Mercedes slk 200 sahibi bir adamın bir gününü ancak ve ancak bir mercedes sahibi anlatabilir.
Sabah kahvaltı yapmak üzere bir otele geldim. Dün gece yine şansını deneyip zengin koca bulma hayalleri ile kendini avutan ama diksiyonu çok iyi olan bir kadınla erişkinlerin oynadıkları türden olan oyunlardan oynamış acayip açıkmıştım.
Akşamdan kalmanın ta kendisiydim.
Arabamı görüp bana gülümseyen insanlar gülen yüzümü gördüklerinde beni kolay kandırabileceklerini sanan oltada balıklar sadece.
Otelde kahvaltımı ettim. Tam arabamın kapısını açarken bir zengin avcısı hatun daha. Hiç takmadım. Zaten halimde yok. Nasıl olsa bir saate kadar yeni bir gülümseme ile karşılaşırım diyerek gaza dokunarak hafifçe akmaya başladım.
Bir alışveriş merkezine girdim ve üstüme beyaz nautica marka bir tişört altına Paul shark pantolon ve hastası olduğum puma bir ayakkabı.
Oradan berbere. Sakal traşı.
Telefonum günde 100 kez çalar ve her arayana cevap veremem. Sessiz mod lan. Anlasana.
Akşam olunca insan hüzünlenir. Güneş batarken yol verdim kadehlere dersin ve içersin. Votka zamanı.
Aniden gece olur ve bir bakarsın etrafında onca insan. onlarla ne zaman nerede hangi mekanda tanışmışsın hatırlamıyorsundur.
Gecenin talihli olan kadınını arabana Mercedesine atarsın. mercedesin yıldızının gerçekten aydınlatıcı ve ışık saçmakta olduğunu bir kez daha ispatlamış olursun.
slk ya ne anlamlar yüklemiş sanırsın bentley. bazılarının hayallerinin çapı bu kadar oluyor.
en güzelini taş çatlasın 200-250 bin arası alıyorsun beylikdüzünde daire fiyatı bile değil.
türk milletinin ne kadar küçük bir hayal dünyası olduğunu gösteren serin hikaye.
hayır niye merso niye bmw. hayal değilmi amk. koy ferrariyi, koy lamborginiyi, koy maclareni, koy aston martini oraya. ama bizim millet böyle.
aklından bir sayı tut deyince 3'ü 5'i tutan insanlarız lan biz. hoş görmek lazım bunları.
Zengin adam denildiği zaman hemen hemen herkesin aklına aynı şeyler gelir. Bakın aslında o aklınıza gelen şeyleri aklınızdan çıkarıp daha başka hikâyeler dinledikce hayallerinizin aslında sandığınızDan daha fazla gerçekleşebilir olduğunu kavrayacaksınız.
Öğleden sonra bir tekel bayisinden 20 cl johny walker alındı. Yanına ise sadece soğuk su. Dur lan anlatıyorum bir dinle müptezel sözümü kesme. Ha söyle adam gibi dinle.
Viskiyi şişesi ile göklere bakarak kafama diktim. Offf aniden kafam kırıldı. Artık başka biriydim. Hemen en yakındaki hatuna asıldım. Japonyada eğitim görmüş elit kesimden olduğu belli bir kadın. Erkek arkadaşımı bekliyorum diyerek beni basından def etti. Viski bitmiş artık daha fazla uçmak için bir adet kadın aramaktaydım.
Zartttt akşama telefon çaldı. Arayan çetin. koş iki hatun var içmeye gidiyoruz demesi ile rallici taksi şoförünü aradım. Şimşek gibi çakarak hatunların evine vardık.
Aman tanrım o ne hatun güzel ama içine şeytan kaçmış. Hemen çıkaralım. Tabi tabi.
Be göt viski içiyorsun yanında hayvan gibi tıkınmak ne oluyor. Öööö kustu . Pislik.
Yolda yürürken bir sigara molası vermek için durdum. Arabam hemen arkada garajda park halinde ve yaklaşık yüz metre kadar yürüyüş mesafesindeydi.
sigaramı yaktım ve bir tenha köşede durup tüttürmeye başladım. Kafamı sağa çevirdiğimde çekik gözlü hatun ile göz göze geldik. gülümseyişi o kadar tatlıydı ki hemen yanına gittim. Kendimden emindim ve bu kadınıda diğerleri gibi altın yatağıma alarak yatağımın yaylarını gıcırtacağımı iyi biliyordum.
