genelkurmay başkanı olduğu halde, "asker siyasete karışmamalı" diyerek 12 mart muhtırasını uzunca bir süre imzalamamıştır. dönemin kara kuvvetleri komutanı taşşaklı faruk gürler ve yandaşı hava kuvvetleri komutanı muhsin batur'un baskısıyla muhtırayı zorla da olsa imzalamış ama hemen sonra deniz kuvvetleri komutanı celal eyiceioğlu'nu yanına çekerek bütün ipleri eline almıştır.
faruk gürler ve muhsin batur, doğan avcıoğlu'nun işaret ettiği baas tarzı sol bir yönetim kurma hayalindeyken, istanbul sıkıyönetim komutanı faik türün'ü devreye sokarak bütün sol aydınları tutuklatmış ziverbey köşküne göndermiştir. muhsin batur ve faruk gürler daha ne oluyor demeye kalmadan nihat erim'i başbakanlığa getirerek bu iki kuvvet komutanını iyice devreden çıkarmıştır.
