bugün

https://www.instagram.com...Ej/?igshid=NjIwNzIyMDk2Mg==
Sanırım böyle bir şey...
uygarlık demek diyor google.
''şehir'' demek olan ''medine'' kelimesiyle akraba kelime.
Sonbaharın kanayan kaos ortamından uzak, insana insanca yaşamayı anlatan uygarlık.
tek dişi kalmış canavar.
(bkz: tek dişi kalmış canavar)
orospuların savunma mekanizması haline gelen şey. her şey gibi kısa sürede bunun da bokunu çıkardınız. bir ölçün tartın amk bir şeyleri.

(bkz: medeniyet dediğin tek dişi kalmış canavar)
https://youtu.be/WxRioIWexvE
medeniyet dedigin tek dişi kalmış canavar.
Medeniyetin insanları daha akıllı, daha işlevsel, daha az vahşi ve uzlaşımcı bir varlık haline getirdiğini okuyorum. Medeniyet kavramı tam bir uydurmacadır. Bir Anka kuşku, kaf dağıdır.

insan medeniyete varınca daha fazla toprak, para, ego, hırs, doymuşluk için birbirini, hayvanları doğayı katletmeye başladı. Nankörleşti, hümanizmi uydurup kendini tanrılaştırdı, tanrı varlığını kuklalaştırdı. Kendine yetenle doymadı daha fazlasını istedi. erdemiyle çalıp hırsızlık yapmayanlara aptal dedi. Hayatı kendine kolaylaştırmak için diğer herkes için zorlaştırdı. Nedir şimdi bu medeniyet, medeni insan?
insanlık tarihi boyunca birçok medeniyet kuruldu, gelişti, çöktü ve yok olup gitti. Bu medeniyetlerin tarihsel olarak özgün yönlerinin yanında kendinden önce kurulan medeniyetlerin bilgi birikimlerinden de yararlandığı görülür.
Bunu gayet doğal olarak kabul etmek gerekir. Nitekim Antik Yunan medeniyetinin ilham kaynaklarından biri Mısır medeniyetidir. Roma medeniyeti Yunan medeniyetinden ilham alır. Daha sonra yükselen islam düşüncesi ve medeniyeti; özellikle Yunan ve Hint düşüncesi başta olmak üzere "ulaşabildiği" tüm medeniyetlerden beslenmeye çalışır. Nihayetinde bugünün batı dünyası islam medeniyetinin bilgi birikimi üzerine kurulur.
Buraya kadar her şey normal. Zaten bilim ve uygarlık tarihçileri bunları yazıp çiziyor. Ancak gözden kaçan bir nokta var. Hiçbir medeniyet yoktur ki kendinden önceki bilgi birikimini transfer ederken kendi özgün katısını sağlamamış olsun. Yani hiçbir medeniyet kendinden öncekileri birebir tekrar ya da taklit etmemiştir. Bunun nedeni değişen tarihsel, ekonomik, sosyolojik vb. etmenlerde aramak gerekir.
Geleceğe yönelik, yenilikçi, dinamik vb. özelliklere haiz olan ve tamamen kendi emeğinin ürünü olacak özgün çalışmaları yapmayıp geçmişteki güzel dönemleri taklit etmeye ya da o zamanlara dönmeye çalışan bir toplum geleceğin dünyasında asla kendisine "uygar" vasıflı bir yer bulamayacaktır. Çünkü tarihteki hiç bir medeniyet taklit üzerine yükselmemiştir.
Şimdi bam teline dokunalım. Alfred North Whitehead gibi bir allamenin kitaplarını dilimize kazandıran Yusuf KAPLAN ve onun gibi sözüm ona ilim ve irfan sahibi insanların Ortaçağ özlemlerini okudukça içim daralıyor, kahroluyorum.
Endülüs ve Horosan geride kaldı. Sen istesen de o zamana dönemezsin. Bu kafayla bu şartlar altında dönsen dönsen Taliban'a ve Işid'e dönersin. Tarih değişti, toplumlar değişti, tüm dünya değişti.
Müslümanlar eğer eski günlerdeki gibi aydın ve uygar bir toplumda yaşamak istiyorlarsa tıpkı Hz. Muhammed'in vefatından 80 yıl sonra tüm dünyada, o güne kadar yazılmış tüm ilmi eserleri Arapçaya kazandıran Bağdatlı bilim insanları gibi bugünün dünyasının mevcut bilgi birikimini okuyup sindirmesi gerekir. Bununla yetinmek kör bir "batı taklidi"ne neden olacağı için kendi özgün katkılarını da sunması gerekir, hem de hiç durmadan, sürdürerek. Tarih çok medeniyetler yuttu. Eğer müslümanlar Ortaçağ'a dönmekte ısrar ederse onları da yutacak.
Bir tarla ismidir.
Sen hiç medeniyet tarlasından otlanmadın mı ? Diye sorulur.
bizim evde olmayan şeydir. meyve yerken bile yere sofra seriliyor.
Arapça "mdn" kökünden gelen ve etimoloji anlamı "şehirli" olan medeni kelimesinden türetilmiştir. Şehir hayatına uygun, sivilize olmuş gibi anlamları vardır. Ancak şu anda anlamı genişleterek uygarlık kelimesine denk olmuştur.