Merhaba dedim ve yaklaştım. Merhaba dedi. Gözlerinin içine bakarak gülümsedim ve gözlerimi sevimli hatunun gözlerine kilitledim. Etkilenmişti. Ya dedim acaba zamanınız varsa bir şeyler içelim olur mu diye sordum. Olur ama eve gitmem ve üstümü değiştirmem lazım dedi.
Hemen atıldım. Sizi eve ben bırakabilirim dedim. Tamam dedi. Hemen arabamı almak için garaja gittim ve kadının yanına geldiğimde o günün hayatının en şanslı günü olduğu hissine kapılmasına neden olan şey Mercedes slk 200 marka arabamdan inmem oldu.
Tam aradığı erkek karşısında idi ama yarın sabaha ortadan kaybolacak bir rüya olduğumu bilmiyordu.
Arabaya bindi ve kapıyı yavaşça kapattı. Gözlerinin içine baktığımda onu hipnotize ettiğimi anladım. Gaza dokundum ve kadını evine bırakıp 2 saat sonra almak için oradan ayrıldım.
Bir kafe americano içmek için bir kafeye oturdum ve iki çakal hatunu avladım.
Line dan hemen ekleyip mesaj bombardımanı altına aldılar beni. Kolay mı mercedesli adam bulmak bu devirde.
2 saat sonra hatunu evinden aldım. Duş almış üstünü değiştirmiş ve civciv gibi kokuyordu. Saçlarını röfleletmiş ve benim için hazırlanmıştı.
Kafamı çevirdim ve arabada yanımda oturan kadına hızı sever misin diye sordum. Tabi dedi ve otobanda 200 km hızla ilerleyerek ona sevdiğini verdim.
Gece diğerlerinde olduğu gibi somya gıcırdadı ve sabah olduğunda kaptan gemiyi terketti.
tam orada duruyordu köşede. kafamla hadi hadi yaptım. hemen işareti anladı ve dudaklarını teslim etti. al beni al diyerek yalvarırken rujunun dilime kekremsi bir tat verdiğini hissettiğim kadına çelmeyi çaktım ve asparagus hotelde iki rekat namaz kıldık.
dedim ki şimdi biz zina ettik .ettikte şimdide tövbe edip 40 tas su dökünelim. tam 39 tas su döktük hadi birde banyoda yapalım dedik ve döktüğümüz 39 tas su boşa giderek günahlarımızdan arınamadığımız gibi istanbul barajlarının sularını israf etmiştik.
hemen arabama atladım ve telli babada çifte telli oynayarak herodotun kafası aslan kafası değilde ne diye düşünmeye başladık.
dolapdereye geldik iki şopar abi şeker var şeker demez mi. hemen koltuğun altından bir buket çiçek çıkardım ve romana uzattım. abi o ne lavuk muyuz biz diyerek saldırmaya kalkınca bu sefer torpidodan toz biberi çıkardım ve yüzüne serptim.
merhaba canım geç kaldığım için kusura bakma ama belediye otobüsü ile geldim dedim. hemen sarışın ayağa kalktı ve dolgun götünü parmağıyla işaret ederek bunu ye aç pislik dedi bana.
ayağa kalktım ve dolgun dudaklı manitanın belinden kavradım ve ona yıldızlardan bahsettim. özellikle kayan yıldızlardan. hemen yumuşadı ve önündeki vodka dolu bardağı fondip yaparak bana döndü ve duygusal adammışsın sen yanıldım dedi.
bak bebeğim ben birazdan yıldızın birini kaydıracağım dedim. kafan iyi amına koduğumun piçi dedi . ilk defa ağzı böyle küfür yapan kaşar bir hatun ile karşılaşmış ve mazolarım şaha kalkmıştı.
ne yıldız kaydırması lan kafa mı buluyon benle godoş demesin mi birde.
bekle yıldızla beraber gelicem ayrılma sakın diyerek otoparka koşturdum ve mercedesimle beraber geri döndüm.
