aşka dair yazılarıyla bilinen romantik bir yazardır. 9 kitabı var. *
1)aşk yakalar seni
2)aşk bize yakıştı
3)sen git aşk bana kalsın
4)seni seviyorum çünkü
5)sensiz olmaz çünkü
6)bana bir aşk borçlusun
7)ihbar ediyorum yüreğimi sana
8)aldatan kadınlar anlatıyor
9)nasıl yakaladım aldatılan kadınlar anlatıyor (son kitabı)
aşk doktoru. hayatımda duyduğum en gereksiz meslek adı.
(bkz: doktor korkuyorum)
zaten millete aşk,ayrılık falan de; hemen başına üşüşsünler. sırf adına bakıp kitap alırsanız,makalelerin sadece ilk ve son cümlesini okursanız böyle yazarlar türer işte. o zaman ben içinde din, cinsellik, zenginlik ve gizem olan bir kitap istiyorum.
(bkz: allah allah kontesi kim ...)
saçma sapan konuşan adam. birbirlerini aldatanlara ''ama efendim aşk çok kutsaldır, ikinci bi şansı hakediyodur.'' şeklinde zırvalıyo. benim yaşadığım aşkı sen nerden biliceksin len james bond? ben yorumlayamıyo muyum kendi aşkımı da acısını da?
millete "siz bu işi bilmiyorsunuz ben biliyorum" tarzı bir uslupla vaaz veren; oysa kendi 2. eşi tarafından da terkedilip yanlız bırakılan doktorcuk.
aşk doktoruymuş zaten yarım imam insanı imandan yarım doktor candan eder. bu adamda aşk ve sevgiyle ilgili bir bok bilmemesine rağmen ordan oraya zıplayıp ahkam kesmektedir.
hayır sen millete tavsiyede bulunacağına kendi keline bir ilaç bul demezlermi adama.
posta gazetesinde yazarmış. sözlükten öğrendim.
kitapları varmış. sözlükten öğrendim.
şiir yazarmış. sözlükten öğrendim.
aşk doktoruymuş. sözlükten öğrendim.
sevmeyeni bolmuş. sözlükten öğrendim.
karısını aldatmış, kendi aşk hayatı boktanmış. sözlükten öğrendim.
onu hiç okumamış, sadece görmüş ve dinlemiş birisi olarak hakkında söyleyebileceğim şey;
kendisi nasıl bir adam olursa, nasıl yaşıyor olursa olsun; aldatma, aldatılma, erkeğin/kadının aldatma sebepleri, aldatanın/aldatılanın hisleri konularını çözmüş bir insandır. bu konularda her tespiti doğrudur.
ayrıca inanılmaz bir hitabet yeteneği vardır.
Gidiyor musun diye sorma bana.
Gönderen sensin.
Ne terk etmeyi istedim seni
Ne de daha yaşamadığımız bu aşkı toprağa gömmeyi.
Senin kadar öfkeliyim ben de.
Senin kadar endişeli...
Bir dokunuşunla bin kenti yıkacak güç verirdin bana
Ama inandıramadım seni.
Sen sorgularken beni kafanda
Ben gözlerinin içine bakıyordum kuşkuyla.
Bir tek sözün bağlardı beni sana
Oysa sen hep susmanın koynunda.
Aşkın içine bir kez girdi mi kuşku
Teslim alır bedenleri de.
Sütten çıkmış ak kaşık değildim
Ama yalanı sokmadım iki kişilik dünyamıza.
O dünya ki bazen minicik bir odada
Bazen kentin ortasında şekillendi.
Nasıl da güzeldi...
Zaten varsın diye her şey güzeldi ama
Sen buna inanmadın. Ah bu sorular...
Yaşamak varken sevdayı delice
Niye boğarız sorularla?
Nasıl ikna edebilirdim seni?
Ben aşk dedikçe sen dur dedin.
Ben seninleyim dedikçe
Sen hayır dedin.
Zaten az konuşan sen
Olumsuz ne kadar sözcük varsa
Bulup çıkardın ortaya.
Bense hiç bir şey diyemedim.
Ne kadar zarar vermişim sana meğer.
Nasıl değiştirmişim seni.
Oysa hiç böyle düşünmemiştim.
Kimseye zarar vermek istemem ben.
Kimseyi olduğundan farklı bir hale getirmek istemem.
Ama öyle oldu işte.
Demek ki; gitmelerin zamanı şimdi.
Çocukluğuna sığınır atlatırsın bu acıyı.
Ne sevişmelerimiz kalır aklında ne sevda sözlerimiz.
Rahat değilim diyordun ya rahat ol artık.
Gülüşlerini saklaman için bir neden kalmadı.
Tedirginliğinin sebebi de kalktı ortadan.
Biliyor musun bir tanem!
Gidişim yürekten değil zorunluluktan.
Sanma ki bu toy sevdayı başka kimliklere taşırım.
Sanma ki benden sakladığın gülüşleri
yalancı yüzlerde ararım.
Seni de götürürüm yüreğimde.
Her zaman yokluğunu taşırım.
Bulup bulup kaybettim seni bebeğim.
Ne yazık ki tozduman edemedim kuşkularını.
Ne yazık ki kalamadın bana.
Öpücüğümün kokusu kalacak kapının eşiğinde.
Kokladıkça; bizi bir yanlışa mahkûm ettiğini anlayacaksın
bir zamanlar "aşk vardır" diye zırıl zırıl ağlayıp popülerite kazanan, şimdilerde "aşk var ama ömrü 6 ay" diyen, çok yakında da "aşk maşk yok" diye kıç yırtacak olan über kişi.
zihniyetini öpeyim. ve seni ciddiye alanların aklını.
modern zübükzade. aşkın sırtına binip de kesesini doldurup ekmeğini yiyen.
aşk nankörleri sevmez ama memo. haberin ola. çarpılırsın.
kendi yasadigi ask acisini ya da ask acilarini en buyugu zannediyor sanirim. bu yuzden buyuk bir cogunluk icin ask adami sayiliyor. ask'i guzel tarif ediyor olabilir, cok guzel kelimelerle birlestirebilir ask kokan siirlerini, kitaplarini. bu yuzden lafim kendi hissettigi seyin ne oldugunun bile farkinda olmayanlara.
ulan ondan bundan aldigin akilla yön mu cizilir ask'a. baskasinin dedigiyle mi yon vereceksin duygularina veya duygu zannettiklerine? ask akilla olmuyor da baskasinin akliyla mi olacak?
edt: billahi kendisine bakış açım çok değişti 10 ayda o sebeple yazdığım bu entry yüzünden kendime bu sahur vakti çok kızıyorum kusura bakma mehmet abi valla severek ailecek takip ediyoruz :D.