Babamı bizden alan hastalık. En hızlı ve kesin götüren kanser türü. Babam teşhisten sonra 1 sene yaşadı ve bütün doktorları " ooo iyi yaşamış" demişlerdi. Ameliyat olabilirse erken donemdedir. Sent takilmasi ayri bir olay. Tümörün tikadigi ve safra akışının engellendiği kanalı genişletmek icin yapılır. Sarılık azalınca ameliyat yapilir. Ameliyat cok zordur. 9 saat sürmüştü bizim.MIde,bagirsaklar cikarilir, tümöre ulaştıktan sonra geri konur. Eğer tümör büyükse karın açılır kapatilir sadece.
Bütün bunlardan sonra şansliysa 1 sene,değilse 5-6 ay yaşar.
Okumamla beraber şaşkınlığın doruklarına çıktığım, hala şaşkınlığımı atamadığım gerçektir. Karakterinini sevsemde- sevmesemde her ne olursa olsun insandır. Allah şifalar versin. haber sunarken sürekli ıııı' lamasını bile özleyeceğim.
en fazla dört ay yaşar pankreas kanseri teşhisi konan kişiler. çok tasvip etmesem de düşüncelerini üzülürüm nihayetinde. her insan bir kayıptır çünkü. anlaşılan ondan geriye tek kalacak olan şey kütüphanemde duran "30 sıcak gün" adlı kitabı olacak.
pankreas kanseri götüren bir kanser olduğu için tahminen ölür diye düsündüğüm bir gerçektir. patrick swayze, luciano pavarotti gibi adamlar bu kanserden gitmişlerdir. eğer haber doğruysa, birand yüzde 85 ihtimalle yolcu demektir.
"safra kesesinde bir daralma olması nedeniyle küçük bir cerrahi operasyon geçirdim. Kanalları genişletmek için stent takıldı. Terapi devam ediyor"
mehmet ali birand
kendisinin ciddi bi durumu yokmuş, dedikodular doğru değil öyle açıklama yaptı kendisi,
kendini pek sevmem ama allah acil şifalar versin...
hayretle entrylerini okuduğum olay. bir insan evladı, kanser olan bir kişiye oh olmuş diyebiliyor. inanamıyorum. bir gün kendi başına gelirse (ki allah korusun) o zaman ne düşünürsün. bu adamı sev veya sevme ama hiç olmazsa böyle bir olayda oh olsun deme. unutma sap döner keser döner devran elbet döner.
ne kadar sevilecek bir yanı olmasa da bir insanın sağlığı ve hayatı bahse konu olduğunda burada oh gebersin, yok kurtuluyoruz vs gibi konuşabilen gerizekalı ergenler ya da ergen beyinliler olduğunu görmek, onlarla aynı oksijeni paylaştığım için beni derin hüzne boğmuştur.
iyilik iste komşuna, iyilik gelsin başına atasözüne binaen 'allah şifa versin' denilesi olay. tecavüz gibi, adam öldürme gibi, işkence gibi olaylara karışmayan birine sırf düşüncesinden dolayı 'oh olsun' gibi cümleleri yakıştıramıyorum.
millet burda bayağı sövmüş adama. eğer bu adama sövüp uğur dündarı alkışlıyorsanız yazıklar olsun size. çünkü uğur dündar bu adamdan on kat daha fazla yalaka iki yüzlü ve sahtekardır. biranddan tek farkı rolünü çok iyi oynuyor olması.
ne olursa olsun ister abd ci olsun isterse vatana en iyi hizmet eden olsun. sonuc olarak bir insan soz konusu. allah sifa versin demekten baska bir borcumuz yok.
çocukluğumdan beri izlediğim ve sevdiğim adamdır.
hatırlıyorum 32.Gün programı trt 1' de ayda bir yayınlanan programdı.( program adı bu yüzden 32.Gün *)
doksanların başı, ben ilk okul son sınıftaydım. aids hastalığı o zaman yeni yeni yaygınlaşıyor ve el tutmayla, öpüşmeyle bile geçtiği söyleniyordu.
32.gün hastalığın başladığı gorilden tutunda yerli yada yurt dışından doktorlar bilim adamları yapılan haberler vs. öyle kapsamlı bir program hazırlamışlardı ki...
film izler gibi televizyonun önüne yaklaşıp çömerek yere otururdum heyecanla.
