karşısına kimi koysan ağır basarmış bak sen. ulan karşısına kimi çıkarıyorlar da ağır basacak? koy önüne ümit özdağ'ı ağzını açabilecek mi bakalım bu herif? hukukçu bile değil bak örnek verdiğim kişi.
adamlara bak lan beyin mastürbasyonu yapıyor hepsi, şu kadarcık beyinleriyle insanlarla dalga geçiyorlar.
https://pbs.twimg.com/media/C9M67XWXcAAUCWM.jpg
bilmem kime beylik vermişler de önce babasını asmış.
kendisini çözüm süreci yalanındaki akil rolünden tanıyoruz. o dönemki güzellemelerini değişik varyasyonlar ile millete yutturma konusunda gelişim göstermiş.
ortak payda ise yalan söylerken buna kendisinin de inanarak dile getirmesi.
yine o dönem çözüm süreci ile alakalı beyanatlarını pazarlayan troller mevcuttu. şimdi de efendim benden değil ondan dinle diyen bir bilinçli trol güruhu var.
hukuk metinleri üzerinden teknik manada kelime oyunları ile tüm sistemlerin iyi yönleri pazarlanabilir. iran islam cumhuriyetinin, kongo demokratik cumhuriyetinin cumhuriyet olmasının teknik manada mümkün görünür iken cumhuriyet olmadığını anlamak için ahmaklık üzre bir eğitim gerekir. veyahut mehmet uçuma görev verilse; sizlere o ülkeleri en üst perde savunabilir.
spikerleri ikna ettiği için ikna edilebilirlik yüzdesinde büyük oran yakalayabiliyor olması ise ayrıca değerlendirilebilir.
e tabi karşısına hukuk müdavimi akademik anayasa uzmanları çıkarılmayacağı için en üst perdeden pazarlamalarına devam edebilir.
en iyilerini seçecek olan en seçilmiş süper yetkili. birde vekil olma şartı yokmuş. ahmet davutoğlu vekil olmadığı halde bakan olmuş idi ama o akp tarihinden silindiği için onu saymayalım.
defalarca güzellemeler getirmiş ve öneri metni orada dururken sonradan yasalar çıkarılacak yasalar ile süper ötesi hale getirileceğini söylemiş.
--spoiler--
türkiye askeri ve silahlı yöntemler ile mücadele yöntemini kapatmıştır. Silahlı yöntemler tarih olmuştur.
--spoiler--
bu üsttekini de çözüm süreci denen şeyde akil adam iken söylemişti.
o zaman yalan söylemiş ancak yalanını söylerken argümanları farklı idi sadece. bugün daha büyük bir yalan söylüyor ve iyi bir demagog olması ile vitrinde kendisini görüyoruz.
o zaman görüştükleri kişilerin %95 ile çözüm sürecine destek verdiğini söylemiş idi. bu beyan ne kadar doğru ise kendisinin bugün ülkenin ne denli bir piyangoya konduğuna dair söylemleri o kadar doğrudur.
yeni anayasa'da atatürk'ün tüm izlerinin silineceğini söyleyen cumhurbaşkanı danışmanı.
bu erdoğan'ın danışmanları da milleti neye zorlayacaklarını şaşırdılar. biri atatürk'ü unutturmaya çalışır, biri gider pkklıları cezaevinde ziyaret eder. tam türklere layık insanlar.
kendisine sorular yönelttiğim bir kişi. cumhurbaşkanı danışmanı.
CNN Türk televizyon kanalında yapmış olduğunuz yeni anayasa açıklamalarını izledim. Cumhurbaşkanlığı Yardımcılığı konusunda gönüllere su serpen açıklamalar yaptınız ki beni de düşündüren hususlardan biriydi. Ancak şu iki meseleye nasıl açıklama getireceğinizi merak ediyorum.
1. Yeni Anayasa MADDE 10'da yer alan ve Anayasa 2709 Sayılı Kanun'un 106. maddesini düzenleyen ifadede "...Cumhurbaşkanı, seçildikten sonra bir veya daha fazla Cumhurbaşkanı yardımcısı atayabilir..." kısmını dikkate aldığımızda burada bir üst sınır belirtilmemiş. Gene aynı maddede belirtilen duruma göre Cumhurbaşkanı'nın başına bir hal gelmesi veya yurt dışına çıkması durumunda bu Cumhurbaşkanı yardımcıları arasında ki meseleyi iş işten geçmeden kim düzenleyecek, nasıl?
2. Gene aynı maddede belirtilen "...Cumhurbaşkanı yardımcısı Cumhurbaşkanına vekalet eder ve Cumhurbaşkanına ait yetkileri kullanır..." hükmünde bir kısıtlayıcılık yok. Cumhurbaşkanı yardımcısı buna dayanarak Yeni Anayasa MADDE 8'de yer alan ve Anayasa 2709 Sayılı Kanun'un 104. maddesini düzenleyen ifadede Cumhurbaşkanı ile ilgili "...Türk Silahlı Kuvvetlerinin kullanılmasına karar verir..." kısmına bakarak fazla sayıda Cumhurbaşkanı yardımcısının TSK'yı keyfi kullanmasını nasıl engelleyeceğiz? Kendine tahsis edilmiş Cumhurbaşkanı yetkilerine dayanarak bir veya birden fazla Cumhurbaşkanı yardımcısı atamasının önüne nasıl geçeceğiz?
Tüm bunların üstüne Yeni Anayasa MADDE 8'de yer alan Cumhurbaşkanı'na verilen yetkide "...Sürekli hastalık, sakatlık ve kocama sebebiyle kişilerin cezalarını hafifletir veya kaldırır..." ifadeleri yer alıyor. Buna dayanarak en uç örneği vereyim, Cumhurbaşkanı'nın veya Cumhurbaşkanı'nın olmaması durumunda yardımcısının Abdullah Öcalan'ı dışarı salmasını nasıl engelleyeceğiz? Peki ya üstüne bir de bu kişiyi Cumhurbaşkanı yardımcısı yaparsa buna nasıl çözüm bulacağız?
ilginize teşekkür ederim. Benim nazarım, çıkın bir televizyon kanalına ve bu soruları cevaplayın. Cevaplayabilirseniz evet oy oranının artacağından şüpheniz olmasın, ben bile bu tereddütleri üzerimden atabilirsem evet diyebilirim. Şuan beğendiğim düzenlemeler olsa da, tereddütlerimden dolayı hayır tarafındayım.