kürtlere bu ülkede ayrımcılık yapılmadığının en büyük örneğidir, sayın bakan okumuş, meslek sahibi olmuş, seçimlerde aday olmuş, seçilmiş, milletvekili ve bakan olmuş, hiç kimsede sen kürtsün bakan olamazsın dememiş; demekki insan çalışında kürtte olsa, türkte olsa, çerkezde olsa bu ülkede önemli yerlere gelebiliyor, ayrıca sayın bakan at yarışlarına çok meraklı sürekli hipodromlarda görüyorum ve kendisine bol şanslar diliyorum.
edremit körfezi'nde alışveriş yaparken "başbakan" zannedilince şaşırdı.
akdeniz'in en büyük balık yuvası projesini başlatmak için geldiği edremit körfezi'nde gemiye doğru yürürken, evinde yaptığı tahta kaşık ve çorapları satan bir kadın ile sohbet etti. kaldırımda oturan yaşlı kadının sattığı kaşık ve çorapları inceleyen eker, 2 kaşık ve bir çift el yapımı çorabı satın aldı.
kadına 50 tl veren eker, daha sonra cüzdanını çıkartıp 50 lira daha verdi. sohbet ettiği bakan mehdi eker'i başbakan zanneden kadın, satın aldığı mallara yaklaşık 8 kat fazla para ödeyen eker'e, "sağol başbakanım. allah seni başımızdan eksik etmesin. allah razı olsun" dedi. eker ise, "ben başbakan değilim, başbakanın yardımcısıyım teyzeciğim" dedi. yaşlı kadın ise, "olsun, sen benim için başbakansın" diye karşılık verdi.
1956 Yılında Diyarbakır'da doğdu. ilk, orta, lise tahsilini Diyarbakır'da tamamladıktan sonra lisans eğitimini Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesinde, yüksek lisansını ingiltere'de University of Aberdeen'de, doktorasını Ankara Üniversitesinde tamamladı.
Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'nın değişik birimlerinde üst düzey görevlerde bulundu. AK Parti kuruluş çalışmalarına katıldı ve Genel Merkez Halkla ilişkiler Başkan Yardımcısı olarak görev yaptı. 22. Dönem Diyarbakır Milletvekili olarak AK Parti MKYK Üyeliği, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi ve Batı Avrupa Birliği Parlamenter Asamblesi Türk Grubu üyeliği ile birlikte TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu üyeliğinde bulundu. 2005 Yılında Tarım ve Köyişleri Bakanlığı görevine atandı. 23. Dönemde de Diyarbakır Milletvekili olarak seçildi ve 60. Hükümette Tarım ve Köyişleri Bakanı olarak görev yaptı. 61. Hükümette de Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı görevine atandı. ingilizce bilen Eker, evli ve üç çocuk babasıdır.
uyguladığı saçma sapan politikalar ve sorumluluktan kaçması nedeniyle ülkemizde hayvancılığın bitme noktasına gelmesini sağlamıştır. baş vurduğu et ithalatı çözümüde elinde patlamış, et fiyatları artışını sürdürmüş kendisi ise tam bir akp' li pişkinliği sergileyerek "halkımız zenginleşti et fiyatları onçün artıyor" diyebilmiştir.
Anayasal anlamda bir kamu kuruluşu olan Ziraat Mühendisleri Odası'nın yaptığı etkinlik ve toplantılarda kendisine yapılan sayısız davete rağmen ,bu etkinliklere iştirak etmeyen güzide bakanımız.
Diyarbakır doğumlu, veteriner Hekim ve Tarım Ekonomisi Uzmanı.
Veteriner Hekim ve Tarım Ekonomisi Uzmanı Yüksek lisansını ingiltere'de University of Aberdeen'de tarım ekonomisi alanında; doktorasını Ankara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü'nde tamamlamış,
59 ve 60. Hükümet'te yeniden Tarım ve Köyişleri Bakanı olan bakanımızdır.
