aldatıcılık, kandırıcılık ve oyalayıcılık...
eğitim bi yana; bireyin kendi sorunlarına ilişkin çözümler bulmasını dahi engellemektedir.
televizyon dizileri ve örnek rol modelleri...
toplumu uyuşturucu ve şiddete yönlendirici ya da yozlaştırıcı, kişilik bozucu, asosyalleştirici özelliktedir...
medya, kültürü geliştirmek ve yaşatmak yerine, tam tersine ulusal kültürü yıpratıp zayıflatmaktadır. aile ve okulun öğrettiklerinin tam tersini ön plana çıkararak, özellikle çocukları ve gençleri çelişkiler içine sürüklemektedir.
kendi iktidarlarının ideolojilerini, politikalarını, yaşam biçimini zehirli bir iğne gibi tüm topluma enjekte etmektedirler. ve çoğu zaman bunu başarmaktadırlar.
tek tipleştirici etki...
popüler olan, reyting ve para kazandıran yayınlardan başka alternatiflerin sunulmaması, gerçek manada izleyiciye- okuyucuya seçim hakkı tanınmaması, saatlerce yayınlanan reklamların tüketimi tetiklemesi sonucunda aşırı bir yozlaşma ortaya çıkmıştır. sonuçta insanımız ve toplumumuz büyük bir hızla değişime uğratılmakta, beğenileriyle oynanmakta ve birer tüketim aracı haline getirilmektedir.
olumlu etkileri de var elbette. ancak medyanın ülkemizdeki amacı genelde bu yönde.
insanları kandırmak için yaratılmış bir sistemdir. internet ile karşılaştırıldığında açıklar bulunur. Fakat internet kullanmayan kesim ne gördüyse inanmak zorunda kalıyor. Medya yöneticilerin bir oyunu.
internet yayginlasmadan once daha guclu olan etki internetle birlikte gucunu yitirmis insanlarin sosyal aglar sayesinde her turlu fikri gorup paylasabilmesiyle herkes gercekleri gorebilmistir.