geçen yıl sakarya üniversitesi güzel sanatlar resim bölümünün, beylerbeyin sarayında yapılan resim sergisinde ilk defa gördüğüm ve genç, dinamik, yakışıklı, mütevazi tavrı ile hayranlık uyandıran rektör.
Gecesini gündüzüne katarak sakarya üniversitesini Türkiyede markalaştırma çabasındadır-saygı duyuyoruz- lakin kısa sınavlar, ödevler ,1.80 barajı ve en kötüsü de yaz okulu uygulamasıyla anamızı ağlatmıştır. Bana göre kişiliği ve yapmak istedikleri ile çelişmektedir, çünkü adaletin yoksun olduğu bir kurumda başarı aramak anlamsızdır. ve başarı yalnız yeni ve modern binalar dikmek ya da her yıl üniversite kontanjanın arttırılması demek değildir.
bunun yanında iyi niyetliliği ve mütevazi kişiliği ile çoğu saü'lünün kalbinde iyi bir insan izlenimi yaratmayı başarmıştır.
geleceğin türkiye'sinde anlaşılması güç gelecek bir yasak olarak türban konusunu, özgürlük çerçevesi içinde değenlendiren ve üniversitesinde yasakları artık uygulamayan rektör.
"Üniversitemizde en gelişmiş ülkelerde bile olmayan eğitim ve öğretim imkanı var. Çok başarılı projeler çıkardık." şeklinde ki açıklamasıyla, sınıflardaki projeksiyon aletlerini kasteddiğini tahmin ettiğimiz rektörümüz.
Sakarya Üniversitesini 8 yıllık görevi süresince muazzam konuma getiren yakın zamanda eski rektörümüz diyeceğimiz mümtaz şahsiyet. (bkz: sakaryanın yılmaz büyükerşeni)
rektör olarak, bir öğerncinin hayata bakış açısına doğrudan etki edebilen kişidir kendisi. pozitif kişiliği, en olumsuz durumlarda bile olaylara olumlu yaklaşmaya çalışan, her daim güler yüzlü değişik ve bir o kadar mütevazi bir insandır kendileri.