4000 lira. ben memur olunca bu parayı istiyorum. götümü gere gere yatacağım hemde. bürokrasinin bel kemiği ulan memur. sen git çomar gibi çalış, sizin gibi asalakları yönetmek kolay mı?
en fazla parayı düz memur almalı bence. tam bir devletin adamı, adam gibi adam.
Askeri ücretle çalışanlarla aynı alsın diyenler olmuş. Herhalde hiç özel sektörde çalışmadı. Özel sektörde çalışanlar 3 kişinin yapacağı işi tek başına yapıyorlar. 3 kat maaş alması gerekiyor. Memurlar ise çalışmasına bile gerek yok. Çünkü onların yaptığı işi insanlara kendileri internet hesabı açıp yapma inkabı sunsalar tüm memurların yapacağı işi kendileri yapar.
olaya çok hakim olmasam da "hangi memura" şeklinde bir sorunun sorulması gerektiği kanaatindeyim.
özel sektörde çalışmadığı ve kar amacı gütmediği için çoğu memur " salla başı al maaşı, benim performansım kötü olsa sanki bana giren çıkan ne, kendimi niye yırtayım maaşım sabit" kafasıyla düşük performansla ense yaparak para kazanıyor.
kimse kusura bakmasın ama birçok devlet dairesi bir kenara, en gözüme batan memur kesiminden biri de öğretmenler.
eğitim gördüğüm lisede ( yıllar önce ) "hocalara" verilen maaşa acırım. birkaç gayretli hocamı dışarıda tutarak söylüyorum ki hepsinin burnundan gelsin aldıkları maaş. yemek nasip olmasın. ne bir kelime öğretme gayreti vardı, ne öğrencinin durumunu sallayan vardı, ne heves vardı, ne disiplin, ne denetleme ne kontrol. hoca gelirdi derse, sınıfın en haylaz öğrencisini ayağa kaldırırdı " haylaz oğlum kitabını aç şurayı oku bakalım" derdi, haylazın da kitap getirmeyeceğini biliyor tabi. sonra bahaneye "ben böyle ders yapamam , kitap yok defter yok, reziller sizi" bilmem ne. bırak hoca bu ayakları, ne öğrenci ne eğitim sikinde değil. bulmuşsun sabit maaşı dünya sikine pervane.
ekmeğinin hakkını veren memurlara değil bu lafım kesinlikle. memur maaşlarının azlığı-fazlalığı gibi bir muhabbete de girmiyorum. tek dikkat çekmek istediğim denetimsizlik, performansın önemi olmaması, salla başı al maaşı kafası. az çalışınca az kazan, çok çalışınca çok kazan yok. çalışan da aynı çalışmayan da aynı sabit maaşı alıyor, çalışan enayi mi kendini yırtsın? üç-beş duyarlı, emekçi varsa da onlar da bir süre sonra "bir enayi ben miyim" kafasına geliyor.
denetleme, düzenleme, performansa dayalı ücret şart!
yoksulluk sınırının üzerinde olması gereken maaştır. öyle serkan inci gibi hesap kitap yaparak emekçiyi 1000 liraya razı etmeye çalışan arkadaşlara da akıl fikir diliyorum. baba parasıyla yaşamak kolay tabi.
çalışma performansları ve her resmi dini bayramda 10'ar gün tatil yapmalarını (daha bir de yıllık izinleri var, harca harca bitmiyor) göz önünde bulundurarak yaptığım son hesaplamalara göre en düşüğü 1500, en yükseği ise 1750 olması gereken maaş miktarıdır.
malumunuz bu arkadaşlar akşama kadar devlet dairelerini kıraathane gibi kullanıp (gelsin çaylar, gitsin kahveler), bilgisayar başında iskambil oyunlarında uzman oldukları, en ağır işleri de arkalı önlü fotokopi çekmek olduğu için belirlediğim maaş miktarının hayli adil olduğunu düşünüyorum.
zira özel sektör işçileri hem fiziksel hem zihinsel olarak bu "zabıta irfanlardan" kat be kat fazla çalışıyor.
ha bu arada unutmadan, 657 sayılı memur kanunu kaldırılsın! kaldırılsın ki milletin ne çektiğini güzelce anlasınlar.