gördüğüm kadarıyla demokratik ve hoşgörülü bir kişiliğe sahip fakat bu kendisinin gayrihukuki bir atamanın sujesi olduğu ve liyakatten yoksun, rektörlük makamı için sıradan bir akademisyen olduğu gerçeğini değiştirmiyor.
Siyasetten bağımsız bulunduğu makama hem fiziksel hem de düşüncesel olarak yakışmadığını düşündüğüm kişi. Siyaset ve makam hırsı uğruna çalıştığı kurumda kimsenin kendisini sevmediğini bilerek çalışmak gururlu birine normalde cok zor gelmeli ama Melih bey gayet rahat görünüyor.
Bundan önceki cumhurbaşkanları atama yaparken oy sayısına göre degil kendi kafalarına göre atama yapıyorlardı.
Bu gün seslerini yükseltenler o günlerde kafalarını kuma gömmüşlerdi.
Olması gereken oluyor, herkes haddini bilecek. Zoruna gidenin borusuna.
bundan 2 ay önce yolda karşılaşsalar ve kendilerine selam verse "bu kim amk" diyecek adamlar tarafından tövbe haşa sahabe gözü ile bakılmakta olan insandır. ulan bu olaylar çıkmasa adamın adını bile duymayacaktınız tüm ömrünüz boyunca. bu olaylar çıktı adamı süper müslüman, mücahit falan ilan ettiniz. bu nasıl bir salaklıktır yemin ederim anlamak mümkün değil..
anlaşıldığı kadarıyla birtakım zevat tarafından kendisinden bir bilim yuvasını doğru düzgün bilim ve öğretim yapacak şekilde idare etmesinden ziyade zaptiye amirliği yapması beklenen kayyum rektör. bu ne arkadaş, bir viyana'yı fethedeceğinin iddia edilmesi eksik kalmış.
halen üniversitedeki hiçbir bölüm ve fakülte kendisine bir görev vermediği/verilmesini onaylamadığı için, boğaziçi üniversitesi'nde rektör ünvanı dışında bir sıfata sahip ol(a)mayan akademisyen.
ilginç soyadının (bulu) nereden geldiğini merak ettim. Sanırım arapçadan dilimize geçen "büluğ" (erişkinliğe erme, erişkinlik) kelimesinin bir değişik yazımı olacak. Öyle tahmin ediyorum. Yanlış da olabilir tabi...