Hülya Avşar'ın programında gerek eşi ile ilgili söylemleri gerekse kadınlara bakış açısını o kadar güzel bir şekilde söyledi ki; zaten zannımca kendisini asil bulduğum fikrimi pekiştirmiş oldu. işte karakteri oturmuş ve kendi ruhsal-irade gelişimini tamamlamış kişi tam olarak bu şekilde oluyor. inşallah karşıma bu şekilde karakteri oturmuş ve ruhsal-irade gelişimini tamamlamış biri çıkar. Allah ailesi ile bir ömür mutlu olmayı nasip etsin inşallah.
Şu iki cümlesine hayran kaldım:
"kadın evinde, üretimden çekilip bütün ikbal istikbalini bir adamın vicdanına, aşkına, samimiyetine, günün sonunda bir gün aklının karışmasına, yanılgılarına bırakmamalı"
"ben arzum'a sesimi yükseltemem ki. çünkü o babasının emaneti, onun göz bebeğiydi. eğer ona sesimi yükseltirsem babasına ihanet etmiş olurum."
birkaç gün önceki efsane; hiçbir kadın geleceğini bir adamın vicdanına, aşkına, günün sonunda bir gün aklının karışmasına bırakmamalı, açıklaması ile, bir kaç yıl önce, uğur ışılak'ın kadının fıtratında köle olmak vardır diye ve ek olarak gereksiz gıcık mimikleriyle açıklaması arasında ki kalite farkını ortaya koyan adamdır kendileri. hoş, böyle bir kıyaslamaya bile gerek yok ya, aklıma geldi diye söylüyorum. şimdi yılların mehmet aslantuğunu bile meriçlikle suçlarlar, eminim. suçlasınlar. doğru söyleyeni dokuz köyden kovuyorlar olduğunu da biliyoruz. biz erkekler için, karakter anlamında örnek şahsiyetlerden birisidir. herkes anlamak istediği gibi yorumlamaz ise, örnek olduğu anlaşılır zaten.
Ahmet kayaya catal bicak firlatildigi magazin sanatcilari dernegi gecesinde ahmet kayayi catal ve bicaklardan korumus , adeta kalkan gibi bicaklarin önüne gecen yigit insan. *
Hülya avşar ile konuşmasında ki iki cümle çok önemli bence...
"O medeniyet seviyesi varya ata'nin işaret ettiği.."
"kadın evinde, üretimden çekilip bütün ikbal istikbalini bir adamın vicdanına, aşkına, samimiyetine, günün sonunda bir gün aklının karışmasına, yanılgılarına bırakmamalı."
insanlarımız özellikle kadinlarimiz bu cümleleri tekrar tekrar okumalı..
