Bir filmdeki diyalogda karakter
" Tanrı yok, hiçbir zaman da olmadı," diyor.
Filmin korsanını yapanlar, parantez içinde diyaloğu yorumluyor.
( Haşa de ulan !)
A ve B iki arkadaştır.
A: Geçen bir rus vardı ki ne sen sor ne ben söyleyim, 1.70 sarışın taş.( 1.60 40 yaşında ve kilolu) 5 posta attım.( Bir posta gittim. 5 dakika da boşaldım. Nataşa dalga geçti.)
B:( Pesevenge bak. Biz daha 2 posta gidemiyoruz. Adam beşinci postada.) Taksimden kız kaldırdım. Kızın annesi alman. Heidi var ya manken ( Yazar, mankenin soyadının Clum mu yoksa Klum mu olarak yazıldığını tam hatırlamadığı için soyadı yok mankenin) onun kardeşi falan sandım ilk. Eve attım. Bir kadeh, iki kadeh derken... Bir baktık yataktayız. 8 posta gittim.( Rusa gittim. 1.60, 40 yaşında ve kilolu)
A: Acaba gerçekten sekiz posta yapmış mıdır ?
Bir arkadaş bir sınıfın kapısını çalar, içeri girer.
Elindeki sütü havaya kaldırır.
" Hocam beni Muhiddin'in babası yolladı. Muhiddin sabah sütünü içmeyi unutmuş."
Ders boyunca ders işlenmedi.
(Coğrafya dersi)
( Buradaki arkadaş iri yarı biridir.)
- oğlum yeter artık konuştuğunu görmek istemiyorum.
- Hocam bana bakmayın, konuştuğumu görmezsiniz.
- Sana bakmasam bile seni görüyorum oğlum.
Keşan müftüsü:
- Noel baba iyi biri değildir, iyi biri olsa bacadan pencereden değil, kapıdan girerdi.
Müftünün bu açıklaması sloven kanallarında bile yayınlandı.
Doktorun biri, bir bebeğin kolundan alçıyı çıkarırken, çocuğun kolunu birkaç yerden keser.
Aile şikayetçi olur, dava açılır.
Doktorun savunması:
- Çocuk hiperaktifti.