stephen king'in oldukça güzel kurgulanmış romanıdır.
--spoiler--
ancak sonunu mutlu bitirmesi veya ucu açık bırakmaması-hayvan mezarlığı gibi- biraz bozmuştur kendi fikrimce. halloran'ın battaniye almak için girdiği kilerde kafasının karışması sahnesinde bırakılsaydı keşke.
--spoiler--
paralı türk medyumların tamamı, büyü yapmayı reddediyor. yalnızca yapılmış büyüleri bozacaklarını iddia ediyorlar. peki, herkes bozmak için medyumluk yapıyorsa, bu büyüleri kim yapıyor veya yaptırıyor? bunun da amacı, eğer büyü işe yaramazsa müşteriye "ben büyüyü bozdum, gerisi allahtan gelen birşey" şeklinde açıklama yapabilmek için olsa gerek.
her zaman alay ettigim,asla inanmadıgım ve yorumlarını zırvalık olarak nitelendirdigim kisilerken,beni hayretler içinde bırakan sozleriyle hayatımda ilk kez mantıgımın almadıgı birseye tuhaf bir bicimde inanmama neden olmus kisidir.
not:isim,adres,telefon vs istemeyn vermem.*
internette de sıkça karşımıza çıkan bir sektör. ya da onun gibi bir şey. geçen şöyle bir siteye denk gelmiştim. http://www.medyumatusa.com/ insan inceliyor haliyle.
üçkağıt açmanın gönüllü kurbanlar yardımı ile biraz daha resmiyete dökülmüş halini icra eden kimse. bu kimseler medyumluk adı altında türlü sahtekarlık ile uğraşır. örnekleri çoktur.
işin ilginç yanı amerika ve sovyetler birliği vaktiyle nükleer denizaltı'ların haberleşmesinde, karşı tarafın telsiz haberleşme sistemine sızabileceği düşünüldüğünden sebep, gemilerinde pisişik güçleri olan medyumlar kullanmışlardır. yani her gemide telepatik şekilde başka gemide bulunan medyum ile haberleşen mürettebat bulundurulmuştur. tuhaf değil mi? ayrıca bu çok gizli bilgiyi paylaştığımı buradan öğrenirlerse ağızımın ortasına gress yağı sürerler, aman diyim!
mesleğin argo ismi üfürükçüdür kibar ismi medyumdur sözde cinleri kullanarak insanlara 200 den 300 kadar para karşılıgı bakım yaptıklarını sanarlar nazar duası nas felak surelerini yazdırmak 500 600 ytl başlar neden bu kadar pahalı diye sorucak olursanız mürekkep özelmiş safran mürekkebindne yazdıkları için o kadar pahalıymış mş mış mış.
yaz aylarında susanoğlu beldesinde dolaşırken dikkatimi çekip gidip bir kahve falı baktırayım dedim. medyum kadın öyle bir tezgah kurmuş ki hasırla kaplamış her yeri kuru kafalar falan asmış. içtim kahvemi bekledim. sıra bana geldi. kahvemi aldım gittim yanına tarot kartları açtı. bana tarihler vererek geçmişimle ilgili olayları anlattı. tarihler de birebir tuttu. evleneceğim kişiye kadar anlattı. hayretler içinde kaldım. doğrusu bu kadarını da beklemiyordum. kadın bir de kendine kartvizit çıkartmış. bir günde kaldırdığı paranın haddi hesabı yok. gerçek ticaret bu olsa gerek.
stephen King'in kitabın başında başka bir romanına (bkz: oyun) gönderme yaptığı romanıdır.
Baş kahramanı jack Torrence, stephen king'in kendi yansımasıdır.
bir ara bir müşterisine bu konuda yazı hazırlamak için medyum sitelerinde dolanmış biri olarak söylüyorum; sitesine girdiğiniz herhangi bir medyum kainatın en medyum medyumudur, işini birtakım dini prensiplere falan ters düşmeden yapar, insanlara boş umutlar vermez, onları kandırmaz. diğer büyün medyumlar şerefsizin önde gidenidir, onlar insanların duygularıyla oynar, dinen uygun olmayan uygulamalar yaparlar, alayı alçak insanlardır. (bunları sitemizde daha nazik bir dille söylüyoruz tabii, ben çevirisini yazdım.)
kendisi dışında bu işi yapan herkesin şerefsiz olduğunu düşünen insandır ama bunu daha nazikçe ifade eder. epeyce önce bir site için bu konuda bir şeyler yazmıştım da oradan biliyorum. bilgi edinmek için hangi medyum sitesine girsem o sitenin medyumu 10 numara 5 yıldız bir insandı, bu işi dürüst bir şekilde ve insanları sömürmeden yapıyordu. fakat aynı işi yapan diğer arkadaşlar onun kadar mükemmel insanlar değillerdi maalesef. bana mı böyleleri çatmıştı bilmiyorum, 1 tane istisna gelmiyor aklıma.