hatunu kolundan kaptım arabaya bindirdim öndeki mercedesin kült sembolü olan yıldızı gösterdim elimle. o ne yavrum diye sordum.
yıııldıııızzzz demesin mi. döndüm yan koltukda dudaklarına yapıştım hatunun. sen çok piçsin piç olmuşsun demesi ile çıldırdım ve otobanda ibreyi 220 de 5 dakika bekletince hatun yıldızları kaydırabildiğime inanmış ve orgazm olmuştu.
o kadar tatlı baktım ki hatuna kadının ayakları mutluluktan yerden kesilmiş gibi idi.
hemen ıslak ve aşk kokan kelimelerden bir buklevat yaparak kadının kalbine indim. gözlerinden hipnotize edilmiş olduğunu anlayınca bir sağlam ümitle ejderhamın akşam somyayı gıcırdatmasına ramak kalmıştı.
inanın kadın 32 yaşında olmasına rağmen o kadar masum ve sempatik duruyordu ki ona kıyamadım. ne bileyim saçını okşamak falan istiyordum ama yatağa onunla girmek istemiyordum.
el frenini çektim ve arabayı daşşaklı bir mekanın önünde durdurdum. kadının gözlerinin içine baktığımda bana tutulduğu besbelli idi.
benim tarzım ise sürekli aynı hatunlarla kalmaktan yana değil. daldan dala konan bir kelebek çok çiçeğe ihtiyaç duyar.
mekana yanımdaki bomba lolita ile girince içeride en az 30 kişi ereksiyon olmuş ve benim yanımda bulunan hatunu düzmeyi akıllarından geçirmiş olmalıydılar.
hemen kendimi toparladım ve ipek gömleğimle panik yapmaya çalışan ataklardan olmaya çalışarak manitamı rajona uygun şekilde ileri sürdüm.
yaklaştım ve gözleriniz çok hoşuma gitti onları daha yakından görmeme izin verir misiniz . haydi bir şeyler içelim dedim.
hop ya hop ya ben hızlı bir erkeğim ya da hızlı kadınlara denk geliyorum. hemen nasıl böylesine ani kararlar verip daha ömründe ilk kez gördüğü bir adamla insan yemeğe çıkar anlamak mümkün değil.
ne mantar hatunlar tanıdım. mantar deyip geçme pahalıdır ha bazı mantarlar. kokoşlara çaka çaka artık divane olmasını bile öğreniyor insan.
ne kadar çaba sarfedersen sarfet insanlara bir şeyinin olduğunu bir meta sahibi olduğunu göstermen gerek.
sikerim romeo ve juliet i lan. insan ilk önce karnını doyurmalı sonra barınacak bir yeri olmalı. aç karnına aşk yapılmaz.
telefonu açtım. aşkım ömrümde senin kadar duygusal bir erkek görmedim dedi ağlayarak eskilerden bir kadın.
belli idi kafası nikita(*) ile kırılmış ve benim o çocuksu sarılmalarımı hatırlamıştı. haklıydı gerçekten. saf ve şefkat dolu yüreği ile ortada kös kös dolaşan beni unutmamış ve gecenin sabaha kadar sıcak ve terler içinde geçmesini istiyordu.
hemen aşağıya indim ve istanbullu kolpacı çocukları makaslaya makaslaya dikiz aynamı parlattım. neden kolpacı o çocuklar çünkü makasa alman makinesi ile girmek ayrı japon makinesi ile girmek apayrı bir olay.
makaslaya makaslaya mecidiyeköye geldim. baktım kadın balkonda bekliyor.
ona acıdım. ne kadar da şefkate muhtaç ve yıpratılmış ve korkutulmuştu.
hatunu arabama aldım ve gazı kökleyerek geceye aktım..
sabah olduğunda evlenelim mi aşkım demez mi.
viskimden bir yudum çektim ve tokat attım ona. beni öldür ama bırakma dedi ağlayarak . oturdum yanına bende ağladım onunla beraber.
sikeyim böyle işi aşık oldum ben yine.
(*)nikita: rusya da çok ünlü bir vodkanın ismi.
kolpacılara not: ben slk 200 hastasıyım aşığıyım. slk 200 ümde bana aşık ve hasta. aşk lan bu. diğer makineler ile bir halt hissetmiyorum. anladınız mı şimdi beni.