şu sıralar posta gazetesinde yazan insan.sabah gazetesi'ne el konulmasından sonraki gün yorum farkı programında durumu açıklamış ve aynı havanın devam ediceğini söylemişti ama çok geçmeden gördükü yukardakiler gazeteyi yönetiyor ve istifa edip yeni gazete buldu kendine.
ayrıca liberalizm hakkındaki görüşleri,tezleri saygı duyulması gerekir.bu konuda türkiyede sanırım bir numara,sosyalist olan emre kongar'a karşı gerçekten iyi bir rakip diyebiliriz.
1960 lı yıllarda görev yapmış olan dsi genel müdürlerinin bile ismini hatırlayacak kadar kuvvetli bir belleğe sahip olan gazeteci. emin çölaşan a göre ise o bir; liboş
posta gazetesinde yazmaya başlamış. g.tümle güldüm ama bu özel yapılmış bir tercih bence. zira seçime sayılı günler kalmış ve ne büyük talihsizlik ki en çok satan gazete posta.
turgut özal ı da savunurdu bu adam, ama tayyip i bir başka kolluyor. bu her demecinde açıkca görülebilir, sezilebilir bir tavır. belkide bizim bilmediğimiz türde bir ilişki içersindedirler. ne bileyim öyle yanak okşama falan... *
hangi siyasi gorus veya akim "in" ise o tarafa gecip eski savunduklarini "tukaka" ve "out" ilan eden gazeteci-yazar. sosyalizm tekrar populer olsa sosyalistin onde gideni olmasi kuvvetle muhtemeldir.
kendi etrafında ve politika etrafında olmak üzere iki tip dönüşü vardır; ayrıca o kadar bilgisine rağmen nasıl sürekli emre kongar dan ayar yiyor aklım ermiyor...
akp iktidar olunca bi sevinen, yüzü gülen adam. kendi çapında emre kongar'a ben seçimin sonçlarını sayın kongar'dan iyi görmüşüm diye geveleyen kendi çapında kongar'a ayar verdiğini sanan şahıs.
türkiyede ender rastlanan A grubu yazarlardandır.dünya vatandaşıdır,olaylara objektif ve geniş açıdan bakar.ama bu objektivitesi iktidarı acımasızca eleştirerek zevk alan sadistler tarafından kabul görmediği için kendisine sık sık "yalaka,liboş" gibi tabirler kullanılmaktadır.ki bu tabirleri emin çölaşanın çıkardığını düşünürsek yorumlarımız pek te haksız sayılmaz,değil mi?
"tayyip erdoğan oylarını arttırmıştır seçimi kazanmıştır, hala daha eleştirmek yanlıştır" gibi bir cümle kurdu dün. emre kongar da dedi ki, "seçildiyse yüzde 98 oy almadı, ben ona oy vermeyen yüzde 53lük kesim adına konuşuyorum, eleştiri yapıyorum." bu lafı anlamayacak adam değildir mehmet barlas ki, "doğru, siz mhp adına konuşuyorsunuz" deyip, hemen arkadan "evet evet dtp adına konuşuyorsunuz" diye devam etsin. "bırakın bunları, devam edelim" gibi üstü kapalı uyarıları anlamasın... mümkün değildir.
tanım cümlesi: mehmet barlas, emre kongarı anlamayan izleyicilerin dilini bilir. ayıplanmak, azarlanmak, gözden düşmek uğruna, birilerinin takdirini kazanmayı tercih eder.
bugünkü yazısında; adnan menderes i savunmya yetişemdiği, süleyman demirel'i de yeterince savunamadığı için pişman olduğunu belirtmiş ve tekrar bu pişmanlığı yaşamamak için abdullah gül ü sonuna kadar destekleyeceğini söylemiştir.
--spoiler--
''çankaya başkomiseri mehmet kardeşimiz öteden beri konvertibl nitelikta bir arkadaşımızdır. devirden devire düşünce, insanç ve kamp değiştirir. 27 mayıs tan sonra sosyalizme inanır, sos memo olur. 12 mart öncesinde devrimcilik yapar, dev memo olur. 12 eylül de tam bir kenanist olarak cunta karşısında esas duruşa geçip hoş memo olur. 80 sonrasını kapitalizmi ile kap memo, özal döneminde arabesk liberalizmin alafranga avukatlğını yaparak liboş memo olur.''
--spoiler--
