böyle tarikat ve cemaatlara katılan insanların ortak özellikleri, kafasını kullanamamalarıdır. o zaman da o koyunlara bir sürü bir de çoban gerekir, bu kadar basit.
Zamanında farklı farkli cemaatlerde boy göstermiş birisi olarak söylüyorum ki cemaatler çıkarlar doğrultusunda kendi ağında büyüyen oluşumlardır.
Ziyarete gelenler elleri boş gelmez, büyü bozulursa minder altına bir 100 lük bırakılır ki bu cemaat isim yapmış ise tıpkı menzil fetö ismailağa gibi 1000 lik hatta 5000 lik bile bırakılabiliyor.
Iman edenler imanını destek almadan da sürdürebilir. Aç kuranını dinini kendin oku allah ile arana kimseyi koyma.
kim oldukları vs. umrunda değil. tek merak ettiğim müslüman insanın cemaatlerle tarikatlarla ne işi olur ben sadece onu soruyorum ? kutsal kitap her türlü rehberliği yapabilecekken niye araya birileri alınıyor ki ?
Çok da sevmediğim bir tarikat. Müslüman zengin olacak tamam ama o parayı milyon liralık arabalara vermeden önce dönüp açlıktan can çekişen din kardeşlerine verecek. Mensubu olmaktan şeref duyduğum Alperen Ocakları ne tarikat ne cemaat Türkiye'nin gerçek manada bu işlerdeki en iyi uluslararası kurumudur.
Bakıyorsunuz ilk entrylere ve karşılaştığınız şeyler büyüme çabası yok, kendi içinde maneviyat arayan, maddiyata önem vermeyen lakin şimdi müritleri mercedesten inmiyor villalardan çıkmıyor. 2007 2018 arasında 11 yılda değişen tek şey dinin para kazandırdığı ve bunu kimsenin sorgulamadığını öğrenmek oldu.
(bkz: bir başka din tasavvuf) kitabında, -kitabı netten ücretsiz edinebilirsiniz- bu şirk tarikatının Allah'ın dini olan islam'la taban tabana zıt olduğu delilleriyle açıklanıyor.
sokağa çıkma yasağı döneminde 6. haftada şehri terketmek zorunda kalmıştım. ailemle birlikte adanaya teyzemlerin evinde kalmya gittik tabi biz bir iki hafta sanıyorduk yaklaşık 2 ay kaldık.
Teyzem yıllar önce eşini kaybetmiş kendisi ve çocukları tarlalarda inşaatlarda yoksulluk içinde hayatlarını sürdürmeye çalışıyor.
Gördüğüm o ki bu tarikatın eline düşmüşler. oğullarından biri iki karış sakal bırakmış , kızı saçma sapan giyim/oturuş tarzı ... Toplantı/sohbet adını bilmediğim şeylere katılmalar... alışverişini tarikat üyesi esnaflardan yapmalar... tarikatın kanalını izlemeler... o yayınlarının kitabını okumalar.
torunlarından biri büyük bir fırında çalışıyordu, sahibi akpli yaklaşık 10 çalışanın hepsi tarikat üyesiydi, bir tanesi tamamen kafayı sıyırmış gavs videosu izleyip bağırıyordu.
Benim geldiğim şehri duyan bir çalışan , dediki ben olsam hepinizi , bebeklerinizi bile bombalatırım ... it oğlu it !
neyse ufak bir tartışmadan sonra , adamların çoğunun kürt olduğunu öğrendim ...zaten başka kim böyle tarikatların içine girecek kadar gerizekalı , yalaka olabilir ki...
Neyse beni de davet ettiler tarikata , sırf zevk olsun diye takıldım dedim kimsiniz siz anlatın ısrarla aynı cümleyi kuruyordu iyiliği isteyen dindar insanlardan oluşan bir grubuz... pehhhh
Neyse bir gece torunlardan birisi eve geldi ağzını açmıyor çocuk odaya gidip erkenden yattı kimse gelmesin diye işaret etti... gün boyu konuşmamış, sebebini sonradan öğrendik bazı ritüelleri gerçekleştirip uyursa gavs gelip onu uyandıracakmış ve cenneti gösterip sofu yapacakmış...
insan nasıl bu kadar gerizekalı oluyor anlayamıyorum.
kısa ve öz yobaz ve şekilci mekanıdır.tasavvufla ilgileniyoruz derler ama alakaları yoktur.içten çok dış görünüşe (şekle) önem verirler.gittim pişman oldum.gitmeyin pişman olmayın.
bunlar da devlete sızacaklar bunlar da birilerini kandıracaklar. bu devran böyle dönecek amına koyim.
inanıyorsanız gidin tek başınıza ibadetinizi yapın. ezik, güçsüz, kadınlarla iletişim kuramayan ama kadını bir şekilde haremine dahil etmek için dini istediği gibi eğip bükmekten çekinmeyen sinsi yavşakların peşine düşmeyin. hepsi bir noktadan sonra buna evriliyor. iyi bir şekilde başlasa bile.
allah hakkınızda hayırlısını ihsan etsin. ibadetlerinize sıkı sıkıya sarılın. tarikatı, şeyhi, tekkeyi siktir edin amına koyim.
üç ay kadar adıyaman' da kaldım. çevremde ki insanlara görmek istediğimi söylediğim de
'' boşver abi, sahtekarın teki, kapıda seni oğlu karşılıyor ve elini öpmeden içeriye giremiyorsun, hediye olarak verilen hububatları 10 kğ lık çuvallara koymuşlar, para ile satıyorlar''
diyen de var çok fazla inanan da. tabi ki gitmedim...