Çanakkale Savaşı'nda Bigalı Mehmet Çavuş motorlar üzerinde ingilizler yaklaşırken askerlerine "Üzerinde durduğunuz toprak Ata yadigarı, anamızın ırzıdır. HA anamızın ırzı ha vatanımızın ırzı, bu gelenler ırz düşmanları" der ve inanılmaz mücadele başlar. Askerlerimiz mermilerle süngülerle ve hatta taşlarla ingilizlere saldırır. Bigalı Mehmet Çavuş'un elde kürek üzerine yürüdüğü ingiliz askerleri kaçar.Mustafa Kemal bu olayı duyunca askerlerini görmek için hastaneye gider ve yaralıları ziyaret eder. Hikayeyi bir kez de Bigalıuş'a Mehmet Çavuş'tan dinler Mehmet Çavuşa madalya verilmesini ister ve der ki "Savaşın daha bir çok Mehmet Çavuş'a ihtiyacı vardır. " Mustafa Kemal'in bu lafı gazetelerde yazıldıkça "Mehmet"i Mehmetçik olarak hazılara kazırır.
(07.119..2012,Hürriyet)
Mehmetçik, yaşadığımız yeryüzünde eşi benzeri bulunamayacak insanlık kudretini elinde tutan şerefli Türk Askeri. Gün, ay, sabah, soğuk dinlemeden bu ocağın ateşini her daim alevlendiren gurur kaynağı.
ülkesinin bekası için canını siper eden askerimizdir.
ama ülkesi, kendisini memleketine yollamak için yol parası dahi vermiyor maalesef.
ismi lazım değil şam şeytanına bilmem kaç yüzmilyar dolara uçaklar almasını biliyorlar ama ..
Daha sonra helikopterle Elazığa getirildiklerini söyleyen Arı, " Memlekete gelmek için cebimde beş kuruş dahi yoktu. Mecburen gelmek için Elazığ da tanıdığım bir hocam vardı.
Ondan borç yol parası aldım ve o parayla memleketime gelebildim.
Hocamda olmasa memlekete gelmek için bilet param dahi yoktu " dedi.
*
Olayın şokunu hala yaşadığını söyleyen Arı, " Memleketim Mut ilçesinde bile yolda giderken pat diye bir ses gelse hemen kendimi yere atıyorum.
Allah kimseye böyle bir olayı başına vermesin " dedi.
aziz mehmetçiklerimize yazılmış toprak çok soğuk anne şiirini görünce çok duygulandım ve sizlerle paylaşmak istedim:
--spoiler-- toprak çok soğuk anne
hani tabiat anaydı?
hani sen gibi kokardı?
nerede senin sıcak kolların?
nerede senin o okşayan gözlerin?
toprak çok soğuk anne..
hayallerimin çizdiği yerdeyim.
senden uzak değilim.
cennet anaların ayağının altında derdin ya !
ben şahadet nidalarıyla,
ayaklarının altındayım anne...
--spoiler--
bu şerefli türk askerine nerede ve nasıl verildiğine dair bir araştırma yaptık ve bakın neyle karşılaştık;
"birinci dünya savaşı son dönemlerinde almanya savaştan çekildiğini açıklayınca ingiltere kendini savaş galibi ilan eder ve osmanlı imparatorluğundan silah bırakmasını ister. osmanlı bir çok cephede savaşacak durumda olmasına rağmen almanya'nın artık silah desteği veremeyeceğini açıklaması üzerine padişah fermanıyla bir çok cephede geri çekilme kararı alır. padişah fermanı olduğu için geri çekilme kararlarına uyulur lakin tek bir yer hariç: medine...
