günü kurtarma adına geçmişi satabilen büyük ticaret adamı..
tabi bir de liberalizmle özgürlük kavramını aynı kefeye koyma gafletinde de bulunabilmesi ekstra bonus..
az önce şununla övündü: 50 yıllık meslek hayatımda aleyhime açılan dava 5'tir.
bunu övünülecek bir şey sanıyor. 50 yıllık meslek yaşamında gördüğü her hükûmete yavşayınca kişiye dava açılmıyor tabiî. başbakan geçerken metalci selamı çakan üniversitelili gençlere bile dava açılan bir ülkede 50 yılda aleyhinde 5 dava açılmamış. ve bununla övünüyor.
sabah ın internet sitesinde yaptıgı değerlendirmede doğruluğu beyaz saray tarafından kabul edilen belgelerin içerisinde yer alan ve hükümetin pis işlerinin defalarca adı geçtiği iddialara cevap verme gereği görmemiş, olan biteni 3 başlık altında toplayıp zaten bilinen şeyler diyerek geçiştirmiş kişi, yazar/gazeteci diyemiyorum yüreğim elvermiyor.
başbakanın yurt dışındaki 8 banka hesabı iddiasına ben bunlarla ilgilenmiyorum diye yaklaşmıştır. iddiaları nasıl çürüteceğini yalanlayacağını bilememekte ve türlü türlü saçmalamaktadır.
memleketin artık bölünme içerisine girdiğini; ama bunun yugoslavyadaki gibi iç savaşla mı, yoksa çekoslavakya gibi anlaşarak mı yapılacağının belirlenmesini isteyen adam.
diyor ki; konuşup, anlaşıp artık ayrılmalıymışız.
fill in the blanks;
memleketi bu hale kim getirdiyse, kim onları desteklediyse; kim bunlara cesaret verdiyse .....
bugünkü köşe yazısıyla yine midemi bulandırmayı başaran yazar. hadi zırvalamasından geçtim, o nasıl bir yalama anlayışı kardeşim.
--spoiler--
" ak parti ( o ak der zaten ) tükiye nin yakın tarihinde, görülmemiş ölçüde sivilleşme ve demoktratikleşme atılımı yaptı"
--spoiler--
ben bu lafa götümle gülerim!
o kadar demokratikler ki, ülkemizin geleceği olan öğrencilerimizi, her fırsatta hastanelik ediyorlar.
3-4 senedir okumuyordum. maillerimden bıkıp seçme eylemi dışında başka bir potansiyeli olmayanlar neler yapıldığına karışmasın diye bir yazı yazmıştı. brn de bu uzaktan kumandalı arkadaşı bir daha ne yazar olarak gördüm ne de bilgili bir insan. değil zaten de neyse...
bugün yazısında şöyle bir şey kullanmış:
--spoiler--
mısır halkının tahrir meydanı'na çıkarak yönetimi değiştirmesini alkışlayanlar, türk halkının seçim sandığına giderek vesayetçi rejimi değiştirmesinden ürküntü duyuyorlar.
evet... türkiye'de rejim değişiyor.
nasıl artık anti-komünizm bir anlam ifade etmiyorsa, darbeciliğin, militarizmin, bonapartizm'in de anlam ifade etmeyeceği günlerin arifesindeyiz.
aynı şekilde milliyetçiliğin ırkçılığa dönüşmesinin kabul edilemeyeceği bir dönem de önümüzde...
türkiye'nin kaderinde özgürlükçü demokrasi, sivil yönetim, hukukun üstün olduğu ve temel haklarla özgürlüklerin üst değerler olarak benimsendiği bir sivil siyasal rejim var.
bu kaçınılmaz bir kader.
--spoiler--
sevgili mehmet kardeş. bak yaşına falan hürmet etmiyorum. sen nerde yaşıyorsun arkadaşım. ülke korku imparatorluğu haline dönüşürken, millet kan ağlarken; adam gibi köşe yazarlarının hepsi çığlık atarken sen ne güzel senaryolar çiziyorsun. doğru tabi arkanı yasladığın bir hükümet var değil mi. senin oradan hayat toz pembe görünüyor sana. hadi eyvallah.
yorum farkı'nda nedim şener'in gözaltına alınmasına isyan ederek beni şaşırtan, herşey bir yana şu ortamda vicdanını dinleyebilen bir adam izlenimi veren gazeteci yazar.
akif beki den sonra gazeteci tutuklamalarına isyan ederek şaşırtıcı etki bırakan ikinci yazardır efenim kendisi. yılanın alanlarına girmesi dokundu sanırım. umut verici!
her devrin adamı, omurgasızlardan olup işini bilen köşe yazarıdır. özal zamanında özalcı, darbe zamanı militarist son dönemlerde ise özgürlükçü, liberal darbe karşıtı kişimsi.
sadece akp değil, bu ülkenin başına gelen bütün başbakanlarının, sadece türkiye değil, tüm dünya ülkelerinin başbakanlarının sorumluluk ve görevlerini sokaktaki çocuğun bile bilmesine rağmen tartışma programında başbakana "göreviniz o kadar zor ki, sorumluluklarınız vs, böylesine zorlu bir işin üstesinden nasıl gelebiliyorsunuz" diye soracak kadar kendini acemi gazeteci durumuna sokan yanlı kişi.
az önce, bu aralar hasta olan süleyman demirel için "... tabii allah uzun ömür versin..." diyerek dumur etmiş ama özünde iyi bir entelektüeldir. neyse umarım bu duası kabul olmaz.*
