kendisine türk ordusu hakkında bir şeyler söylemek istediğim yazardır. biraz öfkelenmesi muhtemeldir ama alışması da şarttır.
normal bir gayrı-nizami harpte terörist karşısında alınan öldürme oranı 1/12 dir.*
yani normalde 1 tane desteklediklerinden öldürülmesi için 12 askerin şehit olması istatistiki olarak normaldir.
lakin yüce türk ordusu** bu oranı alt üst edip, tersine çevirmiştir.
yüce türk devleti* bir gün bu belanın üstesinden bu kahramanlar * sayesinde gelecektir.
zira onlar seninkiler gibi göbek kaşıyarak saklanmak yerine, mağara mağara gezip terörist aramaktadırlar..
not: bu yazı kendisine benzeyen birine yazdığım yazının 'copy-paste'idir ama normaldir zira kendisi de o yazarın 'copy-paste'idir...
stalin i öven insan derin tarih bilgisiyle insanı güldürüyor. stalin in masum milyonlarca insanı katlettiğini görmezden gelip yönetimini överek ve bunun insanlar için iyi bir yönetim olduğunu iddia etmek ne kadar mantıklı. geçmişte yaşamak güzel şey olsa gerek.
not : şimdi bu entry i yazan insan faşist olmasa da faşistlikle suçlanacak. çünkü onlar gibi düşünmeyen herkes faşist.
komik bir yazar, hatta son günlerde en çok güldüğüm sözlük kişilerinden biri.
entry sonlarında yazan "anladın mı yavrucum"ları üzerine alınıyor alınmasına ama kendisine bir havva kızı olduğumu, dolayısıyla kendisi aksini ne kadar çok istese de o entry sonlarındaki yavrucum'un bir ablanın yaşça küçük birine şefkatinden başka anlama gelemeyeceğini üzülerek belirtirim.
bütün olayı milliyetçiliğe bağlayabilen yazar.
örnek:
x:abi borsa da bugün feci düşüş yaşanmış.
meredith: hep milliyetçilikten kaynaklanıyor bu faşist bu devlet faşist.
aklıma hababam sınıfı dokuz doğruyor'da perran kutman'ın canlandırdığı bekaret takıntılı öğretmen tiplemesini getiren yazar. perran kutman filmde yine erkeklere karşı velveleye veriyordu ortalığı, bununki daha da ilginç.
perran kutman: bu ne?
şener şen: ne ne?
pk:bu?
şş:tatlı.
pk:ama ne tatlısı onu söyleyin?
şş: valla karışık bir tatlı.
pk: isimlerini istyiyorum.
şş: hanım göbeği, dilber dudağı, vezir parmağı
pk: pu terbiyesiz!
şş: canım bana niye bağırıyosunuz tatlıları ben mi yaptım?
pk: bana müstehcen tatlılar yedirmek istiyorsunuz.
şş: estağfirullah bu da nerden çıktı?
pk: ne demek vezir parmağı ne demek? hem de benim gibi gencecik bir kıza.
ben bunu kendime hakaret sayıyorum, laf atma sayıyorum tecavüze yeltenme sanıyorum
şş: rica ederim efendim.
pk: buyrun bir müstehcen laf daha, rica ediyormuş, altında yatan anlamı bir ben bilirim.
ahlaksızlar, terbiyesizler!!
al sana hanım göbeği
al sana dilber dudağı
al sana bilmem kimin parmağıı
muktedir olmak'tan neyi kastettiğini anlayamadığım yazar. sözlük anlamlarına baktım hiçbir şey çıkaramadım. hocam değişik kelimeler kullanayım derken biraz abartmışsın.
ayrıca abdullah öcalan'ın yeğeni olması muhtemel yazar.
bir yazar. koyu derecede komünist hem de. bir de avukat olduğunu düşünmekteyim ayrıca. bütün komünistleri ve onun alt kümelerini şiddetli! bir biçimde savunmaya çalışıyor. *
girilerini keyifle okuduğumuz demokrat yazar. o kadar demokrat ki tc'yi babalarının çifliği sanan dinci ve de kemalist yobazlara bile tahammul edebilmektedir.
okuduğu yazılardan birden çok anlam çıkarma yeteneğine sahip olan bir arkadaştır kendileri. birden çok anlam çıkartır çıkarmasına ancak gerçek anlamı çıkartamama gibi bir yeteneği daha vardır bu arkadaşın.
ödp ve genel başkanı hakkında getirdiğim eleştri sonrası nick altıma türban karşıtı, %47 yi yok sayan, kürt düşmanı, anti demokrat birisi ilan edip elit kemalist yaftası yapıştırmız bize mirimiz. dedik ya farklı anlam çıkarma konusunda çok yönlü arkadaş diye. ama bu kadarını tahmin etmiyordum. yazdığım yazıda ne türban karşıtlığı, ne kürtleri bölücü gösteren bir ibare vardı. abdullah gül ve akp sadece türban konusunda eleştirilebir değil mi? ekonomi ve sosyal adelet konularında ki yanlışlıkları için eleştirilemez! ufuk uras'da sosyalistlerin meclisteki temsilcisi zaten.
eh be güzelim. seneler önce tödef türbana özgürlük eylemine katıldığında, grup yorum türbana özgürlük için konser verdiğinde, tayad'lı aileler çocukları için mevlüt okuttuğunda, haklar ve özgürlükler platformunu ( şu an haklar ve özgürlükler cephesi ) gerici, küçük burjuva özentisi olmakla ufuk uras ve tayfası suçlamamışmıydı?
şimdi kalkmış türbana destek eylemlerine katılmış birisini türban düşmanı ilan ediyorsun.
bu kadarda değil ödp nin vukuatları... tayad'lı aileler ankara ödp bürosuna sığındığına polise teslim edilmedi mi? açlık grevi için ödp binasına gelen aileler kovulmadı mı? ölüm oruçları sürecinde ödp'nin yaptıklarını saymıyorum bile. bunları bilecek düzeyde olup olmadığını bilemem. büyük abilerinde anlatmazlar muhtemelen. araştırırsan göreceksin.
o ödp konusunda yazdığım eleştiri yazısının benzeri " yürüyüş " dergisinde yayınlanmıştı. hani sürekli entrylerine alet ettiğin " sabo, ayçe idil erkmen, gülsüman dönmez, şenay hanoğlu" nun yoldaşlarının dergisi. bilmem bilir misin?
ağıtları, marşları müzikten sayan; müzikten anlamayan yazarımsı, bozuk ideolojik klavye..
daha da doğrusu ideoloji yumağının içinde kaybolmuş, savları ile dünyayı-kendini-herşeyi daha da karmaşıklaştırmış kişi..
çoktandır ortalıklarda gözükmemesini ergenlik döneminde taktığı; dünyayı tek bir olgu olarak görmesini sağlayan bozuk gözlüklerini çıkarıp; dünyaya bir de yalın bakıp 'hadi lan gerçekten mi' sorusunu kendisine sormuş olmasına bağlamak istiyorum.
kendisine anlamasa da welcome to the cruel world isimli şarkıyı armağan etmek istiyorum.
ergenlik döneminde taktığı bozuk kulaklıkları da çıkarırsa beni-dünyayı-müziği-sanatı daha da iyi anlayacağını düşündüğüm kişidir kendisi. *
kendinize benzetirsiniz birini hani.
kendi gençliğinize...
tavrını, yaşama bakışını, yaşadıklarını...
hatta, en sevdiği şarkılar bile aynıdır sizinkilerle...