4. ordu, medine muhafız ordusudur ve kumandanı fahrettin paşa (fahrettin türkkan), "hz. peygamber efendimizin türbesini ve bu kutlu şehri, cesedimi çiğnetmeden ingiliz çizmesi altına terketmem" diyerek saraya telgraf çeker ve müdafaaya başlar.
fahrettin paşa'nın telgrafı medineliler arasında deşifre olunca medine halkı fahrettin paşa'ya ve türk askerine büyük bir muhabbet duyar ve müdafaaya destek vererek ve ingilizlere karşı türk askeri ile omuz omuza savaşma kararı alır.
medineliler, büyük bir hengameyle türk askerlerine silah ve yemek yardımına başlar lakin türk askerlerinin isimleri ile çağırmaları konusunda sıkıntı yaşarlar.
bunu farkeden fehrettin paşa, meydanda bir konuşma yaparak "ey hz. peygamberin mihmandarı olan medineliler! bu askerlerin hepsi peygamberimiz hz. muhammedin askerleridir, onları isimleriyle çağırmanız zor oluyorsa hepsine mehmedçik diye seslenin, dönüp size bakarlar" diye hitap eder. medineliler bu ismi gerçekten çok sevip benimser ve türk askerine mehmedçik diye hitap etmeye başlarlar. medine müdaafası uzun süre lakin sonuçta fahrettin paşa şehri terketmek zorunda kalır. türk askeri trenlere binip anadolu'ya yola çıkacakken tüm medineliler tren garına toplanıp araplarda adet olduğu üzere mehmedçiği "bizi ingilize bırakıp nereye gidiyorsun mehmedçik" diye arapça şiirlerle uğrularlar.
türk askerine mehmedçik ismi ilk kez, fahrettin paşa'nın yol göstermesiyle medineliler tarafından konuşmuştur. o sebepledir ki türk askeri dünyanın her yerinde bugün bile islam ordusu olarak bilinir.
türk askerinin çok beğendiğim ismidir.
bir kere mehmet türk ismidir. araplarda bu ismi göremezsiniz. arapça ahmet'in türk versiyonudur.
her halk askerine isim vermez. çok az millet yapar bunu. bu aslında o halkın ordusuna saygısını gösterir. sevgisini..
mehmetçik ismini duyunca, içimi bir sıcaklık kaplıyor. gururla karışık bir şevkat. ben de bir zamanlar mehmet'tim diyorum. böyle simgeler olması gerekir. böyle simgeler tarihimizin çok eski olduğunu kanıtlar.
bedelli askerlik için başvuranlar mehmet bey
15 ay askerlik yapanlar mehmetçik
kısa dönem askerlik yapanlar mehmet
vicdani ret yasasıyla ilgili olanlar ise memoş.
Öncelikle Mehmet ismi Türk Milletinin Muhammed Sav. Saygısından Türettiği bir isimdir. (Tarihde Ne Osmanlı NEde Başka Bir Türk Devletinde Muhammed isimli şahsiyet olmaması TEsadüf Değildir.)
Gelelim asıl konuya Mehmetçik ise Küçük Muhammed Demektir. Her Türk Askerinin Muhammedin Davasını Güden Küçük bir Muhammed olduğu Anlamı Taşımaktadır.
dünyada ilk defa bir ülkenin en popüler ismiyle adı anılan askerdir. çünkü ya bizizdir, ya kardeşimizdir, ya kocamız ya da babamız. o yüzden onu vatan savunması dışında kullanamazsınız, hele de abd'nin bilmemnenin emrine hiç veremezsiniz.
kendi yaptığım ve deviantart 'ta gunun en iyi çalışmaları arasına girmiş olan... hürriyet gazetesinde haberi cıkan ve vatan gazetesinde roportajı yayınlanan işim....
Bu ülke insanını, toprağını koruyan bu vatanın evlatlarıdır. Bunları yazdığım için eksi oy verecek olduğunu bildiğim ve bundan gurur duyduğum, sözlükte ve aslında bu ülkede neden var olduuklarını bilmediğim kişilere kapak olsun diye yapılmış bir hatırlatma,yazılmış entry'dir. Mehmetçiğe uzanan eller kırılsın.
tüm ülke yılbaşında eğlenirken, küpeli, cudi, kato dağları ile bestler dereler arasındaki bögede, kar altında dağda operasyonlarına devam eden bu ülkenin kahraman evlatlarıdır.
hiç bir çıkar ve menfaat etmeden sadece vatanı milletini düşünerek canını ortaya koymuş mukatdes insanlar.
onlar kardeşlerimiz, coçuklarımız, eşlerimiz, babalarımız
(bkz: yarının bekçileri)