2002 yılına göre 2008 yılında çiftçi gelirlerinin kişi başına 2,5 kat arttığını iddia edebilen bir ademoğlu.
yalancıyı, dilenci öpsün mü mehdi?
çiftçi bitmiş, türkiye buğday ithal eden, pamuk ithal eden, suni tatlandırıcı ithal eden, pirinç ithal eden ülke olmuş, mısır ithal eden ülke olmuş, mercimek ithal eden ülke olmuş bu yavrucak da çıkmış diyor ki; "çiftçinin geliri 2,5 kat arttı" gideri ne alemde mehdi? gübre fiyatlarını işin içine sokuyor musun? 2002'de 1 çuval üre ne kadardı, şimdi ne kadar? tarım ilaçlarının fiyatları 2002'de neredeydi, şimdi nerede? mazot 2002'de ne kadardı, şimdi ne kadar?
tabi bu yavrucağın hesabı şu, millet ekemedikçe tarımı bırakıyor, toprakları boş bırakıyor, işsiz oluyor haliyle çiftçi sınıfından çıkıyor, azalan çiftçi sayısının geliri de kişi başına artmış oluyor.
mehdi, bak bırak senede tek ürün alınabilen yerleri, senede 3 ürün bile alabildiğin, tarımda en verimli toprakların ve iklimin olduğu antalya'ya gel, köylerine git, kahvehanelere gir ama öyle korumasız ha, yok öyle 30 otobüs peşinde adam, sor bakalım çiftçinin halini?
çiftçi "bittik biz" diyor bu da elinde bir dosya kağıdı "rakamlar elimde, yok öyle bitmek falan, büyüdük" diyebiliyor.
hayır çiftçi ile haşır neşir olmasam bir nebze olsun "ulan çiftçi de abartıyor" diyeceğim ama yok arkadaş...
çiftçi sürünürken tarımın ülkemizde geliştiğini iddia edebilen şahıs.
domates; üreticinin bulunduğu yerdeki sebze-meyve halinde 3 yeni kuruş yani 30.000 eski lira, salatalık; 1 yeni kuruş yani 10.000 eski lira. peki markette, pazarda ne kadar? aha bugün aldım domates 40 kuruş ila 90 kuruş arasında değişiyor fiyatlar.
rusya ilaç kalıntısını sebep göstererek ithalatını durdurdu, tarım bakanlığından tık yok, ihracattan sorumlu devlet bakanı -zira kendisi dış caret rakamları verirken sadece ihracattan dem vurur, ithalata hiç bulaşmaz, sanıyoruz ihracattan sorumlu bakan kendisi- kürşad tüzmen'den tık yok...
yıllardan beri rusya ara ara ilaç kalıntısı sebebiyle ithalatını durdurur... yıllardan beri tarım bakanlığı zirai ilaç denetimini sağlayamaz mı? bu kadar mı aciz olur devlet?
bu sene antalya'da 55 gün don yaşandı, tonlarca kömür ve odun yakıldı, çiftçi günde 4 saat uyku ile süründü bedeli? 3 yeni kuruş, 1 yeni kuruş... parayı aradakiler kazanıyor, tarım bakanı uyuyor... pirinç spekülatörlere teslim ediliyor, pamuk bitmş, buğday bitmiş, pancar bitmiş "efendim başarılıyız biz"
yok gap'ı bitireceklermiş de tarım alanı genişleyecekmiş de zart da zurtda, ulan önce elinizdeki tarım arazisini hele kaybetmeyin de, yenileri elbet de yaratılır...
an itibariyle atvde canlı yayında teke tektedir kendisi. 70 milyona canlı canlı yalan söylemektedir. mimikleri, ses tonu ve hareketleri bunu belli etmektedir. fatih altaylı mmütemadiyen laf sokmaktadır ve bakanda kıvırtmaktadır.