih ettim.
yine başa dönelim; evet. geberiyorum sinirden.
1 ay'dır üzerinde olduğum iş bitme noktasına gelmişken yaklaşık 1 saat önce aldığım haber ile işin olumsuz sonuçlanacağı kesinleşmiş oldu.
neyse.
kendimi sikicem sinirden o yüzden buralara girdim. yoksa nah görürdünüz beni :(