Medine şehrinin ismi de aynı kökten gelir.
Eksi de izlanda milli takimini köpeklerle aramak diye bir başlık var. Bazıları bu fikre katılırken bazıları ise dünyaya medeni görünmek için çiçeklerle karşılayalım diye bir karşı fikri ortaya koyuyor. Ben köpeklerle arayalım diyenleri daha samimi buluyorum. Dogville filmini bilirsiniz. O filmi burada anlatacak değilim. internetten arastirabilirsiniz. Çiçeklerle karşılamak isteyenleri yarı köylü olarak görüyorum. Köpeklerle aratmak isteyenler ise ham yobaz kaba softa.

Ben her zamanki gibi karşılanmasından yanayım. Böylece sıradan olduklarının farkında olurlar.

Bir yandan da düşünüyorum. Gerçekten medeni olmak istemiyoruz sanırım medeni görünmek istiyoruz.
türkiye'de olmayan şey.
Dişlerine köprü yaptırmış canavardır. Günümüz dünyasında globalleşen tıp sektöründen o da nasibini almıştır. Artık tek dişli değildir.
Medeniyet kelimesinin asıl amacı herkese eşit ve adaletli davranıp bundan hiçbir şekilde menfaat duymamak demektir. Avrupa gibi gösteriş ve riya ile millete yaranma olayına girmek değildir. Mehmet Akif ler gibi pırlantaların dediği tanım buraya cuk oturur kesinlikle.
Erkeğin erkekle yetindiği kadının da kadınlar ile yerindiği ayyaş gezmenin normal olarak görüldüğü düğüm nikah gibi kavramlarin olmadığı insanların o an canı kimle istiyorsa yattıpı edep ahlak hayanın olmadığı gavatlığın moda olduğu sevgilinin eşin moda dergilerini süslemesi ile gurur duyan erkekler. Aldatmaların yüzde 70 80 lere varması. Ensest pedofili swinger gangbang ilişkilerin normal görüldüğü bir durum.

Mehmet akif ersoy medeniyet dediğin tek dişi kalmış canavar.

insalık medeniyet ile tek bir kalıba sokulmak isteniyor.
1934-1944 arasında bulgaristan'da faşist yönetimindeyken çıkan bir türk azınlığın gazetesiydi. hatta faşistlerin kapatmadığı tek azınlık gazetesiydi.
Mehmet akifin istiklal marşında dediği gibi medeniyet dediğin tek dişi kalmış canavar.
ortadoğu'da en yüksek seviyede olahahahahh.
tek dişi kalmış canavardır, harbiden.
(bkz: uygarlık)

-Sessiz ve derinden gitmeliyiz.

+OLur ben şimdi derine dalıyorum.
son yıllarda tecrübe edemediğimiz için hatırlamadığımız..