hatçinsının da olması gereken versus. hatta sadece meloyla vs atsa daha iyi olacaktır. zokora vs. emre, melo vs. hutchinson. nitekim bu uclude melonun alacağı versus.
bermuda şeytan üçgeni üç silahşörler(aynı tarafta dövüşmüyolar o ayrı) vs... futbolun şiddetle birleştiği ince çizgideki üç farklı noktadır bunlar efendim.
Melo'nun Galatasaray'a gelmeden önceki kulüplerinde yakaladığı istatistiklere bakarsak, hakemlerle arasının pek iyi olmadığını görürüz. Yani bu onda kronik; Galatasaray'da ortaya çıkmadı bu. Emre'ye bakarsak, adam Galatasaray özkaynak'tan çıktı, a2, paf derken, Fatih Terim'in gençleri "yaratmaktaki" ustalığıyla, ilk 11'de parlamaya başladı. Türkiye'de belli bir dönem top koşturdu, iyi de oynadı. Avrupa'ya gittiğinde ise artık şüphesiz bir yıldızdı. Fakat o da ne? Aynı Emre, türk'ün bir özelliğini unuttu: fanatizm. Hayatının hatasını** yaparak, Galatasaray'ın ezeli rakibi, Fenerbahçe'ye gitti. ip de burada koptu: her maçta inanılmaz küfürler yedi*, inanılmaz baskı altına girdi. Bu da onu inanılmaz derecede itici ve hırçın yaptı. Futbolcu kalitesi olarak Melo'dan iyi değil, ancak çok iyi.
Zokora'ya gelirsek, bu adamı konuşmaya gerek yok. Siyahi olması, bazı futbolculardaki kişilik bozukluklarını ortaya çıkarmaya yetti. iyi bir futbolcu.