az önce tbmm kürsüsünde, ufuk uras'ın tuzla tersanelerindeki artan işçi ölümlerini gündeme taşıyan konuşmasıyla yeniden fark ettiğim durum. iyi ki oyumuz senin olmuş, iyi ki oradasın. az ama ne yapalım, hiç olmaması da söz konusuydu.
acil ek: inanılmaz bir hızla eksilendiğine göre, mecliste gerçekten ufuk var yahu.
meclise solcu olarak giren, oyları sağlam solcu duruşu ile alan ancak meclise girince oy verenlere ihanet eden akabinde dtp grubuna katılan insan. oy verenlerin bir çoğu pişman ve farkındalar evet meclisde malesef ufuk var.
ona aşırı bel bağlayanlar için şimdi hafifçe hayal kırıklığı zamanı. ama beklentisi büyük olmayanlar için ise bugünkü konuşması vb. girişimleri bile yeterli sayılabilir çünkü sistemin ikiyüzlülüklerinin ara sıra gündeme taşınması, meclise zaman zaman ayna tutulması iyi oluyor.
Tümden sistem değişikliğinden söz edilecekse, o tamamen ayrı bir tartışma konusu... Onları diğer yazılarımızın her satırında zaten tartışıyoruz.
Ama mesele bu arada Tuzla'da bir sürü kişinin ekstradan ölmemesi.... Ufuk Uras'ın buna bir gıdım bile katkısı olacaksa, aferim ona. Oylarımızı hak etmiş demektir.
Hani kıyıya vurmuş deniz yıldızlarını durmadan denize atan kişiye birisi sormuş, ne çırpınıp duruyorsun, yaptıkların işe yaramaz, baksana binlercesi vurmuş sahile. ne fark edecek ki?
Adam doğrulmuş, bunları diyene bakmış ve eğilip bir tane daha deniz yıldızını suya atmış ve demişki:
- Bak bunun için fark etti! O artık yaşayacak.
insan yaşlanınca hayattan çok büyük beklentiler içinde olmamayı öğreniyor. Büyük işlerden söz etmenin kolay ama küçük işleri, süreklilik taşıyan şeyleri yapmanın ise zor olduğunu anlıyorsunuz. Ki o küçük işler aslında giderek büyük işleri gerçek anlamda yakınlaştırabiliyor.
