bilindiği gibi heykellere lama tükürmektir. anlaşılan tükürmek melih gökçek'i kesmemiş, sanat anlayışını yansıtan, sanatın nasıl yapılacağını yedi düvele öğretecek bir heykel yapma girişiminde bulunmuş. sonuç aşağıdaki haberde görüldüğü gibidir:
heykel ama ne heykel!... malum, heykellere yüksek insanlık değerlerini ve estetiği ortaya koymak için yapılır. melih gökçek'in insanlık değerlerinden anladığı robocop heykeli!... estetiğe gelince... görünen köy kılavuz istemez tabi... peki ne mesaj vermeye çalışıyor bu heykelle? herhalde cesareti(!) herkesçe malum olan sucukçu muhasebecisine "polisimiz güçlüdür sakın korkma" mesajı vermek derdi...
aslında heykel puta da benzemiyor değil hani!...
sanat anlayışı ancak melih kadar olan yandaşlara lafım yok... ne halleri varsa görsünler... fakat yandaşlar içinde milyonda bir mertebesinde bulunması muhtemel olan, estetik anlayışı biraz daha gelişmiş şahıslara soruyorum: bunlara oy vermekten, bunlara oy veren güruhun içinde olmaktan utanmıyor musunuz? her yaptıklarından sakillik, kabalık, görmemişlik akıyor... ne ki sorsan bunlar osmanlı torunu!... lan osmanlı kim siz kim a görgüsüz cahiller?
sanatla alakası yok ama diktiği heykel güzel olmuş... şu sıkıcı ankara'da eğlenebileceğimiz bir şey; yanından geçerken "hahahassiktir la bu ne amk" falan deriz...
o değil de bu adam gerçekten çok saçma şeylere para harcıyor. önce dandik saat kuleleri, sonra gereksiz şehre giriş kapıları... heykelden anlamıyorsan da yapma kardeşim yapmak zorunda değilsin... biz sana illa heykel yap demiyoruz. ağaç falan diksen de güzelleşir ankara, 2 santim metro yap ya da ahmet hakan'ın dediği gibi...
