melih gökçek yıllardır bir kaç küçük çaplı projenin dışında her seçimden önce ''sapasağlam'' kaldırımları söküp, yerine tekrar taktırıyor. cahil halka; '' yaa bak işte adam çalışıyor'' dedirtmeye çalışıyor.
can sıkıntısından bişeyler yapıyormuş havasına bürünmek adına yaptığı faaliyetler bütünüdür.ayın belirli dönemlerinde birkaç kez olmak üzere yıkar,yeniden yapar...23 nisan coşkusunu kursağımızda bırakmak için bi halt yapıyormuşcasına world children diye bi organizasyon yapar hatta yetmez ortalığa iki ayak üstünde duran kediler diker...bi o kadar da hayvanseverdir,kalkıp bu kedilerle misket oynar...tv kanallarında çıkıp balon patlatır.büyük adamsın velhasıl kelam!
kaldırım denen kavramın bulunmadığı şehirler * nazarından baktığımızda takdir edilesi bir eylemdir.
ha ankara'ya çok mu lazım diye düşünüp de bu durumdan hoşnut olamamak doğal tabiki de ama kaldırım hasreti çeken şehir havası yutmuş, zorunluluklardan dolayı anlamsız ve sistemsiz bir taşra şehrinde mahsur kalmış zavallılar için bir belediye başkanının sürekli kaldırım yapıyor olması cümlesi bile heyecan verici bir medeniyet simgesi olarak görülebilir.
onu da doğru düzgün yapmamaktadır, ne zaman yağmur yağsa yerinden çıkmış, bubi tuzağını andıran kaldırım taşlarına bastığımda altından fışkıran sular yüzünden adımlarımı atarken 2 kere düşünüyorum. atalarımız boşuna dememiş 2 düşün 1 adım at diye. ya da yok lan karıştırdım galiba o daha farklı bir şeydi her neyse.