1997 yılında henüz 11 yaşındayken eskişehir'de mcdonalds açılmış palyaço gelmişle başlayan fast food macerası uzun yıllar kız arkadaşlarımla (öğrenciyken para yok ki ) fiyatı uygun olduğu için sık sık gitmemle devam etti. burger king'i rakip firma gibi algıladım çok nadir gittim fakat iki menü 12-13 tl gibi olunca, bir de tatilde bodrum gümbet gibi yerde yine parasızlık yüzünden berbat yemeklere çok para vermektense hiç değilse bildiğimiz yemeğe para verelim diye sık sık burger king'e gider oldum. geçen yıl bir avm'de kasiyer olarak çalışırken öğlen 12'den 3'e indirimli big mac menü bağımlılık yaptı haftada 3 gün yer oldum. patates kızartmasıyla ve etinin lezzetiyle burger king'e bariz fark çaktığını yine anladım mcdonalds'ın. şimdi 90 kilodan 85'e düşmeyi başardım ve artık öğrenci de olmadığım için cebimde para varken sağlıklı şeyler yeme, kalan fazlalık 10 kilomu da atma derdindeyim. bulunduğum ilçede mcdonalds yok, burger king ise uzakta. ayrıca plastik yediğim hissiyatından kurtulmuş oldum. alıyorum bifteğimi atıyorum fırına.
